13-09-2008, 15:55
|
#1
|
|
Elatmanın Önlenmesi Davası ve 3. Kişi Niteliğindeki Kiracının Tahliyesi
Müvekkilim Taşınmaz maliki ile aralarında 10.04.2005 tarihinde kira sözleşmesi yapmış ve 13.04.2005 tarihinde de yine Noterden 10 yılın sonunda tahliye edeceğine dair Tahliye Taahhüdü vermiştir. Müvekkil bu taşınmazı işyeri olarak kullanmaktadır. Ancak daha sonra ortaya bir yanlışlık çıkmıştır.
2000 yılında düzenlenen tapularda, 1 nolu bağımsız A şahsına, 2 nolu bağımsızın ise B şahsına ait olduğu tapudan anlaşılmakta ise de fiili durum tam tersidir. Taraflar bu yerleri alırken hataen yerleri farklı gösterilmiştir. A, 2 nolu bağımsız bölüme bizzat kendisi oturarak işyeri açmış ve B de müvekkilime 1 nolu bağımsız bölümü 10.04.2005 tarihinde kiralamıştır.
Daha sonra 21.04.2005 tarihinde A şahsı, 1 nolu bağımsızın diğerine üstünlük arzettiğini belirterek, müvekkilime 10 yıllık kira söz. ile kiraya veren B şahsına Elatmanın Önlenmesi Davası açmış ve 10.04.2008 tarihi itibari ile davayı kazanmıştır. Ancak davalı B şahsı bu kararı Yargıtay'da Temyiz etmiştir.
Sonuç olarak davayı kazanan A şahsı Taşınmaz Tahliye veya Teslimine İlişkin İcra Emri ile işyerinin tahliyesi için taşınmaza icra müdürü ile gelmişler ve kiracı müvekkile tahliye için 10 günlük süre vermişlerdir. Gerçi bu icra emrinin dahi muhatabı Müvekkil kiracı değil müvekkile kiraya veren B şahsıdır.
Tanınan süre 2 gün sonra doluyor. Kiracı müvekkil, Yargıtay'da olan ve henüz kesinleşmemiş bir mahkeme kararı ile ve doğrudan muhatap olmamasına karşın ve yasal bir kira söz. ile oturduğu bu taşınmazdan hemen tahliye edilebilir mi?
Burada İİK. md. 276 uygulama alanı bulur mu? Cevaplarınız için şimdiden teşekkürler...
|