Mesajı Okuyun
Old 06-02-2008, 14:04   #39
adaleti okuyorum!

 
Varsayılan

Anlaşılan Yargıtay 8.Dairesinin vermiş olduğu bu kararla, kuru sıkı silah(!) satışlarında patlama olacak.Kuru sıkı silah artık Türkiye'nin önemli bir sorunudur,ama ne yazık ki bu araç bir silah sayılmamakta ve fakat belki de bununle yapılan eylem bi kabahat olarak addedilmektedir.bi örnek:Vatandaş Ahmet 18 Aralık 2005 günü yapılan düğün sırasında kurusıkı tabanca ile ateş eder. “Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması” suçundan yargılanır. Yerel Asliye Ceza Mahkemesi 21 Aralık 2005 günlü kararı ile Ahmet’i mahkum eder. TCY'nin 170/1'C maddesine göre; “Kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından tehlikeli olacak biçimde ya da kişilerde korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda... silahla ateş ettiği” için Ahmet hakkında cezada indirim uygulanarak 5 ay hapis cezası verilir. Mahkeme hapis cezasını tedbire çevirir. Yani Ahmet, (TCK 50/1-d) gereğince 1 yıl süre ile her türlü düğüne, alkollü içki tüketilen yere ve toplantıya gitmekten yasaklanır. Suçta kullanılan Ahmet’in “tabancası” kamu güvenliği açısından tehlikeli görülür ve yerel mahkeme tarafından müsaderesine karar verilir. Mahkemenin bu kararı yasa yoluna gidilmediğinden kesinleşir. Bunun üzerine Adalet Bakanlığı'nın talebi ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 14 Mart 2007 günlü yazısı ile Yargıtay’dan geçmeden kesinleşen bu karara itiraz edilir. Ahmet’in mahkumiyet kararının kanun yararına bozulması istenir.

İtiraza göre; Yargıtay Sekizinci Ceza Dairesi benzer bir suçla ilgili olarak benzer bir olay hakkında verdiği 02.06.2005 tarih ve 2004/3811 esas, 2005/3998 sayılı bir karar vermiştir. Bu olaya benzeyen kararında belirtildiği üzere, sanık silah vasfında bulunmayan (kurusıkı) gaz tabancası ile düğün yerinde havaya ateş etmiştir.

Sanığın bu eylemi 5237 sayılı TCK’nin 170/1. maddesinde düzenlenen, kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından tehlikeli olacak biçimde ya da kişilerde korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda silahla ateş etme suçunu oluşturmadığına karar verilmiştir. Sanığın (kurusıkı) gaz tabancası ile düğün yerinde havaya ateş etmesi suç değil, kabahattir.

Kabahattir çünkü bu eylem; kanunun karşılığında idari yaptırım uygulanmasını öngördüğü bir haksızlıktan ibarettir. Dilencilik, kumar, sarhoşluk gibi bir “kabahat”..Ya da kamuoyunda tepkilere neden olan yılbaşında İstiklal caddesinde turistlerin uğradığı “rahatsız etme”(!?) gibi bir şey... Yani Ahmet’in eylemi 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 36. maddesinde düzenlenen “gürültü”den ibarettir.(!)... Ahmet kurusıkı tabancasını düğünde ateşleyerek başkalarının huzur ve sükununu bozacak şekilde gürültüye neden olduğundan elli Türk lirası idari para cezası ile mahkum edilmelidir. Bu nedenle mahkumiyet kararı kalkmalı ve kanun yararına bozulmalıdır. İtiraz budur...
Yargıtay Sekizinci Ceza Dairesi'nce de 02.04.2007 gün ve 3014-2677 sayılı kararı ile; "... Silah niteliğinde bulunmayan “kurusıkı” tabir edilen tabanca ile havaya ateş etme eyleminin... içinde silah öğesi bulunan suç tipine uygun bulunmadığı, ancak eylemin 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 36. maddesinin (1.) fıkrasında tanımlanan suç kapsamında kaldığı... ” gerekçesiyle Adalet Bakanlığı ve Yargıtay C.Başsavcılığı'nın kanun yararına bozma istemini yerinde görmüştür. Bu nedenle sanık Ahmet hakkındaki (... ) Asliye Ceza Mahkemesinin 21.12.2005 gün ve 2005/537 esas ve 2005/1397 sayılı mahkumiyet kararının bozulmasına ve cezanın ortadan kaldırılmasına karar vermiştir.

Yargıtay Ceza Genel Kurulu itiraz üzerine yaptığı inceleme sonucunda verdiği karara göre; Ahmet’in eylemi TCK’nin 170. maddesindeki genel güvenliği tehlikeye sokmak, 123. maddesindeki kişilerin huzur ve sükununu bozmak ve 183. maddesindeki gürültüye neden olmak suçlarını oluşturmaz(!). TCK 183. maddede düzenlenen suçta; sağlığa zarar verecek elverişlilik ve düzeyde bir gürültü arandığından ve kurusıkı tabanca ile çıkartılan gürültünün bu seviyede olduğuna ilişkin herhangi bir tespit de yoktur. Ayrıca 170. maddede düzenlenen suçta; "silah" kullanma koşulu aranmaktadır. Oysa "kurusıkı tabanca" TCK’nin 6. maddesi uyarınca silah sayılamaz.

kuru sıkının silah sayılmadığı bir ülkede yaşıyoruz,o zaman bu aletle işlenen suçlar artacak birilerinin canı yanacak,birileri yine adaletin olmadığı mahkeme salonunda güvenlik tedbirine mahkum olacak,ve bu ceza daha doğrusu kabahet! ilegelen yaptırım caydırıcı olmadığı için eylemde bulunanı topluma tekrar kazandırmayacak,kısacası bu ve benzeri olaylar artıkça ülkemde ADALET ÖLÜM ORUCU TUTMUŞ OLACAKTIR,