Mesajı Okuyun
Old 07-09-2007, 19:13   #16
Av.Ergün Vardar

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
11.Hukuk Dairesi
Esas: 2003/14422
Karar: 2004/8909
Karar Tarihi: 27.09.2004
ÖZET : Kural olarak Sigorta Hukukunda sigorta akdinin meydana gelmiş olması, sigortacının sorumluluğunun başlamış olmasını gerektirmez. TTK.nun 1279 ncu maddesi hükmüne göre, riziko, genel olarak sigorta sözleşmesinin vücut bulması ve yine aynı yasanın 1295 nci maddesi uyarınca, sigortacının sorumluluğunun başlamasından sonra oluşması halinde sigorta teminatı içerisinde kabul edilir. Sigortacının sorumluluğunun başlayabilmesi için de, TTK.nun 1282 ve 1295 nci maddeleri hükümleri uyarınca primin tamamının veya ilk taksitinin ödenmiş olması zorunludur. TTK.nun 1295 nci maddesi emredici nitelikte bir düzenleme olmasına rağmen, aynı yasanın 1264/4 ncü maddesi hükmü uyarınca, sigorta ettiren yararına aksine düzenleme yapmak mümkündür.
(6762 S. K. m. 1264/4, 1279, 1282, 1295)
Dava: Taraflar arasında görülen davada Ordu Asliye 1.Hukuk Mahkemesi'nce verilen 20.1.2003 tarih ve 2001/303-2003/14 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Berkant Şengel tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Karar: Davacı vekili, müvekkiline ait aracın davalı nezdinde kasko sigorta poliçesi ile sigortalı bulunduğunu, 30.12.1998 tarihinde teminat kapsamında hasarlanmasına rağmen, sigorta tazminatının ödenmediğini iddia ederek, 4.120.000.000 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı aracının 30.12.1998 günü saat 12.20 civarında hasarlandığını, poliçenin aynı gün 15.45'te düzenlediğini, aracın acente tarafından görülmeden sigortalandığını, tazminatın fahiş olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davacıya ait aracın 30.12.1998 tarihinde saat 12.30 da kaza yaptığı, poliçenin davalı kayıtlarında bir saat belirtmeksizin yanlışlıkla kullanıldığı, primin peşinatının 31.12.1998 tarihinde ödendiği, poliçe geçerli kabul edilse bile TTK.nun 1295 nci maddesi göre davalının sorumluluğunun doğmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen ve aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Dava, kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Kural olarak Sigorta Hukukunda sigorta akdinin meydana gelmiş olması, sigortacının sorumluluğunun başlamış olmasını gerektirmez. TTK.nun 1279 ncu maddesi hükmüne göre, riziko, genel olarak sigorta sözleşmesinin vücut bulması ve yine aynı yasanın 1295 nci maddesi uyarınca, sigortacının sorumluluğunun başlamasından sonra oluşması halinde sigorta teminatı içerisinde kabul edilir. Sigortacının sorumluluğunun başlayabilmesi için de, TTK.nun 1282 ve 1295 nci maddeleri hükümleri uyarınca primin tamamının veya ilk taksitinin ödenmiş olması zorunludur. TTK.nun 1295 nci maddesi emredici nitelikte bir düzenleme olmasına rağmen, aynı yasanın 1264/4 ncü maddesi hükmü uyarınca, sigorta ettiren yararına aksine düzenleme yapmak mümkündür.
Somut olayda, sigorta poliçesinin 30.12.1998 tarihinde tanzim edildiği, bu tarihin aynı zamanda sigorta başlangıç tarihi olarak kararlaştırıldığı, rizikonun da aynı gün meydana geldiği, primin peşinatının belirlendiği şekilde rizikodan bir gün sonrası olan 31.12.1998 tarihinde ödendiği hususlarında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Çekişme, davalı sigortacının sorumluluğunun başlayıp başlamadığı yönünde toplanmaktadır.
Mahkemece, rizikonun, sigorta priminin peşinatının ödenmesinden önce meydana geldiği, davalının sorumluluğunun başlamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, taraflar arasındaki sigorta poliçesinin özel şartları değerlendirilmeden hüküm kurulmuştur. Zira, poliçenin özel koşullarında, primin tamamının ve taksitle ödenmesi kararlaştırılmışsa peşinatının ( ilk taksit )poliçe başlangıç tarihinden itibaren 15 gün içerisinde ödenmediği takdirde sigortacının sorumluluğunun hiçbir şekilde başlamayacağı hükme bağlanmıştır. O halde, mahkemece, poliçe özel koşulları, TTK.nun 1264/4 ve 1295 nci maddeleri bir bütün olarak değerlendirilmeden yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir.
Sonuç: Yukarıda ( 1 )numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ( 2 )numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 27.9.2004 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************