Mesajı Okuyun
Old 07-10-2007, 02:43   #11
Mehmet Taşcı

 
Varsayılan

Sayın dilekeyp nin sorusunu ben de soruyorum.
Yargıtay hangi kararında böyle bir tasnife gitmişir? emsal bir daire kararı, genel kurul kararı veya içtihat var mı?

Yoksa gazeteden alınmış bir habere dayalı olarak mı ? konu forma getirildi?

Yargıtay'ın yukarıdaki şekilde bir tasnife gittiğini sanmıyorum. Gazetelerden alınma haberlere da fazlaca itibar edilmemesi taraftarıyım. Hele hele konu hukuk ise ,gazeteler mutlaka sağlıksız haber ve bilgi yayınlamaktadırlar. Ne de olsa basın yayın çalışanlarının hukuk konusundaki bilgisizlikleri had safhadadır.( lütfedip yanlarında bir avukat danışman çalıştırsalar)
Örneğin :" Gözaltına alınma "yerine "gözlemaltına alınma" kelimesini kullanırlar. Göz altına alınan bir şahıs için tutuklandı diye haber yapılır v.s.

İŞİN ESASINA GELİNCE : 5237 s.T.C.K. nunun 6.Md. nin (f) fıkrasında 5 bent halinde " silah kavramı" açıklanmıştır. Fıkranını; ilk üç bendinde " münhasıran silah olarak imal edilmiş olan, doğrudan saldırı ve savunma amacına yönelik kllanılabilecek mahiyette ve insan vücudu üzerinde sağlığı bozacak şekilde sonuçlar doğurması MUTLAK olan maddeler/ sayılmıştır.
Fıkranını 5. bendinde ise" doğrudan savunma ve saldırı amacıyla yapılmamış olmakla beraber kullanım şekli ve doğurduğu sonuçlar itibari ile insan sağlığı ve vücut bütünlüğü üzerinde sağlığı bozacak sonuçlar doğruması MUTLAK olan biyolojik, kimyasal, nükleer ve radyoaktif maddeler silah olarak belirtilmiştir( kız gınyağ insan vucusu üzerinde mutlak olrak yaralayıcı hatta öldürücü etkiye sahiptir- ) .

Yukarıdaki bentlerde bir tartışma mevcut değildir ve bu bentler kapsamında kalan her eşya/ madde KESİN SİLAHTIR.
Tartışma konusu fıkranın 4. bendinden kaynaklanıyor.
5237 S.K. 6/f-4 " saldırı ve saunma amacıyla yapılmış olmasa bile filen saldırı ve savunmada kullanılmaya elverişli diğer şeyler" den bahsetmektedir.
Bu bent bir zaruretten kaynaklandığı için yasa metnine alınmıştır. Aksini düşünmek mümkün değildir zaten.
4. bente göre: ilk imal edildiği andan itibaren savunma ve saldırı amacıyla imal edilmemiş ancak kullanım şekli ve mahiyeti icabı insan vucudunda sağlığı bozacak her türlü madde/ eşya bu bent kapsamına girer. Bunu belirleyecek olan da mahkemelerdir. "HER SOMUT OLAYDA AYRI AYRI DEĞERLENDİRMEK GEREKİR."
Bazı meslektaşlarımız haklı olarak somut olaya göre belirlemek grektiğini ifade etmişlerdir. ben de onların bu görüşüne katılıyorum. Kesinlikle her somut olayda ayrı ayrı değerlendirmek gereklidir.

Örnek: Yargıtay bir kararında" kırılmış plastik sandalye ayağının silah olabileceğini belirtmiştir. Gerçekten de kırılmış bir plasik sandelye ayağının sivri bir ucu varsa ve bu sivri uç mağdurun vucuduna dik olarak saplanırsa yaralanmanını gerçekleşmesi kuvvetl muhtemeldir. Aynı şeyi basit bir tahta parçası için de düşünebiliriz.
Birçoğmuz büroda çalışrıken bir kağıt sayfasının elimizi kestiğine tanık olmuşuzdur. Normalde kağıt sayfa insan vucudu üzerine yaralayıcı br etkye sahip değildir, ancak maddenini kullaım şekli yaralanmaya sebebiyet vermektedir.

HER SOMUT OLAYI KENDİ İÇİNE DEĞERLEDİRMEK GEREKLİDİR. HATTA BU KURAL POZİTİF HUKUKUN EN TEMEL KURALLARINDAN BİRİSİDİR.
HER SOMUT OLAYDA KULLAILAN EŞYANIN/MADDENİN NASILBİR MADDE OLDĞUNU VE OLAYDA NASIL KULLANILDIĞINI İRDELEMEK GEREKLİDİR.

Sayın Seyda bazı eşyaların müessir fiil suçunda silah sayımadığını belirtmiş ve bu maddelere örnekler yazmış:" normal demir çubuk, ayakkabı çekeceği, sopa..........." Bu çok yanlıştır. Yargıtay'ın tam tersine yüzlerce kararı mevcuttur. Sayılan bu maddelerin tamamı kullanım şeklinde göre insan vucudunda yaralanmaya sebebiyet veren alet ve eşyalardır. YARALAMA SUÇU BAKIMINDAN ( 5237 s.TCK da müessir fiil suçu diye bir suç yoktur) gerek 86. gerekse 89 .madde kapsamında işlenen suçlarda , sayılmış olan bu alet/eşya ve maddelerin TAMAMI SİLAH OLARAK KULLANILABİLİR. ANCAK; sayılan bu maddeler 81. ve 86 md. de zikredilen kasden öldürme ve taksirli öldürme suçlarının işlenmesinde silah olarak kullanılıp kulllanılamayacağı gerçekten tartışma konusudur fakat buradaki tartışma da " siahın öldürmeye elverişli olup olmaması yönündedir." Yani kasden öldürmeye teşebbüsten yargılanıyorsa sanık , şayet kullanılan madde öldürmeye elverişli değilse suç kasden yaralamaya dönüşecektir.
Örnek emsal kararlar için YARGITAY SİTESİNİ TKLAMANIZ YETERLİDİR.
Saygılarımla.