07-07-2008, 15:04
|
#2
|
|
Malesef hukuk düzeni içinde yer alan boşluklardan birisi.
Kişi ancak yargılama sonucunda beraat etmişse veya cmk 141 vd maddelerinde yer alan koşullar var ise maddi-manevi tazminat isteyebiliyor.Ve bu tazminat miktarları ne yazık ki "zenginleşme unsuru içermemesi kaydı ile" yani düşük miktarlarda kalıyor.
İşin idari boyutuda ise eğer bu ölüm olayı idari bir hatadan yani hizmet kusurundan kaynaklanıyor ise(cezaevi kuşulları,işkence,kötü muamele vs) ancak ilgililer hakkında cezai soruşturma açılabiliyor ama bu tür olaylarda ne yazık ki hiçbir zaman sorumlu bulunamıyor.
Sayın Av.Ömer Kavilli'nin müdahil olarak girdiği böyle bir dosya yakın zamanda zamanaşımı nedeniyle düşmüştü.
Adil yargılanma hakkı bakımından ise cmk 153/son uyarınca verilen gizlilik kararlarının ve özellikle de sizin belirtmiş olduğunuz olayda kişinin yaklaşık 13 ay boyunca tutuklu kaldığı olayda hakkında isnat edilen suçlamaları bilmemesi,Müdafiisinin gerekli bilgi ve belgelere ulaşamaması vs hususlar malesef hukuk sistemimizin yanlışlarından birisidir.
AİHS 2,5,6 maddeleri irdelendiği zaman ülkemizin bu tür olaylardan ötürü yüklü miktarlarda tazminat cezalarına maruz kalacağı kesindir
|