 |
Alıntı: |
 |
|
|
|
|
|
|
|
Halbuki, ben nice davada dava dilekçemi neredeyse başta sona kendim varettiğimi,gecemi-gündüzüme katıp ilmek ilmek,oya gibi işlediğimi,tüm içtihatları ve dava konusu hakkında çıkarılmış tüm makale,dergi,araştırma vs tüm eserleri günlerce taradığımı bilirim.Sonuçta ise,sadece benim beynimin,tecrübemin,araştırmamın sonucu olan "eserimi yani dava yada cevap dilekçemi " ben var ederim. |
|
 |
|
 |
|
Sayın Dülger,
Sayın Özge Yücel'in bu konudaki görüşüne aynen katıldığımı peşinen ifade ettikten sonra sizden bir ricada bulunmak istiyorum.
İlmek ilmek işlediğiniz ve tamamen size özgü nitelikler, özellikler taşıyan bir dava dilekçenizi (tarafların özel durumlarını yansıtmayacak şekilde) bu alana ekleyebilir misiniz? Belki bu şekilde bir dilekçenin yazan avukatın hususiyetlerini ne ölçüde yansıttığını görüp, dilekçenin "eser" sayılması gerektiğini belgelemeye çalışırız.