18-02-2009, 21:31
|
#3
|
|
Sayın meslektaşım,
Somut olayınıza ne kadar uyacağını kestirememekle birlikte faydalanacağınızı umduğum bir kararı aşağıda sunuyorum.
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2.7.1981 gün E.8980-K.5181
Dava boşanmaya ilişkin olup, davalı iddianın yerinde olmadığını savunmuştur. Toplanan delillere göre kadın devamlı olarak kocasının (****, pezevenk, mumcu kahpesi, berduş) gibi sözlerle haysiyetini kırdığı gerçekleşmiştir. Bu haksız tutum ve davranış karşısında davacı koca için boşanma davacı açma hakkı doğmuştur. Kocanın söylentiye dayanan sadakatsiz hali Mahkemece ağır kusur sayılarak dava, reddolunmuştur. Oysa sadakatsiz davranış içinde olsa bile, bu kadının kocasına devamlı şekilde hareket etmesine hak vermez. Davanın bu sebeple reddi neticesi bakımından kadına bundan sonra kocaya sövme imkanı verir ki böyle bir düşünüş bizzat (ihkakı hakka) imkan vermek sonucunu doğurur.
Koca sadakatsizlik şüphesi içine girmiş diye kadının ona (böylesine ağır sözlerle harekette bulunmasına hatta anasına dahi ******) demesine, hak vermek, izahı güç bir hukuki düşünüş tarzı olup bu kanun eliyle karısını kendisine karşı zulüm aleti haline getirmeye ve kadına (sövme hakkı) vermeye yol açar. Kocanın sadakatsizliği dolayısıyla boşanma davası açma hakkını kullanmamakla kadın, hareket etmek hakkı elde edecekse koca için o yuva kanunun korunmaya değer gördüğü bir yuva olmaktan çıkar. Bu itibarla boşanma kararı verilmesi gerekirken davanın reddedilmiş olması usul ve kanuna aykırıdır.
Kaynak:
(Hasan Özkan, Açıklamalı İçtihatlı Aile Hukuku Davaları ve Tatbikatı, Mayıs 2004-Birinci Baskı, Sayfa 396, 397)
------------
Mesajı ekledikten sonra, kararda geçen bazı küfürlü kelimelerin ****** şekline dönüştüğünü farkettim. Ancak, söz konusu olan bir Yargıtay kararı olduğu için, içeriğine müdahale etmemem gerektiğini düşünerek, olduğu gibi iletmek durumunda kalmıştım.
Eğer dilerseniz kararı size ayrıca gönderebilirim.
----------
Saygılarımla
|