Mesajı Okuyun
Old 20-06-2008, 16:41   #7
Av.Bülent AKÇADAĞ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan TRINITY
Sayın Meslektaşım,
Hatır taşımacılığı bir kimsenin aracının işletimini hatır için bir başka şahsa vermesi demektir. Yani müvekkiliniz aracı kullanmış olsaydı hatır taşımacılığı gerçekleşecekti. Müvekkiliniz sigorta şirketlerine karşı
3.kişi sayılmaktadır. Bu nedenle öncelikle karşı tarafın zorunlu trafik sigortasından ve varsa ihtiyari mali mesuliyet sigortasından (genellikle kaskoyla birlikte yapılır )maddi tazminat talebinizi poliçe limiti dahilinde giderebilirsiniz.
Saygılar...


Sayın TRİNİTY,

Hatır taşımacılığı hakkında yapmış olduğunuz yorumun gerçeği yansıtmadığını belirtmek isterim.

Hatır taşımacılığı, kişinin herhangi bir ücret,bedel ödemeksizin araçta bulunması ve seyahat etmesi ya da o an aracı kullanması anlamına gelmektedir.

Somut olayda da Hatır taşımacılığı söz konusudur.



Madde 87 - (Değişik madde: 17/10/1996 - 4199/30 md.)
Yaralanan veya ölen kişi, hatır için karşılıksız taşınmakta ise veya motorlu araç, yaralanan veya ölen kişiye hatır için karşılıksız verilmiş bulunuyorsa, işletenin veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin sorumluluğu ve motorlu aracın maliki ile işleteni arasındaki ilişkide araca gelen zararlardan dolayı sorumluluk, genel hükümlere tabidir.
Zarar görenin beraberinde bulunan bagaj ve benzeri eşya dışında araçta taşınan eşyanın uğradığı zararlardan dolayı işletenin veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin sorumluluğu da genel hükümlere tabidir.




Hatır taşıması neticesinde meydana gelen kazalarda Zorunlu trafik sigortasını yaptıran şirkete husumeti yönlendiremezsiniz.



T.C.

YARGITAY

HUKUK GENEL KURULU

E. 1994/11-689

K. 1995/274

T. 5.4.1995

• HATIR TAŞIMASI ( Zorunlu Mali Sorumluluk Kapsamına Girmemesi )

• ZORUNLU MALİ SORUMLULUK SİGORTASININ KAPSAMI ( Hatır Taşıması Sırasında Zarara Neden Olan Araç Malikinin Sorumluluğu )

• SİGORTACININ HATIR TAŞIMASI SIRASINDA MEYDANA GELEN ZARARDAN SORUMLULUĞU ( Hakkaniyet Prensibi )

• HAKKANİYET PRENSİBİ ( Sigortacının Hatır Taşıması Sırasında Meydana Gelen Zarardan Sorumluluğu )

2918/m.85,92,97,91

6762/m.3,4

ÖZET : Hatır taşımaları zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamına girmez. hatır taşıması sırasında zarara neden olan aracın malikinin sorumluluğu genel hükümlerdeki sorumluluğa tabidir. hatır taşıması sırasında oluşan zarardan zorunlu trafik sigortacısı sorumlu tutulamaz.
DAVA : Taraflar arasındaki "tazminat" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul Asliye 5. Ticaret Mahkemesi`nce davanın kabulüne dair verilen 29.1.1992 gün ve 1989/718-1992/17 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 24.5.1993 gün ve 1991/3522-1993/3873 sayılı ilamı: ( ...Davacılar vekili, 13.11.1988 tarihinde meydana gelen tarfik kazası sonucuu davalıya sigortalı otomobilde bulunan ve müvekkillerinin murisi olan H.M.`nun 23.11.1988 tarihinde vefat ettiğini, davalının zorunlu trafik sigortası gereğince 2.500.000 lira ile sorumlu olduğunu ileri sürerek bu meblağın 5.4.1989 tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davacı vekili, davacıların murisinin içinde bulunduğu aracın müvekkiline mecburi mali mesuliyet sigortası ile sigortalı bulunduğunu ancak poliçe genel şartları 3/9 maddesi ve KTK.nun 92/c maddesi gereğince hatır için taşımalarda meydana gelen zararların teminat kapsamı dışında kaldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, dosyadaki yazılı kanıtlar ve bilirkişi raporuna nazaran, zorunlu trafik sigortası motorlu aracın işletilmesine bağlı tehlike sorumluluğunu kapsadığı, hatır taşımasında da aracın işletilmesine bağlı bir zarar söz konusu ise zararın poliçe güvencesinden karşılanması gerektiği, çünkü tehlike sorumluluğunun aracın işletilmesine bağlı olduğu, KTK 92. maddesinde zorunlu mali sorumluluk sigortası dışında kalan durumlar tek tek sıralandığı halde, burada hatır taşımasında yer verilmediği çünkü, hatır taşımasının tehlike sorumluluğuna bağlık olarak zorunlu trafik sigortası kapsamında bulunduğu, bu nedenle de poliçe genel şartlarının 3. maddesinin 9. fıkrasında yer alan ve hatır taşımasını poliçe kapsamı dışında tutan kuralın sistem olarak K.T.K.nun içeriğine ters düştüğünden geçersiz olduğu, bu duruma göre K.T.K.nun 85/1 ve 91. maddeleri gereğince davacıların uğramış oldukları zararın zorunlu trafik sigorta poliçesi kapsamında kaldığı gerekçesiyle 2.500.000 liranın 5.4.1989 tarihinden itibaren % 30 faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Davacılar murisleri H.M.`nun sigortalı H.Ç.`a ait mecburi mali mesuliyet sigortası ile sigortalı olan özel vasıta ile seyahat ederken 13.11.1988 günü meydana gelen kazada hayatını kaybetmiştir. Davacılar murislerinin ölümü nedeniyle seyahat etmekte olduğu sigortalı aracın sigortasına mecburi mali mesuliyet sigortasında şahıs başına olan 2.500.000 lira tazminatın ödenmesi için dava açmışlardır.
Davacıların murisinin sigortalı araçta hatır için karşılıksız taşınan bir kişi olduğu davalı sigortaca ileri sürülmüş davacılar da bu savunmaya karşı çıkmamışlardır. Kısacası, müteveffanın sigortalı araçta hatır için karşılıksız taşınan bir yolcu olduğu konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık yoktur.
Karayolları trafik mecburi mesuliyet sigortası genel şartlarında teminat dışında kalan halleri belirleyen 3. maddenin ( g ) bendinde hatır için karşılıksız taşınan kimselerin yaralanmaları veya ölmeleri nedeniyle araç malikine ve işletenine karşı ileri sürecekleri taleplerin karşılanmayacağı açıklanmıştır.
Karayolları Trafik Kanunu`nun 87. maddesinde yer alan veya ölen kişinin hatır için karşılıksız taşınmakta ise sigortalının sorumluluğunun genel hükümlere tabi olduğu belirtilmiştir. Kanun bu açık hükmü karşısında hatır için taşınan kişilere karşı işletenin sorumluluğunun Trafik Kanunu`nun 85. maddesinde düzenlenen özel sorumluluk ( tehlike sorumluluğu ) şeklinde olmayacağının kabulü gerekir. Keza aynı Kanunun 91. maddesinde işletenin 85. maddesinde birinci fıkrasında belirlenen sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarını zorunlu kıldığına göre mecburi mali mesuliyet sigortasının konusunun Trafik Kanunu`nun 85. maddesinde düzenlenen sorumluluk olduğu konusunda kuşku duymamak gerekir. Kanun 87. maddesi mali mesuliyet sigortasının temin ettiği sorumluluğun istisnasını göstermiş olması karşısında, aynı Kanunun 92. maddesinde ayrıca ve açıkca belirtilmemiş olması, hatır taşımalarının zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamında kaldığı sonucuna varılamaz.
Değinilen nedenlerle davanın reddi gerekirken kabulü yolunda karar verilmesi yasaya aykırıdır... ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
KARAR : Hukuk Genel Kurulu`nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Somut olayda, ne davanın tarafları ne de mahkeme ile Özel Daire arasında rizikonun hatır taşımacılığı sırasında oluştuğu konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, hatır taşıması sırasında oluşan zarardan zorunlu trafik sigortacısının sorumlu olup olamayacağı noktasında toplanmaktadır.
Sorunun çözümü için önce yasal düzenleme, sonra da sözleşme ilişkisinin irdelenmesi gereklidir. Konunun düzenlendiği 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu`nun ( KTK ) 85 inci maddesinde, işletenin sorumluluğu 4 fıkra halinde düzenlenmiş, anılan Yasanın aynı kısmının birinci bölümünde yeralan 87 nci maddesinde ise "yaralanan veya ölen kişi, hatır için karşılıksız taşınmakta ise... işletenin sorumluluğu... genel hükümlere tabidir", hükmüne yer verilmiştir. Görüldüğü gibi yasakoyucu, hatır taşımacılığının özelliğini dikkate alarak zarara neden olan aracın malikini veya işletenini hukuki sorumluluk bakımından katı hükümleri içeren tehlike sorumluluğunun dışına çıkarmak ve onu genel hükümlerdeki sorumluluğa tabi tutmak istemiştir.
Aynı Yasanın aynı kısmının ikinci bölümünde yer alan ve mali sorumluluk sigortası yaptırma zorunluluğu düzenleyen 91 inci maddenin ilk fıkrasında ise, işletenlerin, aynı Yasanın 85. maddesinin sadece 1`inci fıkrasında yer alan sorumlulukların karşılanması amacıyla bu tür sigortanın yaptırılması zorunlu tutulmuştur. Madde metninden açıkça anlaşıldığı gibi, zorunlu trafik sigortasının teminat kapsamı, sadece 85/1 madde ile sınırlıdır. Aynı maddede yer alan işletenin diğer tehlike sorumluluk halleri dahi bu sigorta türü kapsamı dışında bırakıldığına göre, 85 inci madde kapsamı dışına çıkarılan 87 nci maddedeki hatır taşımacılığı hali kendiliğinden sigorta kapsamı dışında kalmaktadır.
Bu şekilde hatır taşımacılığı işletenin sorumluluğu dışına çıkarıldığına göre, aslında işletenin tehlike sorumluluğuna dahil olması gereken yani 85`inci madde kapsamında olması gerektiği halde sigortacının sorumluluğu dışına çıkarılan halleri düzenleyen aynı Yasanın 92 nci maddesinde hatır taşımacılığının sayılmamış olması hali, aksine bir yorum nedeni yani hatır taşıması halinin sigortacının sorumluluğu kapsamına alındığının kabulunü gerektiren bir neden olamaz. Zira zorunlu trafik sigortası, yukarıda da değinildiği gibi işletenin ancak K.T.K.`nin 85/1. maddesinde yer alan hukuki sorumluluğu kapsamı ile sınırlıdır. O halde, zaten 85/1. maddesinin kapsamı dışında kalan hatır taşımasına 85 inci maddede yer almakla birlikte sigortacının sorumluluğunu sınırlayan 92 nci maddede yer verilmesi abesle iştigal olur, diğer deyişle Yasa tekniğine ters düşerdi. Bu durum karşısında yasal düzenleme bakımından, işletenin sadece K.T.K.nun 85/1. maddesindeki hukuki sorumluluğunu üzerine alan sigortacının bu madde kapsamı dışında kalan hatır taşımacılığından doğan zararlardan sorumlu tutulmasının yasal açıdan mümkün olmadığı sonucu ortaya çıkmaktadır.
Sözlemşme ilişkisine gelince; zorunlu trafik sigortacısının sözleşme şartlarını oluşturan ve 1.3.1992 tarihinden önce yürürlükte olan ve dava konusu uyuşmazlıkta uygulanması gereken Karayolları Trafik Kanunu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının 1 ve 2. maddelerinde sigorta teminatının kapsamı saptandıktan sonra sigorta teminatı dışında bırakılan halleri sıralayan 3 ncü maddenin 9. bendinde, hatır için karşılıksız taşınanların yaralanmaları veya ölmeleri halinden kaynaklanan zararların sigorta teminatı dışında kalacağı açık bir şekilde hükme bağlanmış bulunmaktadır. KTK.nun 97. maddesi uyarınca zarar görenler lehine yapılmış olan ve davacıya da hitap eden bu sözleşme hükümleri de davacıya tazminat konusunda bir hak tanımadığına göre, davanın kabulünde, sözleşme ilişkisinin varlığı da dayanak yapılamaz.
Nihayet, mahkeme kararındaki davanın kabul gerekçelerinden birini oluşturan hakkaniyet kuralına gelince; Yasa koyucu, yukarıda da değinildiği gibi hatır veya nezaket için hiç bir bedel almadan yolcu götüren aracın işleticisini KTK.nun 85 nci madde kapsamı dışında bırakmakla hakkaniyet ilkesi bakımından tavrını açıkca koymuş ve onu tehlike sorumluluğu hükümleri kapsamına almamıştır. Bu gibi hallerde işletenin sorumluluğu genel hükümler çerçevesinde değerlendirilerek sorumluluk kapsamı ona göre tayin edileceğine göre, onun sigortacısının bu kuralın dışına çıkılarak hakkaniyet ilkesi gereğince sorumlu tutulması Yasa hükmüne açıkça aykırı düşeceğinden bu yöndeki gerekçenin de kabulü mümkün olmamıştır.
O halde, yukarıda yapılan açıklamalar dikkate alındığında Hukuk Genel Kurul`nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi doğru görülmediğinden usul ve yasaya uygun bulunmayan direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davalı vekilinin temmyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına neden olursa, motorlu aracın işleteni, bu eylemden sorumlu olur. İşleten, bu sorumluluğun karşılanmasını sağlamak üzere "mali sorumluluk sigortası" yaptırmak zorunluluğundadır. Bu sigortaya, zorunlu mali sorumluluk sigortası ve yaygın deyimle "trafik sigortası" adı verilir.
Görülüyor ki, zorunlu mali sorumluluk sigortası, yani trafik sigortası, motorlu aracın işletilmesine bağlı bir tehlike sorumluluğunu kapsamaktadır. Hatır taşımalarında, işletenin sorumluluğu için genel kurulların öngörülmesi, hatır taşımalarında taşınan kişiler yönünden ölüm veya yaralanmalardan doğan zararın anılan sigortalının kavramı dışında kalmasını gerektirmez. Çünkü, tehlike sorumluluğu, aracın işletilmesine bağlı olup, taşımanın türüne bağlı değildir. Aksi halin düşünülmesi, bir motorlu aracın işlletilmesini tehlike kabul eden ve bu durumu zorunlu sigortaya bağlayan sisteme de aykırı olur.
Öte yandan, KTK.nun 92. maddesinde, zorunlu mali sorumluluk sigortası dışında kalan haller tek tek sıralandığı halde, burada hatır taşımasına yer verilmemiş bulunmaktadır. Bunun sonucu, hatır taşımasının tehlike sorumluluğuna bağlı olarak zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamı içinde kaldığının kabulü gerekir. Ayrıca, bu kabul biçimi hak ve adalete de uygundur.
Karayolları TrafikKanunu`nda, hatır taşımasına ilişkin zararların zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamına alınması yasaklandığına göre, sigorta teminatı dışında bırakılması buyurucu kurala bir aykırılık oluşturur. Ve bu nedenle de genel şartların 3/g maddesi geçersiz olur. Yasaya aykırı genel şartın uygulanamayacağı da açık ve seçiktir.
Yukarıdan beri açıklanan nedenlerle hatır taşımalarından doğan bedensel zararlar zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamına girdiği anlaşıldığından, yerel mahkeme kararının onanması gerektiği düşüncesiyle, sayın çoğunluğun kararına katılmıyorum.
Y. 11. Hukuk Dairesi Başkanı

Gönen Eriş