Mesajı Okuyun
Old 17-09-2008, 17:07   #4
Av. Bülent Sabri Akpunar

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
15. HUKUK DAİRESİ
E. 2001/5915
K. 2002/1689
T. 9.4.2002
• TÜKETİCİNİN KORUNMASI YASASININ UYGULAMA ALANI ( Davacıya Ait Bağımsız Bölümde İmalat ve Montajdaki Ayıplar Nedeniyle Nefaset Bedelinin Tahsili İsteminden Kaynaklanan Uyuşmazlık )
• OLAĞAN TÜKETİM FAALİYETİ ( Davacıya Ait Bağımsız Bölümde İmalat ve Montajdaki Ayıplar Nedeniyle Nefaset Bedelinin Tahsili İsteminden Kaynaklanan Uyuşmazlığın Eser Sözleşmesinden Kaynaklanması )
• ESER SÖZLEŞMESİ ( Davacıya Ait Bağımsız Bölümde İmalat ve Montajdaki Ayıplar Nedeniyle Nefaset Bedelinin Tahsili İsteminden Kaynaklanan Uyuşmazlığın Eser Sözleşmesinden Kaynaklanması )
• GÖREV ( Uyuşmazlığın Tüketim Faaliyetinden Değil Eser Sözleşmesinden Kaynaklanması Nedeniyle Davaya Genel Mahkemelerde Bakılması )
818/m.355,356,357,358,359,360,361,362,363,364,365,366, 367,368,369,370,371
4077/m.3/f
ÖZET : Davacıya ait bağımsız bölümde PVC doğrama imalatı ve montajındaki ayıplar nedeniyle nefaset bedelinin tahsili isteminden kaynaklanan uyuşmazlığın, tüketicinin olağan tüketim faaliyetinden değil, eser sözleşmesi ilişkisinden doğduğu gözetilerek, tüketici mahkemesince, davanın genel hükümlere göre açılmış olduğu benimsenerek, dosyanın görevli ticaret mahkemesine gönderilmesi yerine, işin esasının incelenip hüküm kurulması doğru değildir.

DAVA : Mahalli mahkemesinden verilen hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3/f bendinde Tüketici; bir mal veya hizmeti özel amaçlarla satın alarak nihai olarak kullanan veya tüketen gerçek veya tüzel kişi" olarak tanımlanmıştır.

Burada, Yasanın daha çok bir mal ve hizmeti satın alarak onu günlük yaşamında tüketen kişiyle ilgilendiği ve bu tüketiciyi korumayı amaçladığı kabul edilmelidir. Zira, kanun koyucunun amacı genişletirse, örneğin; zorunlu olarak bir bina yapım işinin dahi kânun kapsamında kaldığının ve buna ilişkin ortaya çıkacak uyuşmazlıklara da Tüketici Mahkemesinde bakılması icab edeceğinin kabulü gerekir.

Bu kısa açıklamadan sonra somut olaya dönüldüğünde, uyuşmazlığın davacıya ait bağımsız bölümde PVC doğrama imalatı ve montajındaki ayıplar nedeniyle nefaset bedelinin tahsili isteminden kaynaklandığı ve uyuşmazlığın tüketicinin olağan tüketim faaliyetinden değil, Borçlar Kanununun 355 vd. maddelerinde düzenlenen -istisna ( Eser Sözleşmesi )- ilişkisinden doğduğu ortadadır. Bu bakımdan mahkemece eser sözleşmesi ilişkisinden kaynaklanan bu davanın genel hükümlere göre açılmış bir dava olduğu benimsenerek dosyanın görevli Ankara Ticaret Mahkemesine gönderilmesi gerekirken işin esasının incelenip hüküm kurulması doğru olmamış.bozmayı gerektirmiştir.

Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle ( BOZULMASINA ), bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 9.4.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.

yarx