T.C.
YARGITAY
13. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/16562
K. 2005/3667
T. 8.3.2005
• KATKI PAYI DAVASI ( Davacı Evlilik Birliği İçerisinde Aldıkları Taşınmazların Bedellerinin Tespiti İle Tahsili Talebi - Yeni Medeni Kanunun Yürürlüğe Girmesinden Önce Edinilmiş Mallar Yönünden Çıkan Uyuşmazlıklarda Asliye Hukuk Mahkemesinin Görevli Olduğu )
• EVLİLİK BİRLİĞİ İÇİNDE EDİNİLEN MALLAR ( Çıkacak Uyuşmazlıklarda Aile Mahkemesinin Görevli Olduğu - Yeni Medeni Kanunun Yürürlüğe Girmesinden Önce Çıkan Uyuşmazlıklarda Asliye Hukuk Mahkemesinin Görevli Olduğu )
• GÖREV ( Evlilik Birliği İçinde Edinilen Mallar Yönünden Çıkacak Uyuşmazlıklarda Aile Mahkemesinin Görevli Olduğu - Yeni Medeni Kanunun Yürürlüğe Girmesinden Önce Çıkan Uyuşmazlıklarda İse Asliye Hukuk Mahkemesinin Görevli Olduğu )
• AİLE MAHKEMESİ ( Evlilik Birliği İçinde Edinilen Mallar Yönünden Çıkacak Uyuşmazlıklarda Görevli Olduğu - Yeni Medeni Kanunun Yürürlüğe Girmesinden Önce Çıkan Uyuşmazlıklarda İse Asliye Hukuk Mahkemesinin Görevli Olduğu )
1086/m. 7, 27
4722/m. 1
ÖZET : Davacı, davalı ile 30 yıldan beri evli olduklarını, evlilik birliği içerisinde 1993 yılında ortak katkılarıyla iki adet taşınmaz satın aldıklarını ileri sürerek bu taşınmazların bedellerinin tespiti ile tahsiline karar verilmesini istemiştir. Aile mahkemeleri, yeni Medeni Kanunun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihinden sonra karı koca arasında edin ilmiş mallar yönünden çıkacak uyuşmazlıklarda görevlidir. Bu tarihten önceki uyuşmazlıklarda ise asliye hukuk mahkemeleri görevlidir. Somut olayda, asliye hukuk mahkemesi görevli olmasına rağmen aile mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermesi usul ve yasaya aykırıdır.
DAVA : Taraflar arasındaki katkı payı davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı, davalı ile 30 yıldan beri evli olduklarını, evlilik birliği içerisinde 1993 yılında ortak katkılarıyla iki adet taşınmaz satın aldıklarını ileri sürerek bu taşınmazların bedellerinin tespiti ile tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, bu tür davaların aile mahkemelerinde görüleceği gerekçe gösterilerek dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Aile mahkemeleri MK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihinden sonra karıkoca arasında edinilmiş mallar yönünden çıkacak uyuşmazlıklara ilişkin olan davalara bakmakla görevlidir. Bu tarihten önce edinilmiş mallar yönünden çıkacak uyuşmazlıklar asliye hukuk mahkemelerinde görülür. Davacı, 30 yıl önce evlendiklerini, bu tarihten sonra oluşturdukları ortak kazanç ve katkılarıyla davaya konu daireyi satın aldıklarını ileri sürdüğüne göre davaya bakmaya asliye hukuk mahkemesi yetkili ve görevlidir.
Türk Medeni Kanunu'nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 1. maddesi Türk Medeni Kanunu'nun yürürlüğe girdiği tarihten önceki olayların hukuki sonuçlarına bu olayların hangi kanun yürürlükte iken gerçekleşmişse o kanun hükümleri uygulanır hükmünü getirmiştir. Davaya konu taşınmaz 01.01.2002 tarihinden önce edindiğinden 743 sayılı Türk Medeni Kanunu hükümlerinin uygulanması gerekir. Bu hususun göz ardı edilerek dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, bozma nedenine göre bu aşamada diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 08.03.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.
yarx