Hakimlik-savcılık gibi ciddi anlamda önem arzeden mesleklere kabulü,iki saatlik bir sınavda başarılı olma şartına bağlamakla başlıyor bence yanlışlık.
Sınavda genel kültür genel yetenek alanından sorular da çıkıyor bildiğim kadarıyla.
Düşünebiliyor musunuz ,
sınava giren iki hukukçu ,hukuk alanındaki tüm sorulara doğru cevap veriyor ama ,kırkikindi yağmurlarının hangi bölgede yaygın olduğunu bilen hukukçu hakimlik yapmaya hak kazanırken ,kırkikindi yağmurlarını lise yıllarındaki coğrafya kitaplarından hayal meyal hatırlayan ama "nereye yağardı ki bu yağmurlar

" diye sınavda hafızasıyla savaşıp duran ve bu savaştan "
kırkikindi yağmurlarının nereye yağdığını bile bilemeyen bir hukukçu" olarak yenik çıkan hukukçu yetersiz bulunurak elenir.
Genel kültür genel yetenek dedikleri de bu işte.
Bu arada sınava katılanların "başarısızlığı(!)" bu mesleğin itibarının iade edilmesi gerektiği yönünde düşüncelere yol açıyorsa bizde....
Katılmıyorum,birileri mesleğin itibarına,onuruna ısrarla saldırıyor olabilir,ama bu hukuk dışı saldırıları hukuk yoluyla bertaraf etme yolunda ömür tüketen meslektaşlarımız var.
Yeldeğirmenlerine karşı savaşmadığını ispatlayan nice meslektaşımıza haksızlık olur bu düşünce ...
Çok tekrarladım belki ama ,
bir avukat kırkikindi yağmurlarının nerde yağdığını bilmiyorsa bu bir eksiklik değildir,ölçüt değildir,bu bilgisizliğinden(!) dolayı da mesleğin itibarını zedelemiş değildir.