Mesajı Okuyun
Old 21-01-2008, 09:41   #9
Av.Ergün Vardar

 
Varsayılan

Bir hatırlatmada bulunarak Yargıtay kararını sunuyorum.Sigorta şirketi açısından da uzamış (ceza)zamanaşımı sö konusudur.

T.C. YARGITAY
4.Hukuk Dairesi
Esas: 2005/9285
Karar: 2006/7428
Karar Tarihi: 19.06.2006
ÖZET: Trafik kazası itibariyle ceza zamanaşımı süresi beş yıldır. Zararın gelişme gösterdiği durumlarda zamanaşımının başlangıcı olarak zararın geliştiği günün, sona erdiği günün, gelişen durumun öğrenildiği günün önemi vardır. Gelişen durum sürdükçe zamanaşımı işlemesi söz konusu olmaz. Zira zararın giderek artması söz konusudur.
(818 S. K. m. 60)
Dava: Davacı O. vekili Avukat İ. tarafından, davalı E. aleyhine 04/09/2002 gününde verilen dilekçe ile trafik kazası nedeni ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; zamanaşımı nedeni ile davanın reddine dair verilen 21/02/2005 günlü kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü:
Karar: Dava, trafik kazasında yaralanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın zamanaşımı nedeni ile reddine karar verilmiştir.
Trafik kazasının 23.09.1992 günü olduğu, davacının kafa içi ameliyat geçirdiği, ceza davasında alınan raporda hayati tehlike geçirdiğinin ve 45 gün iş güçten kaldığının bildirildiği, davalının 2/8 kusurlu bulunarak cezalandırıldığı, bu davanın 04.09.2002 günü açıldığı anlaşılmaktadır. Dava dilekçesinde: ameliyattan sonra davacıda davranış bozukluğu başladığı ve arttığı, çeşitli tarihlerde akıl hastanesinde tedavi gördüğü, psikoz durumunun arttığı ve vesayet altına alındığı, davayı da vasisinin açtığı anlatılmaktadır. Trafik kazası itibariyle ceza zamanaşımı süresi beş yıldır. Zararın gelişme gösterdiği durumlarda zamanaşımının başlangıcı olarak zararın geliştiği günün, sona erdiği günün, gelişen durumun öğrenildiği günün önemi vardır. Gelişen durum sürdükçe zamanaşımı işlemesi söz konusu olmaz. Zira zararın giderek artması söz konusudur.
Somut olayda Adli Tıp Kurumu'nun 03.12.2004 günlü raporunda; davacıda trafik kazası travması sonrasında gelişmiş ağır psikiyatrik bozukluk bulunduğu ve % 100 oranında işgücü kaybı mevcut olduğu ve bu sakatlık durumunun trafik kazasıyla uygun illiyet bağı içinde olduğu belirtilmektedir. Bu rapor gözetildiğinde gelişen tıbbi zarar bulunduğundan sakatlık oranının (zarar miktarının) 03.12.2004 günlü rapora ıttıla ile bir yıllık zamanaşımı süresinin (BK. nun 60/1) başlatılması gerekmektedir. Bu durumda ise zamanaşımının dava gününde dolmadığı belirgindir. İşin esası incelenerek varılacak uygun sonuç çevresinde bir karar verilmesi gerekirken mahkemece gelişen zarar bulunduğu gözetilmeksizin zamanaşımı nedeniyle davanın reddedilmesi bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 19.06.2006 gününde oybirliği ile karar verildi.(¤¤)
Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************