Mesajı Okuyun
Old 23-12-2008, 16:38   #14
hidayet

 
Varsayılan

Son olarak ilgili kararı eklemek isterim konuyu açıklamış.EMK.md.150,TMK.184'ün karşılığıdır.Saygılarımla.
T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
E. 2002/5498
K. 2002/6349
T. 10.5.2002
• TANIK LİSTESİ ( Ancak Bir Kere Verilebileceği - İkinci Listenin Geçerli Olmaması )
• BOŞANMA DAVASI ( Hakimin Tanık Sözleriyle Bağlı Olmayıp Olayları Re'sen Araştıracağı )
• RE'SEN ARAŞTIRMA YETKİSİ ( Boşanma Davasında Hakimin Tarafların Delilleriyle Bağlı Olmaması )
• YOKSULLUK NAFAKASI ( Başlangıç Tarihi )
• NAFAKADA BAŞLANGIÇ TARİHİ ( Yoksulluk Nafakasında )
• BOŞANMANIN FER'İ NİTELİĞİNDEKİ NAFAKA VE TAZMİNAT TALEPLERİ ( Harca Tabi Olmaması - Avukatlık Ücretine Hükmedilememesi )
• AVUKATLIK ÜCRETİNE HÜKMEDİLEMEMESİ ( Boşanmanın Fer'i Niteliğindeki Nafaka ve Tazminat Talepleri İçin )
1086/m.274
743/m.143,150
ÖZET : 1-Davada ancak bir tanık listesi verilebilir. İkinci listedeki tanıklar dinlenerek hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.

2- Tanıklardan olaylar hakkında ne şekilde bilgi sahibi olduklarını, taraflarla olan ilişkilerinin derecesini, olayın geçtiği yer ve zamanını, olayların ne şekilde ve nasıl başladığını, bu olaylardan sonra tarafların bir birlerine karşı olan tutum ve davranışlarının ne şekilde geliştiğini, somut olayın karı koca arasında alışkanlık haline gelmiş bir davranışın veya sözün gereği mi, yoksa belirli bir amaca yönelmiş olarak mı söylendiği veya oluştuğu ve benzer konular etraflıca sorulmalıdır. Bu yönler gözetilmeden ve şahitler yeniden dinlenmeden oluşturulan hüküm doğru bulunmamıştır.

3- Yoksulluk nafakasına, boşanma ile ilgili hükmün kesinleşmesi tarihinden itibaren hümolunması gerekirken, dava tarihinden itibaren hükmolunması doğru bulunmamıştır.

4-Boşanma davası içinde talep edilen boşanma ile ilgili nafaka ve tazminat istemleri boşanma davasının fer'i niteliğinde olup, kabul ve reddedilen kısım üzerinden ayrıca avukatlık ücretine hükmolunamaz.

DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : 1-Davada ancak bir tanık listesi verilebilir. Davalı 24.4.2001 tarihli tanık listesini vermiştir. Bu listedeki tanıklar dinlenerek delillerin değerlendirilmesi gerekirken ( HUMK.md.274 )ikinci listedeki tanıklar dinlenerek hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.

2-Davacı tanıklarından olayların yeri, zamanı bundan sonra birliğin devam edip etmediği sorulmamıştır.

Hakim Boşanma için gösterilen olayların varlığına vicdanen inanmadıkça sabit adedemez. İki tarafın bu konudaki kabulleri dahi hakimi bağlamaz. Hakim gösterilen delilleri serbestçe takdir eder. ( MK.150 md )

Boşanma davaları kamu düzenini ilgilendirdiğinden Hakime geniş takdir hakkı tanınmıştır. Tarafların bu dava üzerinde serbestçe hareket etme imkanı yoktur. Hakim evlenme sözleşmesiyle oluşan hukuki durumu mümkün olduğu ölçüde korumakla yükümlüdür. Toplumun en küçük birimini oluşturan ailenin korunması ön planda tutulur. Ancak evliliğin devamı toplumun düzenini zedeler hale gelmiş, toplum için sorun oluşturmaya başlamış ve evlilik, sosyal ve ahlaki yönden çökmüş ise, bu durumda evliliğin korunmasında gerek karı-koca ve gerekse çocuklar yönünden bir yarar kalmamış demektir. Hakimin böyle bir evliliği sona erdirmesi en uygun çözüm olacaktır.

Hakim belirtilen ilkeleri irdelemek bunlar hakkında yeterli bilgi toplamak evlilik birliğinin gerçekten onarılmaz şekilde kökünden sarsılıp sarsılmadığı hakkında bilgi ve kanaat sahibi olmak zorundadır. Sağlıklı bir sonuca ulaşılması olayların yeri, zamanı, ne şekilde oluştuğu, kimin davranışının öncelikli olduğu, karşı tarafın söz ve davranışlarının art niyetsiz bir tepki, bir öfke sonucu olup olmadığının bilinmesine bağlıdır.

O halde tanıklardan olaylar hakkında ne şekilde bilgi sahibi olduklarını, taraflarla olan ilişkilerinin derecesini, olayın geçtiği yer ve zamanını, olayların ne şekilde ve nasıl başladığını, bu olaylardan sonra tarafların bir birlerine karşı olan tutum ve davranışlarının ne şekilde geliştiğini, somut olayın karı koca arasında alışkanlık haline gelmiş bir davranışın veya sözün gereği mi, yoksa belirli bir amaca yönelmiş olarak mı söylendiği veya oluştuğu ve benzer konular etraflıca sorulmalıdır.

Bu yönler gözetilmeden ve şahitler yeniden dinlenmeden oluşturulan hüküm doğru bulunmamıştır.

3-Hüküm açık infazda tereddüde yer vermeyecek şekilde olmalıdır. ( HUMK. md. 388 )Bu yön gözetilmeden yoksulluk nafakasına, boşanma ile ilgili hükmün kesinleşmesi tarihinden itibaren hümolunması gerekirken, nafaka dava tarihinden itibaren hükmolunması da doğru bulunmamıştır.

4-Boşanma davası içinde talep edilen boşanma ile ilgili nafaka ve tazminat istemleri boşanma davasının fer'i niteliğinde olup ayrıca harca tabi olmadığı gibi, kabul ve reddedilen kısım üzerinden ayrıca avukatlık ücretine de hükmolunamaz. Bu yön gözetilmeden bu konu ile ilgili avukatlık ücretine hükmolunması da bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenlerine göre sair hususların incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcın yatırana geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi.

Kazancı Yay.