Benzer durumu ben de yaşamaktayım.Ben müvekkile anlaşmış olduğumuz miktar olan baromuzun tavsiye niteliğindeki ücret çizelgesine göre serbest meslek makbuzunu da karardan hemen sonra düzenledim.Ancak faturayı açık olarak tanzim ettim.İşin aslı bir hafta daha müvekkile şifahen borcunu ödemesini söyleyip ardından ihtarname göndererek faturaya dayalı icra takibi başlatmayı düşünüyorum.
Ancak itiraz olması halinde mahkemenin bana sadaka gibi bir ücret takdir edeceğinden çok korkuyorum.Emeğimin karşılığını alamayacağım gibi bir de müvekkilin gözünde yenilmiş olacağım.
Her seferinde bu da sana bir ders olsun deyip sonra yine aynı hatayı yapmaktayım.Belki de hepimiz yazılı olarak sözleşme yapma refleksine sahip olamadığımız için bu tip sorunlarımız hiç bitmemekte.Düşünsenize avukat olarak çoğu müvekkilimize yazılı sözleşme yapın diye uyarıda bulunurken kendimiz bunu ihmal ediyoruz.
Bu da bana ders olsun diyorum ama umarım bir sonrakinde bu hataya düşmem.Bir de arkadaşlardan bu gibi bir durumla karşı karşıya kalındığında yaşanan süreci aktarabilecek olanlar var ise bildirmelerini çok isterim.Çünkü ben ilk defa bir müvekkilime karşı bu türden bir girişimde bulunacağım.
Ben bu dava için tüm emeğimi,mesaimi ve çabamı harcayarak müvekkilin hayal bile edemeyeceği bir sonuç elde ettim.Eğer ki mahkeme benim bu çabalarımı göz ardı edecek olursa yaşayacağım yıkımı düşünmek bile istemiyorum.Şu andan itibaren benim meselem paradan öte gurur meselesi oldu.Resmen müvekkilim tarafından kendimi kullanılmış hissediyorum.