Mesajı Okuyun
Old 23-02-2009, 13:09   #3
justicewarior

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
9.Hukuk Dairesi

Esas: 2005/23335
Karar: 2005/30197
Karar Tarihi: 15.09.2005

ÖZET : Davacı, feshin geçersizliği ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme davacının; adına banka ücret hesabına yatırılan tazminatları çektiği anda fesihten haberdar olduğunu ve bu durumda o tarihten dava tarihine kadar işe iade davası açması için gerekli bir aylık hak düşürücü süreyi geçirdiği gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden davacıya yapılmış yazılı bir fesih tebligatı olmadığı görülmektedir. Bildirimin yazılı yapılması ve fesih sebebinin açık ve kesin şekilde belirtilmesini bir zorunluluk olarak düzenlemiştir ve fesih tebliğinden itibaren bir ay içinde iş mahkemesine işe iade davası açılabileceği düzenlemesini getirmektedir.



(4857 S. K. m. 19/1, 20/1)

Dava: Davacı, feshin geçersizliği ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, davayı reddetmiştir.

Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Karar: Davacı işçi, iş sözleşmesinin hamileliği sebebiyle raporlu olduğu sırada feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliği ile işe iadesine ve buna bağlı tazminat ile boşta geçen süre ücretinin hüküm altına alınması isteğinde bulunmuştur.

Davalı işveren sözleşmenin İş Kanununun 17. maddesi gereğince feshedildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Mahkeme davacının; adına banka ücret hesabına yatırılan tazminatları çektiği anda fesihten haberdar olduğunu ve bu durumda o tarihten dava tarihine kadar işe iade davası açması için gerekli bir aylık hak düşürücü süreyi geçirdiği gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir.

Hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.

Dosyadaki bilgi ve belgelerden davacıya yapılmış yazılı bir fesih tebligatı olmadığı görülmektedir. 4857 sayılı yasanın 19/1 maddesi, bildirimin yazılı yapılması ve fesih sebebinin açık ve kesin şekilde belirtilmesini bir zorunluluk olarak düzenlemiştir. Yine aynı yasanın 20/1 maddesi fesih tebliğinden itibaren bir ay içinde iş mahkemesine işe iade davası açılabileceği düzenlemesini getirmektedir.

Sonuç: 4857 Sayılı İş Kanunun 19/1 ve 20/1 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.

Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1. A. 1. İş Mahkemesinin 11.4.2005 gün ve 2004/916 Esas-2005/332 Karar sayılı kararının bozularak ortadan kaldırılmasına,

2. Davalı işverence yapılan feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine,

3. Davacının yasal süresi içinde başvurusuna rağmen işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının kıdemi dikkate alınarak takdiren 4 aylık ücret tutarı olarak belirlenmesine,

4. Davacının işe iadesi için süresinde işverene başvurması halinde kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aylık ücret ve diğer haklarının davalıdan alınarak davacıya ödenmesi gerektiğinin tespitine,

5. Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,

6. Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 350 YTL. vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine,

7. Davacı tarafından yapılan 42.70 YTL. yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,

8. Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine kesin olarak 15.9.2005 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

umarım işinize yarar iyiçalışmalar