Sayın Av.Armağan Konyalı,
6570/14-3 diyor ki:
 |
Alıntı: |
 |
|
|
|
|
|
|
|
ç fıkrasına istinaden tahliye edildikten sonra imar planına göre yeniden inşa veya esaslı şekilde tadil veya tevsi edilen gayrımenkullerin yeni hali ile ve yeni kira bedebli ile bir mesken veya bir ticarethane yerini eski kiracının kiralamaya tercih hakkı vardır. Bu hakkın kiralayanın yapacağı tebliğ tarihinden itibaren 1 ay içinde kullanılması şarttır.
Bu maddeye göre tercih hakkı bertaraf edilmedikçe, gayrımenkul üç yıl müddetle başkasına kiralanamaz.
|
|
 |
|
 |
|
Bu madde hükmüne göre kiralayan bu tahliye davasını açarken, bu külfet ve yükümlülüğü de peşinen kabul ediyor demektir.
Zira bu maddeden kaynaklanan tahliye davası her ne kadar teknik anlamda kiracılık ilişkisini bitirmekteyse de, kanun koyucunun buradaki esas amacının kiracıyı ve
kira ilişkisini korumak olduğu ve mecurla ilgili sorun aşıldıktan sonra kira sözleşmesine devam edilmesini amaçladığı da bence net. (Kira sözleşmesi devam ediyor DEMİYORUM, evet kira sözleşmesi sona ermiştir ancak kanun koyucu tadilattan sonra herşeyin eski haline dönmesini arzulamaktadır diyorum)
Bir diğer deyişle böyle bir dava açmayı düşünen kiralayan tadilat bittikten sonra önceki kira ilişkisine hiç var olmamış gözüyle bakamaz, bu tadilatı geçici bir araverme olarak değerlendirmeli ve kendini de buna göre hazırlamalıdır. Böyle bir ölüm durumunda mirasçıların bu hakkı kullanmalarına izin vermeyen bir kiralayan bence fırsattan istifade etmeye çalışıyor demektir ve ruhunda kiracının haklarını korumak olan 6570 sayılı yasa bence bu kiralayanın kötüniyetini koruyacak şekilde yorumlanmamalıdır.
Bu nedenle ikna edici açıklamalarınıza rağmen benim düşüncem değişmedi.