15-06-2008, 13:47
|
#3
|
|
intihar ve müdafii atanması..
Sayın ekşi öncelikle bu konuyu açmış olduğunuz için size çok teşekkür ederim ve ne yazıkki Türkiyenin hukuk dünyasında kanayan yaralarından birisi olarak görüyorum çünkü denildiği üzere Adli Tıptan gelen rapora göre ve Kolluk tarafından olay incelemesi adı altında yapılan tetkiklerden sonra işin hukuki boyutu ilerlemeye başlıyor ve çok haklı olaak belirttiğiniz gibi intihar olgusu bağlamında tam olarak araştırılmıyor ve bu konunun üstüne gidlmiyor ve aynı sebeble 5237 sayılı T.C.K da İntihara Yönlendirme ayrı bir suç tipi olarak Kanunumuzun özel bölümünde düzenlenmiş bulunmaktadır ve bu sebeble avukat atanmayı geçtik;daha ciddi olarak Cymhuriyet Savcıları(C.M.K.160) bağlamında kollukla işbirliği halinde bu duurmu araştırıp iddaname düzenleyip hukukun yegane amacı olan adalate ulaşmaları gerektiğini düşünüyorum ve en azından yargılamalardada ölen kişi hakkında müdafii atanması gerektiğini düşünüyorum ve Ceza Kanunumuzda hakaret suçu için söylenmiş olan bir özdeyişle bağlantılı olarak şu sözü hatırlatmak istiyorum:"En şerefsiz olan bir kişinin Ceza Kanunumuz bakımından korunmaaya değer bir menfaati vardır" bağlamında ölü kişiler açıısndan da ileriki safhalarında aynı kararlılık ve azim içinde sürdürülmesi gerektiğini düşünüyorum...saygılarımla...
|