Mesajı Okuyun
Old 27-02-2002, 20:54   #7
aydın

 
Varsayılan

Uluslararası bankacılık ve eğitimcilik kariyeri olan ve "kafa yapısı itibariyla Edirne'den öteye geçmiş bir birey" olarak söyleyebileceğim yalnızca şu : Bir toplumun her alanda ilerlemesindeki en büyük engel , bütün anlamları ile muhafazakarlıktır .
Kafalardaki dogmaların ve önyargıların sorulan soruyu bile anlamayı engellediğini görmek bu toplumun "rönesansını ve reformunu yapmadan" Avrupa Birliği'ne girmesi durumunda ancak vestiyerde yer bulabileceğine olan inancımı güçlendiriyor.(Zorla değil ya , bu siteye girenlerin "ortalama Türk yurttaşlarından daha eğitimli olduğu yönünde bir kanıya sahibim.)
Bilimin , felsefenin , hukukun egemen olacağı bir toplum olamadığımız sürece bırakın çağdaş uygarlık düzeyinin üzerine çıkmayı , o düzeye "şöyle bir yaklaşmak bile" güzel bir düş olacak .
Son söz ; uzun süre A.B.D. ve İngiltere'de eğitim almış ve kariyer yapmış bir kişi olarak , oralarda da yasaların kamuya açık yerlerde kimsenin "ahlaka aykırı bir davranışta bulunmasına " izin vermediğini , bulunanların cezai yaptırımla karşılaştığını,çıplaklığın yasalarla belirlenmiş mekanlarda yaşanabildiğini , kimi Avrupa ülkelerinde ise bu konuya ilişkin bakış açılarının daha esnek oldugunu söyleyebilirim. İster inanın ister inanmayın A.B.D.'deki muhafazakar eğilim tahminlerin ötesine geçmiştir .
Kimi kişilerin , muhafazakarlığın "her anlamını" iyice anlamasını , bu çerçevede Istanbul'da el ele tutuşabilen türbanlı genç kızlarla delikanlıların Anadolu'nun pek çok yerinde buna kesinlikle cesaret bile edemeyeceği gerçeğinden hareketle İstanbul'daki gençlerin muhafazakarlığı ile Anadolu'nun filanca köşesindeki muhafazakarlığın farklılığını irdelemesini salık veririm . (Bu siteye giren herkesin , bu örnekte muhafazakarlığın hangi anlamını kullandığımı anladığını umuyorum.)
Haremlik - selamlık tatil köylerinin/otellerin bile olduğu bu ülkede "yasalar engellemediği sürece" çıplaklar(nüdistler) için özel mekanların da olması çok mu garip ? Aslolan , her alanda "uçların" olabileceği , ancak çoğunluğun "normal" sınırlar içinde kaldığı bir toplumu içimize sindirmek değil mi ? Zaten bütün sorun da , "normal" için kullanılacak ölçütleri saptarken muhafazakarlık ile "en azından" liberallik arasında bocalamamız galiba . Yaşadığım ülkeler olduklarından , A.B.D. ile İngiltere'nin toplumun genelinde "normali bulduklarını" , "uçtakilere de yaşam hakkını yasalarla verdiklerini" birilerine duyururum .

14-10-2001 21:32:05