Mesajı Okuyun
Old 22-08-2007, 14:05   #2
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

Aşağıdaki Karar Benzer Bir Konuyu İrdelemiş :

" 5237 sayılı TCK nun 314. maddesinin 3. fıkrasında "suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçuna ilişkin diğer hükümler bu suç açısından aynen uygulanır" denilmekle anılan yasanın 220. maddesinin 6. fıkrasında ise "örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen kişi ayrıca örgüte üye olmak suçundan dolayı cezalandırılır" hükmünü taşımaktadır. Anılan yasa maddelerinin amaç,kapsam ve gerekçesi birlikte nazara alındığında 5237 sayılı TCK nun suçların içtimaı bakımından gerçek içtima kurallarını benimsediği,suç oluşturan kaç eylem varsa o kadar ceza vardır ilkesi doğrultusunda düzenlendiği anlaşılmaktadır. Bu ilkeler ışığında somut olay incelendiğinde ; sanığın silahlı terör örgütü PKK nın amacı doğrultusunda ve yaptığı eylem çağrısı üzerine organize edilen 26.2.2006,21.3.2006 ve 28-31-3 2006 tarihlerindeki korsan gösterilere katılmak,örgüte ait amblem ve işaretleri ile Abdullah Öcalan"ın posterlerini taşıyan göstericilerin önünde yer alıp polise saldırmaları için talimat vermek ve bizzat polise saldırmak,örgütçe yapılan çağrıya uygun olarak güvenlik güçlerinin operasyonlarında öldürülen örgüt mensuplarının cenazelerini teslim alan grup içinde yeralmak,zafer işareti yapıp " Öcalan siyasi irademizdir" ... şeklinde sloganlar atmak,ateş yakarak yolu trafiğe kapatan grubu yönlendirmek suretiyle,örgüte üye olmamakla birlikte örgüt üyesi adına suç işlediği tüm dosya kapsamından anlaşılmakla,hem silahlı örgüt üyesi olmak suçundan,hem de suç oluşturan fiilleri nedeniyle ayrı ayrı cezalandırılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi,
2- Kabule göre de ; a) 5271 sayılı CMK nun 250. maddesinde sayılan suçlara bakmak üzere kurulan mahkemenin anılan yasanın 252/1-G maddesindeki istisnai hüküm de nazara alındığında,2911 SY ya aykırılık suçu ile ilgili olarak açılan davaya bakmasına yasal olanak bulunmadığından bu konuda görevsizlik kararı verilmesinin gerektiğinin düşünülmemesi, b) Atılı suçun niteliği ve olayda doğrudan zararı sözkonusu olmayan Hazinenin davaya katılma talebinin reddi yerine kabulüne karar verilerek lehine vekalet ücretine hükmedilmesi bozmayı gerektirir."

9 CD 21.2.2007 8821-1380