Mesajı Okuyun
Old 28-10-2008, 14:28   #13
Gamze Dülger

 
Varsayılan

Ben de "mirasçıların tercih hakkı olduğunu " düşünen meslektaşlar grubundayım.

Kiracının tahliye edilmesindeki amaç "yeniden inşaat "tır.Bu inşaat tamamlandığı takdirde kiracıya tahliye edilen yer tekrar teklif edilmelidir.Yani aslında "kira sözleşmesinin yeniden inşaat süresince askıda " olduğu doüşünülmelidir.

Sayın meslektaşların söyledikleri gibi,yeniden yapılacak sözleşme "yeni bir sözleşme " olsa da aslında,tahliyenin şarta bağlı sağlandığı ve o şart gerçekleştikten sonra yeniden kiracı olabilme hakkının kanundan doğduğu kabul edilmelidir.Bir anlamda mal sahibinin tahliyeyi bu şartı kabul etmekle (kiracı ile inşaat akabinde yeniden sözleşme yapılacağı garantisi) sağladığı düşünülmelidir.

Her ne kadar kira sözleşmesinden doğan hak şahsi hak olsa da,mirasçılar mecurda,murisin yaptıkları işi yapacaklarını beyan ettikleri takdirde,kiralayanın kira sözleşmesini fesih hakkı bulunmamaktadır.

Bu yorumla,kiracının tahliyesinin sağlanma sebebi inşaatın yeniden yapılmasıdır.Yine kiracının ölümü sözkonusu olduğunda "mirasçılar tahliye edilen yerde aynı işi yapacaklarını " beyan ettikleri takdirde, aynen kira sözleşmesinin ölüm ile sona erememesinde olduğu gibi,mirasçıların tercih hakkını kullanabilecekleri açıktır.

Mal sahibinin böyle bir talebi sırf kiracının ölümü sebebiyle reddetmesi hakkın kötüye kullanılmasını dahi teşkil edebilir.

Bu nedenle Sn. BaharB ve Sn.Aladağ'a katılıyorum.

Sorun, kıyas yöntemiyle çözümlenmelidir.

Saygılarımla
T.C.

YARGITAY

6. HUKUK DAİRESİ

E. 2001/5333

K. 2001/5555

T. 2.7.2001

• TAHLİYE DAVASI ( İşyeri İhtiyacı Nedeniyle )

• İŞYERİ İHTİYACI NEDENİYLE KİRALANANIN TAHLİYESİ ( Kiracını Ölümü Durumunda Aynı Meslek ve Sanatı İdame Ettirecek Mirasçıların Kira Mukavelesine Riayet Etmeleri Durumunda Fesih İstenememesi )

• KİRACININ ÖLÜMÜ ( Mirasçıların Tahliye Edilebilmesi Şartı )

6570/m.13


ÖZET : Kiracının ölümü durumunda meslek ve ihtisasları dolayısıyla aynı meslek ve sanatı idame ettirecek mirasçılarını kira mukavelesine tamamen riayet edildiği sürece akdin feshi istenilemez.
DAVA : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görülüşüp düşünüldü:
KARAR : Dava işyeri ihtiyacı nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacılar vekili dava konusu taşınmazın 1.4.1982 başlangıç tarihli 2 yıl süreli sözleşmeyle Reşat K.'a kiraya verildiğini, kiracının ölümü ile akdin kızı Müzeyyen ve damadı Rabbani ile devam ettiğini, taşınmazda davacıların deri imalat ve satışı yapacaklarından bahisle davalıların tahliyesini istemiştir. Davalılar kendilerinin kiracı olmadığını, kiralananın işyeri olması nedeniyle kiracı öldüğünden aynı işi yapan mirasçılarıyla devam edeceğini, davalı Müzeyyen'in ölen kiracıyla aynı işi yapmadığını, davalı Rabbani'nin de Müzeyyen'in kocası olmadığını davanın reddini savunmuştur. Mahkemece ihtiyaç samimi kabul edilerek tahliye kararı verilmiştir. Davalılar kiracılığa karşı çıktıklarına göre bu hususu davacıların kanıtlaması gerekir. 1.4.1982 başlangıç tarihli sözleşmeyle taşınmazda kiracı olan Reşat K.'ın öldüğü, kiralananın işyeri olduğu hususunda ihtilaf yoktur. 6570 sayılı yasanın 13.maddesine göre kiracının ölümü durumunda meslek ve ihtisasları dolayısıyla aynı meslek ve sanatı idame ettirecek mirasçılarını kira mukavelesine tamamen riayet edildiği sürece akdin feshi istenilemez. Davalılar ölen kiracı ile aynı işi yapmadıklarını ve kiralananı kullanmadıklarını savunduklarına göre bu savunma üzerinde durularak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. T.C.

YARGITAY

6. HUKUK DAİRESİ

E. 1993/3459

K. 1993/3626

T. 18.3.1993

• İHTİYAÇLININ DAVA SIRASINDA ÖLMESİ ( Mirasçılar Adına Aynı Gerekçeyle Tahliye Davasına Devam Edilip Edilemeyeceği )

• İŞYERİ İHTİYACI NEDENİYLE TAHLİYE ( İhtiyaçlının Dava Sırasında Ölmesi Halinde Mirasçılar Adına Aynı Gerekçeyle Davaya Devam Edilip Edilemeyeceği )

• MİRASÇILARIN DAVAYI DEVAM ETTİRMESİ ( İşyeri İhtiyacıyla Açılan Tahliye Davası Sırasında İhtiyaçlının Ölmesi )

6570/m.13


ÖZET : İş yeri ihtiyacı sebebiyle tahliye davalarında kiracının ölümü halinde, aynı meslek veya sanatı devam ettirecek olan mirasçıları aleyhine tahliye davası açılamaz. DAVA : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava, işyeri ihtiyacı nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkeme konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmetmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz olunmuştur.
Davacı Kemal vekili, kiralananda müvekkilinin inşaat malzemeleri ticareti yapacağını iddia ederek bu ihtiyaç sebebiyle kiralananın tahliyesini istemiştir. Dava devam ederken ve hatta tüm delillerin toplanmasından sonra, ihtiyaçlı davacının vefat ettiğini bildiren davacı vekili, mirascılar vekili olarak, davaya devam edeceklerini belirtmiş ve murisin yapmayı düşündüğü işin mirasçılar tarafından kurulup devam ettirileceğini belirtmiştir.
Başlangıçta ölen davacının ihtiyaç iddiasının gerçek ve samimi olmadığını savunan davalı vekili, ihtiyaçlı olduğu iddia olunan davacının ölümü karşısında davanın reddi gerektiğini, mirasçıların ihtiyaçları varsa ayrıca dava açmaları gerektiğini bildirmiştir.
Mahkeme davacı ihtiyaçlının ölmesi sebebiyle davanın konusuz kaldığını kabul ile karar verilmesine yer olmadığı sonucuna varmıştır.
İhtiyaç sebebiyle açılmış davada, davacı olan kişinin ölmesi üzerine mirasçılarının davayı sürdürme haklarının mevcut olduğu, sadece ölüm yüzünden davanın reddi gerekmediği uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, davacı ihtiyaçlı kişinin ölmesi karşısında mirasçıların aynı işi yapacaklarını bildirmeleri halinde bu iddianın dinlenip dinlenemiyeceği noktasındadır. 6570 sayılı Yasa bir kişinin kendisinin, eşinin ve çocuklarının ihtiyacı için tahliye istenebileceğini kabul etmiştir. Aynı Yasanın 13. maddesi işyeri kiracısı olan kişinin ölmesi halinde aynı meslek veya sanatı devam ettirecek olan mirasçıları aleyhine tahliye davası açılamıyacağı esasını benimsemiştir. Yasanın, gerek kiralayan ve mirasçıları, gerekse kiracı ve mirasçıları açısından öngördüğü düzenleme karşısında bunlardan birinin ölümünün kira ilişkisini bitirmiyeceği gibi tahliye istemi hakkını da ortadan kaldırmıyacağının kabulü zorunludur. Bu itibarla, olayda aynı işi sürdüreceklerini bildiren mirasçı davacıların bu iddialarının dinlenmesi gerekir. Bu sebeple, davacı vekilinin son iddiası çerçevesinde karşı tarafın diyeceğinin sorulması, uyuşmazlık halinde davacıların son iddialarıyla ilgili delillerin toplanması ve sonucuna göre bir karar verilmesi icap ederken, yazılı şekilde davanın konusuz kaldığından bahisle reddedilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428. maddesi uyarınca hükmün ( BOZULMASINA ), istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 18.3.1993 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle temyiz itirazlarının kabulü ile H.U.M.K.nun 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA ve istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine 2.7.2001 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.