Mesajı Okuyun
Old 09-07-2007, 01:25   #4
Av.Ergün Vardar

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
21.Hukuk Dairesi
Esas: 2003/9451
Karar: 2003/9451
Karar Tarihi: 10.11.2003
ÖZET: Müesseseler yukarda belirlendiği üzere bağımsız hareket edebilen sermayeleri bulunan yetkili organları gösterilen tüzel kişilerdir. Bu tüzel kişilerin faaliyet alanlarında ki olaylar nedeniyle aleyhlerine açılacak davaların yetkili mahkemelerde görülmesi ve yasal hasım gösterilmeleri zorunludur. Bu nedenle, davanın husumet nedeniyle reddi gerekirken işin esasına girilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
(818 S. K. m. 41, 55) (1086 S. K. m. 438) (233 S. KHK. m. 3, 15)
Dava: Davac
ılar, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemişlerdir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılardan TEDAŞ Gen. Müd. vekili tarafından duruşmalı, DSİ Genel Müdürlüğü vekili tarafından duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ve Tetkik Hakimi M. Balcı tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan ve temyiz konusu hükme ilişkin dava, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesinde sayılı ve sınırlı olarak gösterilen hallerden hiçbirine uymadığından Yargıtay incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğin reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi:
Karar: 1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalı DSİ'nin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Davalı Tedaş Genel Müdürlüğü'nün temyizine gelince;
Davalı Elektrik Dağıtım Müessesesinin bulunduğu Amasya Tedaş Dağıtım Müessesesinin tüzel kişiliği bulunduğu gerekçesi ile husumet itirazında bulunmuştur.
Gerçekten 233 sayılı KHK'nin 15.vd. hükümlerine göre sermayesinin tamamı devlete ait teşebbüsler işletmelerini müessese olarak teşkilatlandırabilirler. Bu kuruluşlar statülerin ticaret sicillerine kayıt ve ilanı ile tüzel kişilik kazanırlar. Müesseseler tüzel kişiliğe sahip olduktan başka 233 sayılı KHK'nin saklı tuttuğu hususlar dışında özel hukuk hükümlerine tabidir. Sorumlulukları sermaye ile sınırlı olup organları yönetim komitesi ve müessese müdüründen oluşur. Bu organlar teşebbüsçe tespit edilen esaslara göre müesseseyi yönetir. Komitenin aldığı kararları ise müessese müdürü yerine getirir ve müessesi temsil eder.
Dava konusu olayda davalı TEDAŞ A.Ş'.nin 15 Eylül 1993 günlü 21699 Sayılı resmi gazetede yayınlanan Bakanlar Kurulu kararlıyla 233 Sayılı KHK'nin 3.maddesine göre TEK Kurumundan ayrılarak 2 ayrı iktisadi Devlet Kuruluşu olarak kurulduğu, ayrıca 26 Ocak 1994 günlü 21830 Sayılı Resmi gazetede yayınlanan ana statüsü ile organlarının görev alanının belirlendiği 4 Mayıs 1994 gününde tescilinin yöntemince yapılıp ilan edildiği görülmüştür.
Öte yandan bir iktisadi Devlet Kuruluşu olan davalı TEDAŞ'ın yöntemince müesseseleri oluşturduğu ve dava konusu olayda iş kazasına uğradığını iddia eden işçinin mensubu olduğu müessesenin 9.7.1994 tarihinde Amasya ilinde kuruluşunun tescil edildiği ve ilanının yapıldığı anlaşılmaktadır.
Müesseseler yukarda belirlendiği üzere bağımsız hareket edebilen sermayeleri bulunan yetkili organları gösterilen tüzel kişilerdir. Bu tüzel kişilerin faaliyet alanlarında ki olaylar nedeniyle aleyhlerine açılacak davaların yetkili mahkemelerde görülmesi ve yasal hasım gösterilmeleri zorunludur. Bu nedenle, davanın husumet nedeniyle reddi gerekirken işin esasına girilmesi usul ve yasaya aykırıdır.HGK.'nun 2000/21-1678 E., 2000/1763 K. sayılı kararı ile de yansıyan görüş bu yoldadır.
O halde, temyiz edenlerin bu yönleri amaçlayan itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
Sonuç: Hükmün bu nedenlerle BOZULMASINA, bozma içeriğine göre sair hususların incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde davalı TEDAŞ Gen. Müd.'ne iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlerden davalı DSİ'ye yükletilmesine, 10.11.2003 gününde oybirliği ile karar verildi.(¤¤)
Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************