Mesajı Okuyun
Old 27-10-2007, 11:54   #3
av.ersen

 
Varsayılan

sorunuza ilişkin yargıtay kararı sunuyorum.
T.C.
YARGITAY
HUKUK DAİRESİ 4


Esas No.
2001/3811
Karar No.
2001/8127
Tarihi
18.09.2001


818-BORÇLAR KANUNU/45



MADDİ TAZMİNAT
DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI
TRAFİK KAZASI SONUCU DESTEĞİN ÖLÜMÜ
DAVACI EŞİN YENİDEN EVLENMESİ


ÖZET
KURAL OLARAK, EŞİN ÖLÜMÜ DURUMUNDA ONUN DESTEĞİNDEN YOKSUN KALAN DİĞER EŞ YARARINA, DESTEKTEN YOKSUN KALINAN SÜRE İLE SINIRLI OLARAK, DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATINA HÜKMEDİLEBİLİR. DAVACI EŞ YENİDEN EVLENMİŞTİR. BU DURUMDA, ADI GEÇENİN YENİDEN EVLENDİĞİ GÜNDE DESTEK GEREKSİNİMİNİN ORTADAN KALKTIĞI BENİMSENMELİ VE O TARİHE KADAR HESAPLANACAK DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI HÜKÜM ALTINA ALINMALIDIR.


DAVA : Davacılar Bayram D. ve arkadaşları vekili Avukat Ertan Şahin tarafından, davalılar Nazmi K. ile K....... İnşaat Ticaret Sanayi Ltd. Şti. aleyhine 23/7/1999, 22/12/199 ve 30/3/2000 gününde verilen dilekçelerle trafik kazası sonucu desteğin ölümünden dolayı tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; istemin kısmen kabulüne dair verilen 22/2/2001 günlü kararın Yargıtay’da duruşmalı olarak incelenmesi davalılardan K........ İnşaat Ticaret Sanayi Ltd. Şti. temsilcisi tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 18/9/2001 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden taraflardan kimsenin gelmediği duruşma istekli temyiz eden davalıya çıkarılan tebligatın muhatabın adresten ayrılmış olduğu nedeniyle bila tebliğ döndüğü görüldü, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne yeni bir adres bildirilmediğinden ve yeniden tebligat çıkarılması içinde tebligat gideri bulunmadığından incelemenin duruşmasız olarak evrak üzerinden yapılmasına karar verildikten sonra dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
KARAR : l- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2- Diğer temyiz itirazlarına gelince; dava, trafik kazasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkinidir. Davalılardan Nazmi K.'un sürücüsü olduğu diğer davalıya ait aracın çarpması sonucu davacıların desteği ölmüştür. Davacılar, desteğin ölümünden dolayı destekten yoksun kalma tazminatı ile manevi tazminat isteminde bulunmuşlardır. Yerel mahkemece istemin bir bölümü kabul edilmiştir. Karar, davalılardan araç sahibi şirket tarafından temyiz edilmiştir.
Kural olarak, eşin ölümü durumunda onun desteğinden yoksun kalan diğer eş yararına, destekten yoksun kalınan süre ile sınırlı olarak, destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilebilir. Dosya arasında bulunan nüfus kayıt örneğinden davacı eş Bayram D.'un 5.8.2000 gününde yeniden evlendiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, adı geçenin yeniden evlendiği günde destek gereksiniminin ortadan kalktığı benimsenmeli ve o tarihe kadar hesaplanacak destekten yoksun kalına tazminatı hüküm altına alınmalıdır. Yerel mahkemece anılan yön gözetilmeden yazlı biçimde karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
Yerel mahkemece yazılan kararın hüküm fıkrasının 1. bendinde davacılar yararına hüküm kurulduktan sonra “... ve Dicle’ye düşen paradan indirilerek hesap edilecek maddi tazminatın yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile...” sözlerinden başka 2. bendde de “...-Her ne kadar mahkememiz bu dosyası ile birleştirilen, yine mahkememizin 2000/150 esas sayılı dosyasında davacı vekili MİKTAR HAKKININ SAKLI KALMASINI TALEP ETTİĞİNDEN, ve bilirkişiye gönderilen mahkememiz dosyasında da Dicle için belirtilen 22,759,729 TL ile Ak ve başak Sigorta tarafından davacılara ödenen 3,300,000,000 TL’nin; VERASET İLAMINA GÖRE, davacı Dicle’nin hissesine düşen paradan düşülerek, AÇILAN DAVA HAKKININ SAKLI KALMASI-“ sözleri yazılarak anılan yasal düzenlemeye uygun düşmeyecek ve uygulamada tereddüt yaratacak biçimde hüküm kurulmuş olması da doğru olmadığından karar bu nedenle de bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda ( 2 ve 3 ) nolu bentlerde gösterilen nedenlerle BOZULMASINA; diğer temyiz itirazlarının ( 1 ) sayılı bentte gösterilen nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 18/09/2001 gününde oybirliği ile karar verildi.