Ben de 'İnsan ve Zindan', 'Kara Papaz', 'Gel Pisi Psikoz' isimli öykülere oy kullanmıştım. İki tanesinin ilk üçe girmesine sevindim.

Bu öykülerle ilgili yorumumu 21 ve 43 No.lu mesajlarla yapmıştım. Farklı noktalara değinmek istiyorum.
Öyküler Değerlendirme Kurulu'na gönderilmeye başladığında belli bir sayıya kadar biz yöneticiler de okuyabiliyorduk. 7-8 taneye kadar okumuştuk ki en beğendiğim öykünün 'Gel Pisi Psikoz' olduğunu belirtip 'Bunu yazsa yazsa Armağan Bey yazar demiştim' o da bana 'Bu kadar ismi kafamda tutamam, ben yazmadım' şeklinde yanıt verdi. Ancak şunu da demedi; ' Ben İnsan ve Zindan isimli öyküyü yazdım'. Takma adla yarışmaya katılıp bize dahi öykü adını söylemediği için kendisini ayrıca kutluyorum.
Sayın Dr. Tayfun Bektaş için de bir şeyler yazmak istiyorum. Öykü enfesti, bana G.G. Marquez tadı verdi. Hatta itiraf edeyim ki okuyunca bir ara intihal olabilir mi? Diye düşündüm.

Ama öykünün güzelliğinin dışında başka bir konuya daha dikkat çekmek istedim. Öyküler yayınlanıp yorumlara açık olunca, en çok yorum ve övgü alan 'İnsan ve Zindan' olmasına rağmen, kendisi 1 oy kullanıp; rakibi olacak bu öyküye vermiş...Ben bu davranışı çok centilmence ve yarışma ruhuna yakışır buldum.
Açıkladığım nedenlerle adı geçen iki yarışmacıyı özel olarak tebrik etmek istiyorum.
Yine bir itirafta daha bulunmak istiyorum. Bu kadar çok sayıda başarılı öykü beklemiyordum. Katılan tüm arkadaşları tebrik ediyorum.
Bir öneri: Öykü yarışması devam ederse, iyi bir THS öykü kitabının yayınlanabileceğini düşünmekteyim. Katılan olursa devam etmeli.
Şiir yarışması düzenleme fikri de çok güzel...
Ama ben de birinci olabilmek için bowling yarışması düzenlemeyi düşünüyorum. Yoksa diğer alanlarda bize ekmek yok galiba...
Saygılarımla