Mesajı Okuyun
Old 07-06-2008, 15:36   #4
Avukat Semiha

 
Varsayılan

Merhaba. Konu hakikaten vahim. Kaygınızı anlamakla birlikte, yıllar önce bitmiş bir dava nedeni ile her avukatın aynı duruma düşebileceği gerçeği karşısında ben de kendi adıma kaygılanmaya başladım.
Öncelikle durumun kanuni bakımdan nitelemesini yapalım, sonra kaçış yolları bulmaya çalışalım.

7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 11, Avukatlık Kanunu'nun 41 ve HUMK'nın 62-68. maddeleri gereğince vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunludur. Kanunen icra emrinin size gönderilmesi kesinlikle doğru. İlamın zamanaşımına uğramasına kadar size yapılacak bir tebligat, müvekkilinizi bağlayacaktır. Tabi siz müvekkil adına mal beyanı veremeyeceğinize göre, sadece bu bakımdan hapse atılamaz ama icra emri içeriği süre sonunda kesinleşir. Şimdi bu sizin durumun kaçınılmaz yanı.

Bu durumdan kaçış yolları da var tabiki. Vekaletten azil ve istifa bakımından, tabi belli şartların gerçekleşmiş olması halinde size yapılan icra emri tebliği geçersiz hale getirilebilir. Şöyleki: davanın kaybı neticesinde müvekkiliniz sizi azletmiş olabilir veya siz dava bitip kesinleştikten sonra vekillikten istifa etmiş olabilirsiniz. Veya müvekkiliniz ölmüş ve dolayısı ile vekalet son bulmuş olabilir. (Ancak bazen ölümle vekalet son bulsada BK 397/2 gereği mirasçıların menfaatlerini korumak için vekalet sürebiliyor.) 4 yıllık süreçte bunlar olabilir.

Siz istifanızı müvekkilinize ulaştırarak veya müvekkiliniz sizi azlettiğini tarafınıza bildirerek vekalet ilişkisi sonlandırılabilirdi. Bu sizin iç ilişkinizi sonlandırır. Fakat azil ve istifanın 3. şahıslara karşı hüküm doğurması için HUMK 68 gereği karşı tarafa bildirilmesi gerekir.

Şimdi olayın can alıcı noktası şu...Vekalet ilişkisinin azil, istifa veya ölüm ile sona erdiğini 3. kişinin bilmesi durumu onun iyiniyetini ortadan kaldıracak, kötüniyetli olarak temsil yetkisi olmayan vekile gönderilen icra emri netice doğurmayacaktır. Ve 3. kişinin temsil yetkisinin kalktığını kanıtlamak için her türlü delil ispat aracı olarak kullanılabilecektir.
İcra Mahkemesine şikayet yoluna başvurarak karşı tarafın kötüniyetle hareket ettiğini kanıtlayabilirsiniz diye düşünüyorum.
Ama neticede en güvenilir yolun müvekkille temas kurmaya çalışmak, durumdan haberdar etmek olduğuda muhakkaktır. Görevi ihmal gibi zor bir duruma düşmemek için müvekkilinizle aranızdaki avukatlık sözleşmesinde belirtili adresine bilgi verici mahiyette noterden ihtarneme gönderebilirsiniz.

Sizin karşılaştığınız gibi bir olayla karşılaşmamak için, dava kesinleştikten sonra, dosya ile ilgimizin kalmamasını sağlamak için sadece ilgili dosya bakımından, vekillikten istifa mümkün olurmu diyede düşünüyorum. Ne dersiniz?

Umarım yardımı olur yazdıklarımın. Selamlar.