|
Merhaba
Yorumları okudum,
Konu gazete haberinden alıntılanıp ve gazeteci bakış açısıyla ele alındığından, daha doğru ele alınması ve değerlendirilmesi için başvuru dilekçesini ve dava dilekçesini ekliyorum.
Yorum yapan tüm hukukçulara teşekkürler...
Sevgiyle kalın
Av. Abdulhalim YILMAZ
-----------------------------------------------------------
ADALET BAKANLIĞI’NA
ANKARA
Konu:Hizmet kusuru nedeniyle maddi ve manevi zararlar için tazminat talebi.
Sayın Yetkili,
İstanbul Barosu’na kayıtlı olarak yaklaşık 7 yıldır serbest avukatlık mesleğini yapmaktayım.
Adli işlerin İstanbul’da 30’dan fazla adliyeye dağılmış olması, adliye binalarındaki fiziksel yetersizlikler, iş yükünün yoğunluğu nedeniyle duruşmaların belirtilen saatten çok sonra gerçekleştirilmesi, avukatların saatlerce duruşma beklemesi avukatlık mesleğimizi tam olarak icra etmemize engel olmakta, maddi ve manevi olarak bizi yıpratmaktadır.
Özellikle ceza mahkemelerinin duruşmaları neredeyse rutine bağlanmış gibi zamanında yapılamamaktadır. Zamanında yapılan duruşmalar istisnaidir. Her bir duruşma için yaklaşık olarak 2 saat beklemek zorunda kalıyoruz. Bazı duruşmalarda bu süre 5, 6 hatta 12 saati bile bulabilmektedir. (Talep edilmesi halinde bu gecikmelere ilişkin tutanaklar tarafınıza sunulacaktır.)
Duruşmaların belirtilen zamanda başlamaması nedeniyle, uzun süre ayakta beklemek, özellikle de daracık mekanlarda kalabalık ve havasız bir ortamda uzun süre bulunmak, bacaklarda varis, yorgunluk gibi bedensel ve fizyolojik rahatsızlıklara neden olmaktadır. Bunların yanında psikolojik olarak rahatsızlık, zihinsel yorgunluk, mesleki performansın düşmesi ve stres de bu durumdan kaynaklanan diğer nedenler olarak ortaya çıkmaktadır.
Ayrıca duruşmanın ne zaman başlayacağının belli olmaması nedeniyle duruşma salonu veya adliyeden ayrılamamak planlanan işlerin aksamasına, randevulara zamanında yetişmemeye ve dolaylı olarak güvenilirliğin azalmasına neden olmaktadır.
Bu aksaklıklar ve işleri yetiştirme zorunluluğu, iş hayatının mesai saati dışına taşmasına neden olmakta, bu da aile hayatını olumsuz etkilemekte, sosyal hayattan geri kalmamıza neden olmaktadır.
Adalet sisteminin düzgün işlemesi, duruşmaların zamanında yapılması, adliyelerdeki dağınıklığın giderilmesi ve çalıştırılan personelin görevini tam ve zamanında yapması ile özellikle bu yönde hakimlerinin iş yükünün azaltılması için gerekli adımların atılması ve adalet hizmetinin eksiksiz olarak yerine getirilmesini sağlamak Adalet Bakanlığı’nın görevidir.
Bu nedenle;
1 – Adalete ilişkin hizmetlerin eksiksiz olarak yerine getirilmesi için gerekli adımların bir an önce atılmasını,
2 – Adalet Bakanlığı’nın hizmet kusuru nedeniyle, uğradığım maddi ve manevi zararların giderilmesi için hakkaniyete uygun bir tazminatın ödenmesini, şahsım adına talep ederim.
Saygılarımla.17.01.2007
Av. Abdulhalim YILMAZ
Av. Abdulhalim YILMAZ
(İstanbul Barosu Sicil No: 24042)
Adres: Millet Cd. No:40/1
Haseki – Fatih / İSTANBUL
Tel: (212) 6211511
Faks: (212) 6359644
--------------------------------------------------------------------------------------
ANKARA (…) İDARE MAHKEMESİ
SAYIN BAŞKANLIĞI’NA
GÖNDERİLMEK ÜZERE
İSTANBUL NÖBETÇİ İDARE MAHKEMESİ
SAYIN BAŞKANLIĞI’NA
DAVACI : Abdulhalim YILMAZ
Millet Cd. No:40/1 Haseki Fatih – İSTANBUL
VEKİLİ : Av. Mehmet Ali KAHRAMAN
İnkılap Cad. Oto Han no: 55/116 Aksaray Fatih İSTANBUL
Tel: 0 212 5840958 Faks : 0 212 5840959
DAVALI : Adalet Bakanlığı
Bakanlıklar - ANKARA
KONU : Hizmet kusuru nedeniyle müvekkilimin uğradığı maddi ve manevi zararların giderilmesi, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 100,00 (Yüz) YTL maddi ve 5.000,00 (Beşbin) YTL manevi tazminat istemi hakkındadır.
İDARİ İŞLEMİN
TARİH VE NOSU : Adalet Bakanlığı’nın 7.02.2007 tarih ve B.03.0.İMİ.0.08- 341 sayılı yazısı.
TEBLİĞ TARİHİ : 19.02.2007
AÇIKLAMALAR :
1. Müvekkilim Av. Abdulhalim YILMAZ İstanbul Barosu’na kayıtlı olarak yaklaşık 7 yıldır serbest avukatlık mesleğini yapmaktadır.
2. Müvekkilim, 17.01.2007 tarihli dilekçesi ile Adalet Bakanlığına başvurarak, hizmet kusuru nedeniyle maddi ve manevi olarak zarara uğradığını, “Adalete ilişkin hizmetlerin eksiksiz olarak yerine getirilmesi için gerekli adımların bir an önce atılarak” hizmet kusurunun giderilmesini ve kişisel olarak uğradığı maddi ve manevi zararların giderilmesi için “hakkaniyete uygun bir tazminat” talep etmiştir.
3. Adalet Bakanlığı’nın (İdari ve Mali İşler Dairesi Başkanlığı Başkanlık Kalemi) 7.2.2007 tarih ve 341 sayılı yazısı ile, konuya ilişkin kesinleşmiş mahkeme kararı bulunmadığından, talep hakkında yapılacak bir işlem bulunmadığı belirtilmiştir. Anılan karar, müvekkilime 19.02.2007 tarihinde tebliğ olunmuştur.
4. Adli işlerin İstanbul’da 30’dan fazla adliyeye dağılmış olması, adliye binalarındaki fiziksel yetersizlikler, iş yükünün yoğunluğu nedeniyle duruşmaların belirtilen saatten çok sonra gerçekleştirilmesi, avukatların saatlerce duruşma beklemesi müvekkilimin avukatlık mesleğini tam olarak icra etmesine engel olmakta, maddi ve manevi olarak yıpranmasına neden olmaktadır.
5. Özellikle ceza mahkemelerinin duruşmaları neredeyse rutine bağlanmış gibi zamanında yapılamamaktadır. Zamanında yapılan duruşmalar istisnaidir. Her bir duruşma için yaklaşık olarak 2 saat beklemek zorunda kalan müvekkilim, bazı duruşmalarda 5, 6 hatta 12 saati bile bulacak şekilde beklemek zorunda kalmıştır. (Bu gecikmelere ilişkin bir kısım tutanaklar ekte yer almaktadır.)
6. Duruşmaların belirtilen zamanda başlamaması nedeniyle, uzun süre ayakta beklemek, özellikle de daracık mekanlarda kalabalık ve havasız bir ortamda uzun süre bulunmak, yorgunluk gibi bedensel ve fizyolojik rahatsızlıklar dışında müvekkilimin bacaklarında varis oluşmasına neden olmuş, müvekkilim bu hastalığının tedavisi için de uğraşmak zorunda kalmıştır. Bunların yanında psikolojik olarak rahatsızlık, zihinsel yorgunluk, mesleki performansın düşmesi ve stres de bu durumdan kaynaklanan diğer nedenler olarak ortaya çıkmaktadır.
7. Ayrıca geciken duruşmaların ne zaman başlayacağının belli olmaması nedeniyle müvekkilimin duruşma salonu veya adliyeden ayrılamaması planlanan işlerinin aksamasına, randevularına zamanında yetişmemesine ve dolaylı olarak güvenilirliğin azalmasına neden olmaktadır.
8. Bu aksaklıklar ve işlerini yetiştirme zorunluluğu, iş hayatının mesai saati dışına taşmasına neden olmakta, bu da müvekkilimin aile hayatını olumsuz etkilemekte, sosyal hayattan geri kalmasına neden olmaktadır.
9. Müvekkilim aynı zamanda İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde Yüksek Lisans (Master) eğitimine devam etmektedir. Halen tez aşamasında bulunan çalışmasında, mesleki işlerinin zamanında yetişmemesinden kaynaklanan aksamalar nedeniyle, akademik çalışmalarına da yeterli vakti ayıramamaktadır.
10. Adalet sisteminin düzgün işlemesi, duruşmaların zamanında yapılması, adliyelerdeki dağınıklığın giderilmesi ve çalıştırılan personelin görevini tam ve zamanında yapması ile özellikle bu yönde hakimlerinin iş yükünün azaltılması için gerekli adımların atılması ve adalet hizmetinin eksiksiz olarak yerine getirilmesini sağlamak Adalet Bakanlığı’nın görevi olmakla birlikte bunun gerçekleştirilmemiş olması, hizmet kusuru teşkil etmektedir.
11. Nitekim Danıştay bu konuda “İdarenin kendisine verilen kamu hizmetinin işlemesini sağlayacak örgütü kurmak, personel ve araç gereci hizmet gereklerine uygun şekilde hazırlamakla yükümlü olduğu, idarenin hizmeti yürüten personelin görevi sırasında yaptığı eylem ve işlemlere ilişkin kusurun hizmet kusuru oluşturacağı ve zararın idarece tazmini gerektiği”ni belirtmiştir. (Danıştay 10. Daire,02/11/1999tarih ve 1999/1746 E. 1999/5376 K. Sayılı kararı)
12. Aynı şekilde bu durum diğer bir kararda “İdare hukuku ilkelerine göre bir olayda idarenin hizmet kusurunun varlığından söz edilebilmesi için, idarenin yürütmekle yükümlü bulunduğu kamu hizmetinde, kuruluş, işleyiş yada personel açısından gereken emir ve talimatların verilmemesi, denetimin yetersiz olması, hizmete tahsis edilen araç ve gereçlerin hizmet gereklerine uygun ve yeterli olmaması, gereken önlemlerin alınmaması veya geç yada yetersiz alınması gibi nedenlerle bir aksaklık, bozukluk, düzensizlik, eksiklik veya sakatlık meydana gelmiş ve oluştuğu ileri sürülen zararın da bundan kaynaklanmış olması gerekmektedir.”şeklinde ifade edilmiştir. (Danıştay 10. Daire,31/10/1983tarih ve 1982/2725 E. 1983/2125 K. Sayılı kararı)
13. Tüm bu nedenlerle işbu davayı açma zorunluluğu doğmuştur.
HUKUKSAL NEDENLER: Anayasa, İYUK, vs. ilgili mevzuat.
SÜBUT DELİLLERİ: Duruşma tutanakları, tanık beyanları, bilirkişi vs. deliller.
SONUÇ VE İSTEM: Yukarıdaki açıklamalarımız ve re’sen nazara alınacak nedenlerle;
1. Adalet Bakanlığı’nın hizmet kusuru nedeniyle, müvekkilimin uğradığı maddi ve manevi zararların giderilmesi için fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla, şimdilik, 100,00 YTL maddi, 5.000,00 YTL manevi tazminatın ödenmesini,
2. Yargılama harç ve giderleri ile avukatlık ücretinin davalı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini vekaleten talep ederiz.
Saygılarımızla. 18.04.2007
Av. Mehmet Ali KAHRAMAN
EKLER:- Adalet Bakanlığı’na gönderilen 17.01.2007 tarihli dilekçe,
- Adalet Bakanlığı’nın 7.2.2007 tarih ve 341 sayılı yazısı cevabi yazısı,
- Duruşmalara geç girildiğine dair bazı tutanaklar (8 Adet).
- Vekaletname örneği
|