Mesajı Okuyun
Old 05-05-2008, 13:37   #2
Av. Bülent Sabri Akpunar

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 1976/2742
K. 1976/4690
T. 15.4.1976
• MÜŞTEREK BORÇLUNUN ÖDEMEYİ YAPTIKTAN SONRA RÜCU DAVASINDA USUL
• SENET BEDELİNİ ÖDEYEN MÜŞTEREK BORÇLUNUN YAPACAĞI TAKİPTE USUL
2004/m.167,170
ÖZET : Takip dayanağı bonoda borçlu olarak takibi yapan ( C ) ile kendisine karşı takip yapılan ( A ) ve bu takiple ilgisi olmayan ( M ) görülmektedir. Birlikte bir yükümlülük altına girdiklerine göre senet alacaklısı ( İ )`ye karşı bu üç borçlu müşterek ve müteselsil ( birlikte ve zincirleme ) borçlu sıfatı ile sorumludurlar. Müşterek borçlulardan biri olan ( C ), bu borcun tamamını senet alacaklısına öderse, diğer borçlulara başvurması durumu Borçlar Yasası`nın 114. vd. maddelerine göre çözümlenecektir. Bu nedenle, müşterek borçluların birbirlerine başvurmaları yönünden kambiyo senetlerine özgü yolla takip yapamayacağı düşünülmeksizin karar verilmesi yasaya aykırıdır.

DAVA : Mercii kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye 15.3.1976 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Takip dayanağı bonoda borçlu takip yapan ( C) ile aleyhine takip yapılan ( A) ve bu takipte ilgisi olmayan ( M) görülmektedir. Müşterek bir taahhüt altına girdiklerine göre senet alacaklısı ( İ) ye karşı bu üç borçlu müştekerek ve müteselsil borçlu sıfatıyla sorumludurlar. Müşterek borçlulardan biri olan ( C) bu borcun tamamını alacaklısına ödemesi halinde diğer müşterek borçlulara rücu keyfiyeti BK.nun 141. ve onu izleyen maddelerine göre halli gerekeceğinden müşterek borçluların birbirlerine rücu yönünden kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yapamıyacağı düşünülmeksizin İİK.nun 170/A maddesi hükmüne göre bu hususun re'sen nazarı itibare alınması gerekeceği de gözönünde tutulmadan borçlunun itirazının bu kısmının reddedilmesi isabetsiz olduğu gibi yine BK.nun 146. maddesi hükmü dahi gözönünde tutulmadan borçlunun yalnız takip edilen alacağın 1/3 ünden sorumlu olacağı dahi düşünülmeden tüm alacak üzerinden takibin devamına karar verilmesi kabul şekline göre de doğru olmadığından borçlunun yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan mercii kararının esastan ve kabul şekline göre İİK.nun 366 ve HUMk.nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 15.4.1976 gününde oybirliğiyle karar verildi.

yarx