Sayın Meslektaşlarım,
Malumları olduğu üzere 506 sayılı yasanın 120. maddesi "yaşlılık aylığının bağlanmasında sigortalının ilk defa çalışmaya başladığı tarihteki yaşının esas alınacağı" na amirdir.Ayrıca (2004 değişikliği) aynı maddenin ek fıkrasıyla :
 |
Alıntı: |
 |
|
|
|
|
|
|
|
"506 sayılı Kanun ile diğer sosyal güvenlik kurumlarına tabi olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihten sonraki yaş tashihleri dikkate alınmaz." |
|
 |
|
 |
|
Yine SSK işlem yönetmeliği :
 |
Alıntı: |
 |
|
|
|
|
|
|
|
Madde 83- Sigortalılar ile bunların geçindirmekle yükümlü olduğu kimselerin veya hak sahiplerinin nüfus cüzdanlarındaki doğum tarihleri ile nüfus kayıtlarındaki doğum tarihleri arasında fark varsa nüfus kayıtlarındaki tarih, birden fazla nüfus kaydı bulunanların bu kayıtları arasında fark varsa tarihi eski olan kayıt sonraki kayıt idare veya kaza mercilerinden verilmiş bir kararla yapılmış veya düzeltilmiş ise, kararlar kesinleşmiş olmaları şartıyla nüfus kayıtlarına geçirilmemiş olsa bile, yukarıda belirtilenler için bu kayıt esas olur. |
|
 |
|
 |
|
Olayda kişi ilk defa çalışmaya başladığı tarihten önce yaş tashihi davası açmış, bu davada yine çalışmaya başladıktan önce "karar verilmiş" yalnız kesinleşme işe başladıktan sonra gerçekleşmiştir.Yerel mahkeme tashih edilen yaşın sigorta açısından geçerli olarak uygulanmasına karar vermiş, Yargıtay yerel mahkemenin kararını hüküm çalışmaya başladıktan sonra kesinleştiği için bozmuştur.
HMUK'a göre şahsın hukukuna dair kararların kesinleşmeden icra edilemez. Yaş tashihi de şahıs hukukuna dair bir karar olduğundan kesinleşmeden icra edilemeyecektir sonucuna varıldığında Yargıtay'ın görüşü doğru sayılabilir.
Yargıtay'ın 11. HD. 2003/1653 E. 2779 K ve 01.04.2003 kararından bir alıntı.
 |
Alıntı: |
 |
|
|
|
|
|
|
|
Dosya içerisine celb edilen Sivrice Asliye Hukuk Mahkemesinin 1977/11 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde davacının 23.2.1977 tarihinde yaş düzeltme davasını açtığı ve 6.4.1977 tarihinde, doğum tarihinin ay ve gün baki kalmak üzere 15.1.1957 olarak düzeltildiği anlaşılmıştır. Davacının yaş düzeltme iradesinin Kurumun kabul ettiği sigorta başlangıcından önce ortaya çıktığı yaş düzeltme talebinin bir hakkın suistimali niteliğinde olmadığı açıkça anlaşıldığı halde yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. |
|
 |
|
 |
|
Buna göre sorular:
1. Davacının yaş düzeltme iradesi kurumun kabul ettiği tarihten önce olduğundan Yargıtay'ın kesinleşme şartını araması ve vardığı sonuç sizce hukuki ve/veya hakkani midir?
2. Yaş tashihi kararı kesinleşmeden icra edilemez, burada sorun yok. Ama yaş tashihi davası "inşai" dava olarak kabul edilirse bunun infazına zaten gerek yoktur.Çekişmesiz yargıya tabi örneğin adın düzeltilmesi gibi (yeni bir hukuki durumun yaratılması) davaların inşai dava olduğu belirtilmektedir.
3.Kazanılmış haktan söz edilebilir mi?