Alıntı: Yazan Av.Cengiz Aladağ Ben de sizinle aynı kanatteyim. Mal beyanında bulunmama suçundan beraat edebilmesi için sanığın mal beyanında bulunduğunu savunması ve kanıtlaması gerek. Bu tür davalarda tanık bir tek, sanığın "mal beyanında bulunduğu ama dilekçesinin bir nedenle dosyaya girmediği/dosyadan çıkarıldığı/kaybolduğu" yönündeki savunmasının doğruluğunun araştırılması için dinlenebilir diye düşünüyorum.

Ceza dava açtığımda,icra takip dosyasında mal beyanı hakkında bir dilekçe yoktu.Fakat sanık davaya cevap verirken "süresinde mal beyanında bulundum ancak nasıl olduysa dilekçem dosyadan zayii olmuştur" diye beyanda bulundu.O sırada da mal beyanıyla ilgili bir dilekçe yoktu.Hakim evrakların tamamlanmadığı gerekçesiyle davayı başka bir güne tehir etti.(Genellikle) 1 ay sonraya duruşma günü verdi.O süre içinde icra dosyasına ve ceza dosyasına üzerinde havale tarihi ve imza olmayan "mal beyanımdır" diye fotokopi olarak dosyalara girmiş.Duruşma günü geldiğinde hakim icra müdürüne mal beyanı var mı diye sorulmasına karar verdi.İcra müdürü de olumsuz cevap verdi.Hakimde sanığa mahkumiyet kararını verdi.Aynı zamanda savcılığa suç duyurusunda bulundu.Fotokopinin icra dosyasına nasıl girdiğinin belirlenmesi için.Sanık takipsizlik kararı aldı.Bundan sonra yagılamanın iadesi yoluna başvurdu.Sanığın dinleteceği tanık da senette borçludur.Yani onun hakkında da aynı dosya içende takip vardır.Yani bana göre danışıklı dövüş oynuyorlar.Bu konuda yardımlarınız olursa sevinirim.