Mesajı Okuyun
Old 02-07-2007, 14:46   #2
Sinerji Hukuk Yazılımları

 
Varsayılan



T.C. YARGITAY
3.Hukuk Dairesi

Esas: 2004/2455
Karar: 2004/2420
Karar Tarihi: 22.03.2004

ÖZET : 831 Sayılı Kanunun 1. maddesine göre amme ihtiyaçlarını temine mahsus suların tedarik ve idaresi köylerde ihtiyar heyetine aittir. Dava konusu yapılan ve 56 parselden çıkan sudan davacının yararlanması 27.8.2002 tarihli köy ihtiyar heyeti kararı ile engellenerek suyun mezarlığa alınmasına karar verilmiştir. İhtiyar heyeti kararı usulen ortadan kaldırılmadıkça, diğer bir anlatımla idari yoldan iptal ettirilmedikçe böyle bir davaya adli yargı yerinde bakılması hukuken olanaksızdır. Köy ihtiyar heyeti kararının dava konusu yapılan suya ilişkin olduğu kesin olarak saptandığı takdirde; belirtilen nedenle davaya bakılamayacağından reddine karar verilmesi gerekir.

(831 S. K. m. 1)

Dava: Dava dilekçesinde suya vaki el atmanın önlenilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Karar: Davacı, 20 yıldan beri bağ ve bahçesini 56 parselden çıkan su ile suladığı halde davalı köy muhtarlığının suya müdahale ederek kullanımını engellediğinden bahisle elatmanın önlenilmesini istemiştir.

Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmü davalı Ünlüyaka köyü muhtarlığı temyiz etmektedir.

831 Sayılı Kanunun 1. maddesine göre amme ihtiyaçlarını temine mahsus suların tedarik ve idaresi köylerde ihtiyar heyetine aittir.

Dava konusu yapılan ve 56 parselden çıkan sudan davacının yararlanması 27.8.2002 tarihli köy ihtiyar heyeti kararı ile engellenerek suyun mezarlığa alınmasına karar verilmiştir.

İhtiyar heyeti kararı usulen ortadan kaldırılmadıkça, diğer bir anlatımla idari yoldan iptal ettirilmedikçe böyle bir davaya adli yargı yerinde bakılması hukuken olanaksızdır.

Köy ihtiyar heyeti kararının dava konusu yapılan suya ilişkin olduğu kesin olarak saptandığı takdirde; belirtilen nedenle davaya bakılamayacağından reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle kabul edilmesinde isabet görülmemiştir.

Sonuç: Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 22.3.2004 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************