harici satış sözleşmesi

müvekkil x şahsı ile taşınmazın satımı konusunda anlaşıyor ve haricen bir sözleşme imzalıyorlar. Sonrasında X şahsı kredi için bankaya başvuruyor ve kredi onayını beklemeye başlıyor. Sonrasında evi almaktan kendisi vazgeçiyor. Bunun üzerine de müvekkilin olanı biteni anlamak için X şahsı ile görüştüğünde x şahsı kendisine hakaret ediyor.Bu konuda savcılığa şikayet ediliyor ve x şahsı hakkında kamu davası açılıyor. Şimdi ise X şahsı kredi çektiğini,kendisinin taşınmazı almaktan vazgeçmediğini ve zarara uğradığını bu sebeple de zararının tazminini istiyor.Ancak bizim de elimizde ceza dava dosyası var ve kendi kusurumuzun olmadığını karşı tarafın kusurlu olduğunu taşınmazı almaktan kendisinin vazgeçtiğini söylüyoruz.Buna uygun yargıtay kararı paylaşırsanız sevinirim.

Merhaba,





YARGITAY 19.HUKUK DAİRESİ
2008/547 E.
2008/7384 K.
03.07.2008



Taraflar arasında alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekiline temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
Davacı vekili, taraflar arasında akdedilen 01.02.2007 tarihli Taşınmaz Alım-Satım Sözleşmesi ile davacının davalıya taşınmaz satımı hususunda anlaşmaya varıldığını, tapu idaresine müvekkilinin iki kez devir başvurusunda bulunduğu halde davalının taşınmazı almaktan vazgeçmesi nedeniyle tapu işlemlerinin yapılamadığını, protokolden sonra davacının satış bedelinin bir kısmı ile demir almayı planladığı halde cayma nedeniyle bu alımı gerçekleştiremeyip maddi kayba uğradığını belirterek davalının sebep olduğu (şimdilik) 20.000.00.-YTL. (sözleşmedeki cayma tazminatıyla ilgili hüküm de gözetilerek) zarar tutarının 15.02.2007 tarihinden işleyecek reeskont faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, satım akdinden davacının vazgeçtiğini, bu nedenle de protokolden doğan haklarının ödenmesinin 19.02.2007 tarihinde keşide edilen ihtarname ile istendiğini, kusurlu olanın davacı olduğu gibi ortada geçerli bir sözleşme de bulunmadığını bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece iddia, savunma, ihtarnameler, Tapu Sicil Müdürlüğü yazılan, toplanan delillere göre, davalının temerrüdünün bulunmaması ve sözleşmenin geçersiz olması nedeniyle davacının zararının tahsilini isteyemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 03.07.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.