Sayın averdalgüzel, iletinizi yeni gördüm. Önce özel mesaj yazmayı düşündüm ama önereceğim noktalar diğer arkdaşlarımız içinde yararlı olacak, bu nedenle buraya yazıyorum.

1) Öykünüzün "çıktı"sını alıp sessiz bir ortamda yüksek sesle okuyun. Biraz yabancılaşmaya gayret edin, sanki başka biri yazmış gibi. Ekran üzerindeki yazılar okumurken beyin yazıdaki hataları giderir. Oysa basılı bir kâğıt bütün hataları ortaya koyar, kulak gözden kaçanları bulur.

2) Bu okuma sonrasında fazla olan sözcükleri hatta paragrafları fark edeceksiniz. Yazma deneyimi az olan kişiler anlattıklarının anlaşılmayacağı gibi bir tedirginlikle konuyu uzatırlar. Siz anlıyorsanız herkes anlayacaktır. "Hedef Kitle" THS üyeleri.

3)Yalnızca "öykü" denmişse, yazılacak öykülerin "novela" olmayacağı belirtilmiş olur. Bu ölçü yaklaşık olarak arkadaşlarımızın önerdiği sözcük sayısına denktir.

4) Minimal Öyküler de vardır. Yazabilmek epey ustalık ister.(Denemeye kalkışmadım hiç)

5)Bazı sözcüklerin farklı söylenişini yazarak da kısaltma yapabiliriz. "Dest-i izdivacınıza talibim" yerine "benimle evlenir misin?" diyebiliriz.(26 tuş yerine 19 tuş.)Bir başka örnek "gözünden akan gözyaşlarını sildi" Göz yaşı gözden akar. Farkına varmadan bu yanlışları yaparız. Ama "kulak" affetmez ve bizi uyarır.

Saygılar