Mesajı Okuyun
Old 26-06-2006, 22:19   #3
Tiocfaidh

 
Varsayılan

Alıntı:
farklı olarak fikrim şu ki hiç öyle kıskançlık yapmaya gerek yok evet bir ağırlığı var ankara hukuk un mesela ben kocaeli hukuk öğrencisiyimm diyince aa kocaeli de hukuk da mı var deniyor...
ama şu da bir gerçek ki hakimlik savcılık sınavlarını kazanma başarısında biz birinciyiz hani ankara???......


Değerli arkadaşım, görüşlerinize saygı duymakla beraber haddim olmayarak uslubunuzu eleştirmek zorundayım. Bu konunun açılma amacı hukukçuların okudukları veya mezun oldukları okulu takım tutar gibi bayağı bir usluple kıyaslamak, bunu yaparken de "hani ankara?" tarzında hukukçu kimliğine yakışmayacak, rencide edici ifadeler kullanmak değil; Türkiye'deki kimi hukuk çevrelerince kabul görmüş olan bir fikri tartışmaya açmaktı(konuyu açan arkadaşımıza bu vesileyle teşekkür ediyorum).

Okulların başarısındaki görüşüme gelince, okuduğunuz okulun başarısı takdire değer ancak bunu düşmanı AÜHF'yi geride bırakmış muazaffer bir ordunun gururlu bir askeri gibi ele almanın yanlış olduğu kanısındayım. Unutmayınız ki okulunuzun bir dönemde verdiği toplam mezun sayısının 3 katını AÜHF her sınavda Adalet Bakanlığına hakim-savcı olarak sunuyor. "Sayı değil oran önemli" şeklindeki söylemlere itibar etmenin de gerçekçilikten ziyade avunma amaçlı olduğunu düşünüyorum, zira okulunuzdan bir dönemde sınavı kazanan 3,5,8 veya 10 öğrenciyi AÜHF'den sınavı kazanan 80-90 öğrenciden üstün görmek bana gerçeklerden kompleksif bir duyguyla kaçmak gibi geliyor.

Hakimlik-Savcılık sınavını tek başına fakültelerin başarısını belirlemede bir kıstas olarak ele almanın da fazla gerçekçi olmadığı açıktır, zira AÜHF kaymakamlık, MİT, Dış İşler vesair sınavlarda da diğer fakültelerin üstünde bir başarı sahibidir.

Bunları söylerken yanlış anlaşılmamayı ümit ediyorum çünkü ben bir önceki postumda belirttiğim gibi halen Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesini bir 'fenomen' veya 'ekol' olarak görüp, diğer fakülte öğrencilerini rencide etmenin karşısındayım. Yalnız bu diğer fakülte öğrencilerinin AÜHF öğrencilerini rencide etmesi anlamına gelmiyor elbette.

Bir gerçek vardır; o da Ankara üniversitesinin doğa üstü yetenekleri olan, diğer fakülte öğrencilerinden daha iyi, 10 kaplan gücünde hukukçular yetiştirmediğidir. Yalnız sınavlardaki genel başarısının diğer devlet üniversitesi bünyesindeki fakültelere nazaran üstün olduğu da es geçilmemelidir.

Sonuç olarak, lütfen ne AÜHF öğrencileri diğer fakülte öğrencilerini, ne de diğer fakülte öğrenciler AÜHF öğrencilerini rencide etmesin.


Saygılarımla