"Avukat tutmak" terimini kullanan vatandaşlarımızı ne eleştirebilirim ne de kınayabilirim. Zira onlar için bu ilişkiyi anlatan başka bir söz de yoktur, iyi niyetlidirler.
Alışkanlıktır, kültürdür, Türkçe'deki gerçek anlamı zaten budur... Her şey söylenebilir.
Bu terime biz avukatlardan başka da takılan yoktur muhtemelen. (örneğin; Bir diş hekiminden "dişçi" diye bahsettiğimde, mesleğin doğru ismini bana bir diş hekimi hatırlatmıştı ve ben de bu şekilde farketmiştim kullandığım ifadenin yanlışlığını.)
"Avukat tutmak" her ne kadar yerleşmişse de dilimize, halen fuzuli şagildir bence.
Bu terim belki (benim gibi) bağlı çalışan avukatların (müvekkili değil) işvereni tarafından kullanılabilir
Zira, serbest çalışan meslektaşlardan sürekli duyduğum şikayetlerin başında şu gelmektedir: Müvekkil, avukatın tek işinin olduğunu düşünür ve 7/24 fütursuzca aramayı da hak görür.
Yukarıdaki mesajlarda da değinildiği gibi, tutmak terimi, mülkiyeti de anımsatıyor, kiralamayı da.
Bizler bu terimin kullanılmasına müsamaha gösterdikçe, bilinç altından başlayan bu yanlış anlamayı da kabüllenmek zorunda kalırız.
Müvekkil, avukatı "kendi sorunu hallolana kadar" tuttuğunu düşünür.
Biraz da kıskançtırlar, pek de paylaşmak istemezler

Avukatın sadakat borcunu başka iş almamak olarak da anlayabilirler
Saygılarımla;