Mesajı Okuyun
Old 07-11-2007, 00:34   #9
adıge

 
Varsayılan

Kontratı imzalayan ister kiralayan sıfatı ile isterse kiralayan vekili olarak imzalmış olsun bu kontratın ölüm tarihi itibarıyla halefi iştirak halinde malik olan mirasçılardır. Çünkü kiralayan,(murisin kardeşi) mülkiyet yada sınırlı ayni hakka (İntifa)sahip olmadıkça kendi adına mukavele yapamaz. İştirak halinde malikler, ölüm tarihi itibarıyla gayrimenkulün mülkiyetin sağladığı tüm hak ve borçlarını üstlenirler. (Meğerki mirası reddetmemiş olsunlar) Mirasçılar gayrimenkulde müşterek mülkiyet tesis edilene kadar iştirak halinde malik olmaları nedeniyle birlikte hareket etme mecburiyetinde iselerde bu mecburiyet gayrimenkule ilişkin (geniş anlamda)tasarrufi muamele bakımındandır.(Kira bedelinin arttrılması, tahliye vs.) Yoksa iştirak halindeki maliklerden herhangi biri veraset belgesini aldıktan sonra (bence) bu belgeyi de ihtarına ekleyip murisin vefat tarihi itibarıyla,(kendisinin) o gayrimenkule ilişkin iktisap ettiği ve mülkiyetten vede halef olduğu kira kontratından kaynaklanan bir hak olan semereden (fruktus) yararlanma hakkını ortadan kaldırmayacağı için mirasçının hissesi oranında ödeme için keşide edeceği ihtarname geçerlidir. Aksi halde mirasçıyı kontratı imza eden kardeşe rücu etme mecburiyetinde bırakırız ki, bu da doğru bir sonuç olmaz. Zira Kardeş malik değildir, İntifa hakkı sahibi değildir ve de anladığım kadarıyla mirasçı değildir. Vekaleten hareket etmiş ve vefat ile vekaleti de sona ermiştir. (Usus, fruktus, abusus YOK) Bu durumda kiracı g.menkulü satın almış yeni bir malik karşısında varmış gibi kendisine ihtarname ile -hissedarlığını belgelemek koşulu ile- ödeme yeri bildiren mirasçıya hissesi oranında ödeme yapmalı diğer mirasçıların hisselerine düşen miktar için ise tevdi mahalli tayin ettirmelidir. Aksi halde vefatı öğrenmiş olduğu için kardeşe yapacağı ödemelerde iyiniyet iddiasında da bulunamayaktır.
Saygılarımla,