01-07-2005, 18:32
|
#13
|
|
Felsefeyi yaratmak, tüm varlığını beklentisiz harcayarak,
meyvelerini ancak gelecek nesillerin toplayabileceği bir dünya
bahçesinin tohumlarını binbir zorlukla ekmek gibidir. O bahçenin
girişinde, felsefe üretenin adı yazılı kalır yalnızca. Ve ne yazık ki, o
tohumlardan yeşeren fidanlar henüz meyve vermeden taşlanır,
olgunlaşabilenlerse çok az insan tarafından fark edilir ve
toplanır. Ve dünyadaki güdük ve kısır yaşam, yine kendi bildiğini
okur ve olabildiğince devam eder.
Ve onun için insanı, o meyveleri toplayamayanları, şüphe değil
kesinlik deli eder,... ağır bir taş gibi düştüğünde başına…
|