Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Yeni Çek Kanununa Göre Borçlunun Verdiği Taahhüdü İhlal , Dilekçe Örneği

Yanıt
Old 08-04-2011, 10:05   #1
emotion

 
Varsayılan Yeni Çek Kanununa Göre Borçlunun Verdiği Taahhüdü İhlal , Dilekçe Örneği

Merhabalar,
4 dosyamda çek ile ilgili taahhütte bulunan borçlu , infaz durdu; ancak süreleri geçmesine rağmen taahhüdünü yerine getirmedi. İnfaza yeniden başlanması için nasıl bir dilkeçe yazmam gerekiyor.. Elinde dilekçe örneği olan meslektaşlarım yardımcı olabir mi?
Old 08-04-2011, 11:10   #2
Av.Özlem Ay Bilgin

 
Varsayılan

Sayın emotion,
İki gün önce ben de, karşılıksız çek ile ilgili bir dosyamızda taahhütte bulunan bir sanık hakkında ödeme yapmadığı için benzer bir talepte bulundum.Fakat bizim dosyamızda yargılama devam ediyordu, yani henüz ceza verilmemişti. Taahhüde rağmen ödeme yapmadığı gerekçesiyle sanık hakkında şikayetçi olduğumuzu bildirirek, yargılamaya devam edilmesi ve sanığın cezalandırılmasını talep ettik.

5941 sayılı Yeni Çek Yasası'nın Geçici 2. maddesi 5Fıkrası
(5) Şikayetçinin başvurusu üzerine, anlaşma veya taahhüde uyulmadığının tespiti halinde, soruşturmaya, kovuşturmaya veya hükmün infazına devam edilir.

Bence siz de infazı durdaran mahkemeye hitaben bir dilekçe yazarak, sanığın taahhüt tarihinde ödeme yapmadığını bildirirek hükmün infazına karar verilmesini talep etmelisiniz.
Old 08-04-2011, 11:13   #3
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan emotion
Merhabalar,
4 dosyamda çek ile ilgili taahhütte bulunan borçlu , infaz durdu; ancak süreleri geçmesine rağmen taahhüdünü yerine getirmedi. İnfaza yeniden başlanması için nasıl bir dilkeçe yazmam gerekiyor.. Elinde dilekçe örneği olan meslektaşlarım yardımcı olabir mi?

Aynı konuyu aşağıdaki linkte tartışmışız.

http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=51063
Old 09-04-2011, 00:13   #4
Av.Mustafa Çiçek

 
Varsayılan

Bende geçen hafta kesinleşmiş bir çek ceza kararı için, taahüde uyulmadığı ilk taksitin ödenmediği gerekçesiyle mahkemeye müracaat ettim. Kalemden hakimin ikinci yılın sonuna kadar beklediğini söylediler. Halbuki yasa açık. İnfaza kaldığı yerden devam etmesi gerekiyor. Mahkemelerin ne yapacağı maalesef belli değil. Bakalım mahkeme infazın devamına dair bir karar vermezse ney apacağız.
Old 09-04-2011, 10:55   #5
emotion

 
Varsayılan

pazartesi günü dilekçeleri vereceğim..nasıl bir karar verilecek ben de merak ediyorum..farklı mahkemeler farklı uygulamalar yapıyor. sonucunu bildiririm. çok teşekkürler.
Old 09-04-2011, 12:16   #6
tiryakim

 
Varsayılan Taahhüdün ihlali ile kovuşturmaya devam edilmesi dilekçe örneği

Taahhüdün İhlali ile Kovuşturmaya Devam Edilmesi Dilekçe Örneği ;

Alıntı:

… CEZA MAHKEMESİ’NE


DOSYA NO : …/ … E.

MÜŞTEKİ :

VEKİLİ :

SANIK :

KONU : 5941 sayılı Çek Kanunu’na Göre Hazırlanan Taahhütnamenin İhlali Nedeni İle Kovuşturmaya Devam Edilmesi İstemimizden İbarettir.

TAAHHÜT TARİHİ : …/ …/ …

AÇIKLAMALAR :

1-) Sanık, …/ …/ … tarihinde keşide ettiği … Bankası’nın … seri nolu çeki ile ilgili olarak, Mahkemenizin …/ … E. sayılı dosyası ile görülmekte olan davada, 3167 sayılı Mülga Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkında Kanun’un 16. maddesi uyarınca yargılanmaktaydı. 20.12.2009 tarih ve 27438 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan ve “Yürürlükten Kaldırılan Mevzuat” başlıklı 9. maddesi ile, 3167 sayılı Mülga Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkında Kanun’u yürürlükten kaldıran, 5941 sayılı Çek Kanunu uyarınca, …/ …/ … tarihinde Mahkemenize vermiş olduğu ve ekte yer alan taahhütname ile, suça konu çek bedeli olan … TL’yi, aşağıda yer alan ödeme planı doğrultusunda ödemeyi taahhüt etmiştir.

ÖDEME PLANI

TAAHHÜT TUTARI : … TL (… TL (çek bedeli) + … TL (% ... Ticari İşlerde Temerrüt Faiz))

I.YIL : … TL (taahhüt tutarının 1/3’ü)

…/ …/ … tarihinde … TL.
…/ …/ … tarihinde … TL.
…/ …/ … tarihinde … TL.
…/ …/ … tarihinde … TL.
…/ …/ … tarihinde … TL.
…/ …/ … tarihinde … TL.

II. YIL : … TL (taahhüt tutarının 2/3’ü)

…/ …/ … tarihinde … TL.
…/ …/ … tarihinde … TL.
…/ …/ … tarihinde … TL.
…/ …/ … tarihinde … TL.
…/ …/ … tarihinde … TL.
…/ …/ … tarihinde … TL.

2-) 5941 sayılı Çek Kanunu’nun;

“Etkin Pişmanlık ve Yasak Kararının Kaldırılması” başlıklı 6. maddesinde;

“(1) Karşılıksız kalan çek bedelini, üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihine göre kanuni ibraz tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı Kanuna göre ticari işlerde temerrüt faiz oranı üzerinden hesaplanacak faizi ile birlikte tamamen ödeyen kişi hakkında;

a) Soruşturma aşamasında Cumhuriyet savcısı tarafından kovuşturmaya yer olmadığına,

b) Kovuşturma aşamasında mahkeme tarafından davanın düşmesine,

c) Mahkûmiyet hükmünün kesinleşmesinden sonra mahkeme tarafından hükmün bütün sonuçlarıyla ortadan kaldırılmasına,

karar verilir.

(2) Şikayetten vazgeçme halinde de birinci fıkra hükmü uygulanır.

(3) Kişi, mahkûm olduğu adli para cezası tamamen infaz edildikten veya bu cezayı ödemediği için hakkında hapis uygulanıp serbest bırakıldıktan itibaren üç yıl ve her halde yasağın konulduğu tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, hükmü veren mahkemeden çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağının kaldırılmasını isteyebilir; mahkemenin vereceği karara itiraz edebilir. Çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağının kaldırılmasına ilişkin karar kesinleştiğinde, yasağın kaldırıldığı, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasına 5 inci maddenin sekizinci fıkrasındaki usullere göre bildirilir ve ilan olunur.” ,

“Geçiş Hükümleri” başlıklı geçici 2. maddesinde;

“(1) 3167 sayılı Kanunun 16 ncı maddesinde tanımlanan suçtan dolayı, 1/11/2009 tarihi itibarıyla, haklarında soruşturma veya kovuşturma başlatılmış ya da kesinleşmiş bir hükümle mahkûm olan kişilerin;

a) Şikayetçi ile belirledikleri miktarın belirli vadelerde ödenmesi hususunda anlaşmaya varmaları ve anlaşmanın bir nüshasının şikayetçi veya yasal temsilcisi tarafından Cumhuriyet başsavcılığına veya mahkemeye verilmesi halinde, anlaşmada öngörülen süre kadar soruşturma veya kovuşturmanın durmasına, hükmün infazının ertelenmesine veya durdurulmasına karar verilir. Anlaşmaya varılmış olması, şikayetçi bakımından şikayetin geri alınması sonucunu doğurmaz.

b) Bu Kanunun 6 ncı maddesi hükmüne göre ödenmesi gereken miktarı belirli vadelerde ödeyeceğini taahhüt etmesi ve taahhütnamenin, kendisi veya yasal temsilcisi tarafından Cumhuriyet başsavcılığına veya mahkemeye verilmesi halinde, anlaşma aranmaksızın, taahhütnamede belirtilen süre kadar, soruşturma veya kovuşturmanın durmasına, hükmün infazının ertelenmesine veya durdurulmasına karar verilir. Bu durumda, ödeme süresi, taahhütnamenin yapıldığı tarihten itibaren iki yılı geçemez. Taahhütnamede yer alacak birinci yıl taksidi, borcun üçte birinden az olamaz. Taahhütnamenin bir örneği alacaklıya gönderilir.

(2) Birinci fıkrada yazılı anlaşma veya taahhütnamenin en geç 1/4/2010 tarihine kadar düzenlenmiş ve mercilerine verilmiş olması şarttır. Birinci fıkranın (b) bendinden yararlanan kişi, taahhütnamede belirttiği süre içinde şikayetçi ile anlaşmaya varması ve bu anlaşmanın bir nüshasının şikayetçi veya yasal temsilcisi tarafından mercilerine verilmiş olması halinde, aynı fıkranın (a) bendi hükmünden yararlanır.

(3) Soruşturma veya kovuşturmanın durması halinde dava zamanaşımı; hükmün infazının ertelenmesi veya durdurulması halinde ise ceza zamanaşımı işlemez.

(4) Anlaşmanın gereği gibi ifa edilmiş veya bu Kanunun 6 ncı maddesi hükmüne göre ödenmesi gereken miktarın ödenmiş olması halinde; kovuşturmaya yer olmadığına, davanın düşmesine veya hükmün bütün sonuçlarıyla ortadan kaldırılmasına karar verilir.

(5) Şikayetçinin başvurusu üzerine, anlaşma veya taahhüde uyulmadığının tespiti halinde, soruşturmaya, kovuşturmaya veya hükmün infazına devam edilir.

(6) Soruşturma veya kovuşturması durdurulan ya da hükmün infazı ertelenen veya durdurulan kişi hakkında Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 109 uncu maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendinde yer alan adli kontrol tedbirine karar verilebilir.”

düzenlemeleri yer almaktadır.

3-) Sanık, 5941 sayılı Çek Kanunu ile getirilen düzenleme gereğince, kanundan doğan hakkını kullanmış ve yukarıda sunduğumuz ödeme planı doğrultusunda dava konusu çek bedelini, işleyecek olan ticari işlerde temerrüt faiz oranı ile birlikte ödemeyi kabul ve taahhüt etmiştir. Ancak, …/ …/ … tarihinde Mahkemenize verilen taahhütnamede yer alan ödeme planına göre, …/ …/ … tarihinde ödenmesi gereken … sayılı taksit, taahhütname ile kararlaştırılan tarihte ödenmemiştir.

HUKUKİ SEBEPLER : 5941 S. K. m. 6, Geç. m. 2 ve ilgili mevzuat.

HUKUKİ DELİLLER : …/ …/ … tarihli Taahhütname ve diğer deliller.

SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda açıkladığımız nedenlerle sanık hakkında başlatılan kovuşturmaya devam edilmesine karar verilmesini, müvekkilimiz adına saygıyla talep ederiz. …/ …/ …


Müşteki Vekili
Av.

Teşekkürler...
Old 15-04-2011, 11:05   #7
cmuk

 
Varsayılan

Sevgili meslektaşlarım bizim olayda da sanık taahhütte bulunarak 1/3 ünü 22.03.2011 kalanını 22.03.2012 ye kadar ödemeyi taahhüt etmiş, mahkeme de durdurma kararı vermiştir. Sanık 22.03.2011 de ilk taksidi ödemedi biz de mahkemeye durumu bildirerek infaza devam edilmesi talebinde bulunduk. Verilen ek kararda taahhüdün 2 yıllığına verildiğini 22.03.2012 yılına kadar beklenmesi gerektiğinden bahisle talebimiz reddedildi. Yasaya göre ilk taksit ödenmeyince ceza çıkması gerekmiyor mu? İlla 2 yıl beklemek mi gerekiyor?Teşekkürler.
Old 15-04-2011, 11:18   #8
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan cmuk
Sevgili meslektaşlarım bizim olayda da sanık taahhütte bulunarak 1/3 ünü 22.03.2011 kalanını 22.03.2012 ye kadar ödemeyi taahhüt etmiş, mahkeme de durdurma kararı vermiştir. Sanık 22.03.2011 de ilk taksidi ödemedi biz de mahkemeye durumu bildirerek infaza devam edilmesi talebinde bulunduk. Verilen ek kararda taahhüdün 2 yıllığına verildiğini 22.03.2012 yılına kadar beklenmesi gerektiğinden bahisle talebimiz reddedildi. Yasaya göre ilk taksit ödenmeyince ceza çıkması gerekmiyor mu? İlla 2 yıl beklemek mi gerekiyor?Teşekkürler.

Alıntı:
Taahhütnamede yer alacak birinci yıl taksidi, borcun üçte birinden az olamaz

Bu fıkra çok açık değil mi? Yani 60.000 Tl olan borç toplamının, en az 20.000 TL'sinin ilk ödeme taahhüdünde ödenmesi gerekecek. 19.000 TL yatırılırsa, taahhüdü ihlal etmiş olacaktır.

Alıntı:
taahhütnamede belirtilen süre kadar,

Ama her nedense bazı mahkemeler alıntısını yaptığım bölümü 2 yıl olarak algılamaktadır.

Özetle, hala Yargıtay ve mahkemeler fiilen çekten dolayı ceza vermemekte direnmektedir.
Old 15-04-2011, 14:53   #9
cmuk

 
Varsayılan

Evet suat bey galiba en iyisi ağır ceza mahkemesine itiraz etmek bakalım onların yorumu ne olacak?
Old 15-04-2011, 15:15   #10
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin
Bu fıkra çok açık değil mi? Yani 60.000 Tl olan borç toplamının, en az 20 TL'sinin ilk ödeme taahhüdünde ödenmesi gerekecek. 19.000 TL yatırılırsa, taahhüdü ihlal etmiş olacaktır.



Ama her nedense bazı mahkemeler alıntısını yaptığım bölümü 2 yıl olarak algılamaktadır.

Özetle, hala Yargıtay ve mahkemeler fiilen çekten dolayı ceza vermemekte direnmektedir.

Üstadım, ben bu algıya ciddi ciddi sinir olmaya başladım. Yargısal yorum kurallarına aykırı hareket ediliyor. Size katılıyorum.

Ekte hem infaza devam dilekçesi örneği ve hem de istemin reddi üzerine verilen karar üzerine yazdığım itiraz dilekçesini paylaşmak istedim. Umarım yararlı olur. Saygılarımla.

Alıntı:

İNFAZA DEVAM DİLEKÇESİ:
ŞİŞLİ 1.ASLİYE CEZA MAHKEMESİ HÂKİMLİĞİNE


DOSYA NO :
KARAR NO :
KATILAN :
VEKİLİ :
SANIK :
SUÇ : Karşılıksız Çek Keşide Etmek.
KONU : Taahhütten kaynaklanan yükümlülüğünü yerine getirmeyen sanığın cezasının infazına devam olunması istemli dilekçemizdir.
AÇIKLAMALAR :
1. Sanık hakkında Sayın Mahkeme’nin 14/05/2008 tarihli hükmü ile karşılıksız çek keşide etmek suçundan mahkûmiyet kararı verilmiştir. Sanık hükmün infazı aşamasında verdiği dilekçe ile 5941 sayılı yasa kapsamında taahhütte bulunarak infazın durdurulmasını talep etmiş ve anılan hükmün infazı mahkemece 19/03/2010 tarihli Ek Karar ile durdurulmuştur.
2. Sanık, taahhüt dilekçesinde çek bedeline ilişkin ödemeyi 18/03/2011 tarihinde yapacağını taahhüt ettiği halde, taahhüdüne uymamış ve tarafımıza hiçbir ödemede bulunmamıştır. 5941 sayılı yasanın geçici 2. maddesinin beşinci fıkrasında taahhüdün ihlali halinde, kovuşturma ve/veya infaza kaldığı yerden devam edileceği öngörülmüştür.
Bu durum kapsamında başvurumuz üzerine;
İSTEM VE SONUÇ : Sanığın cezasının infazına 5941 sayılı yasa çerçevesinde devam olunmak gerektiğinden, Sayın Mahkemeden bu yönde karar ittihazını arz ve talep ederim.

Katılan Vekili
Av.

Alıntı:

İTİRAZ DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ:

EYÜP 6.ASLİYE CEZA MAHKEMESİNE
ESAS NO :
KATILAN :
VEKİLİ :
SANIK :
KONU : Mahkemenin 21/03/2011 tarihli Ek Kararına itiraz dilekçemizdir.
AÇIKLAMALAR :
1. Sanık hakkında karşılıksız çek keşide etmekten açılan kamu davası sırasında sanık, 5941 sayılı yasanın geçici 2. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca ödeme taahhüdünü içerir dilekçe vermiş ve mahkemece yargılamanın durdurulmasına karar verilmiştir.
Sanık 26/03/2010 tarihli taahhüt dilekçesinde çek bedelinin 1/3’ünü taahhüt tarihinden itibaren ilk 1 yıl içinde (en geç 25/03/2011 tarihinde) ödeyeceğini beyan ve taahhüt etmiştir. Fakat, sanık tarafından taahhüt dilekçesinde belirtilen ödeme yapılmamıştır.
2. Bunun üzerine, mahkemeden yine 5941 sayılı yasanın geçici 2. maddesinin 5.fıkrası uyarınca, taahhüde uyulmadığı besbelli ve aşikar olduğu için, kovuşturmaya devam istemli dilekçe verilmiştir. Mahkemece bu istemimizin, sanığın taahhüt ettiği son ödeme tarihi olan 25/03/2012 tarihinde kadar durdurulduğundan bahisle reddine karar verildiği görülmektedir.
Mahkemenin ek kararı kanuna ve yorum ilkelerine açık aykırılık taşımaktadır. Yargısal yorum yetkisinin sınırları, yasa maddesinin lafız ve ruhunun çizdiği çerçevenin dışında, “başka bir şeyin” uygulanması biçiminde tezahür edemez. Bu zorunluluk ve ödev, bariz surette ihlal edilmiştir.
3. 5941 sayılı yasanın, isteme konu geçici 2. maddesinin 5. fıkrasında “Şikâyetçinin başvurusu üzerine, anlaşma veya taahhüde uyulmadığının tespiti hâlinde, soruşturmaya, kovuşturmaya veya hükmün infazına devam edilir.” hükmü yer almaktadır. Yine söz konusu taahhüdün ne olduğunun 1/b fıkrasında “Bu Kanunun 6’ncı maddesi hükmüne göre ödenmesi gereken miktarı belirli vadelerde ödeyeceğini taahhüt etmesi……” şeklinde tanımlandığı görülmektedir.
Şimdi bu yasal durum ve tanım karşısında, sanığın 25/03/2011 tarihli ödeme taahhüdünü yerine getirmediği gözetildiğinde, bu durumun yasanın aradığı anlamda “taahhüde uyulmadığının tesbiti” cümlesinden değerlendirilmesi gerektiğinde şüphe ve duraksamaya yer yoktur.

Taahhüdün ne olduğu, uyulmamasının ne olduğu ve sonuçlarının yasada nasıl düzenlendiği bu şekilde ortaya konulduktan sonra; Mahkemece ek kararda hatalı olarak, adeta 5. fıkrada sanığın son ödeme taahhüdüne uymaması halinde kovuşturmaya veya infaza devam edilir hükmü varmışçasına, yargılamaya devam olunması şeklindeki istemin reddinde isabet yoktur. Yasada açıkça gözetilmemiş bir husus ve unsur, yasaya rağmen oluşturularak, katılan yurttaşın yasanın tanıdığı açık bir yetkisinin özüne dokunulması hukuka aykırıdır.
4. Yine mahkemenin kararının yasaya aykırılığının bir göstergesi de şudur: söz konusu ek karar yasanın konuluş amacına (ratio legis) aykırıdır. Yasa, soruşturmaya, kovuşturmaya veya infaza devam için taahhüt tarihlerini gözetmemiş olsa idi, artık hiçbir anlam ifade etmeyecek olan bu ara taahhütleri hiç vaz’ etmez ve geçici 2. maddenin 2/b fıkrasında tanıdığı imkanı, yasada şu an olduğu biçimde değil doğrudan 2. yılın sonuna bırakırdı. Yasa maddeleri ve tanımları karşısında tek geçerli ve “yasaya uygun” yorum ve uygulama bu iken, pozitif hukuk metinlerinin yorum ve tatbikinde açık hataya düşülerek tesisi edilen Ek Kararın itirazımız vechile düzeltilmesini veya kaldırılmasına karar verilmesini talep etmek zarureti hasıl olmuştur.
İSTEM VE SONUÇ : İzah olunan nedenlerle;
1. Mahkemece tesis edilen 21/03/2011 tarihli ek karara itirazımız yerinde görülerek kararın düzeltilmesi ve YARGILAMAYA DEVAM OLUNMASI,
2. İtiraz yerinde görülmezse; işbu itiraz dilekçesinin, itirazı kanunen incelemeye yetkili mercie gönderilmesini,
Vekaleten talep ederiz.
Katılan Vekili
Av.
Old 15-04-2011, 15:45   #11
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ömer Güntay
Üstadım, ben bu algıya ciddi ciddi sinir olmaya başladım. Yargısal yorum kurallarına aykırı hareket ediliyor. Size katılıyorum.

Ekte hem infaza devam dilekçesi örneği ve hem de istemin reddi üzerine verilen karar üzerine yazdığım itiraz dilekçesini paylaşmak istedim. Umarım yararlı olur. Saygılarımla.




Üstadım siz yeni yeni sinir olmaya başlamışsınız. Ben daha önce başka forumlara da yazdım. Çek, taahhüdü ihlal, ticareti terk gibi suçlarda Yargıtay resmen "ekonomik suç" bakış açısıyla sanıklara "nasıl yapsak da ceza vermesek" şeklinde kararlar vermektedir.

Çek olayında ise, (yasa değişikliğinden önce) uzun süre ceza verilmemesi yönünde yasa çıkması için lobiler devreye girdi. Ancak Bankacılık lobisi ağır bastı ve yasa son haliyle(ceza-i hükümler taşıyan)yasalaştı. Ancak anladığım kadarıyla orta yol bulunması için, yasanın dili, anlatımı ve tekniği eksik ve bozuk çıktı. Yukarıda tartıştığımız fıkralar açık olmasına rağmen, geriye kalan boşluk yine yargı eliyle dolduruluyor.

Burada ekonomik suç, çek mağdurları vs. edebiyatına girmeye çalışanlar olursa diye bir ekleme daha yapayım. Biz avukatız, kanunlardaki açık hükümlerin uygulanmasının sağlanmasını talep ederiz. Bu arada mevcut kanunlar eleştirilecekse de eleştirmeliyiz. Ama tekraren söylüyorum. Çok açık kanun hükmünü, hukuku zorlayarak başka şekilde yorumlayan yargı karşısında da durmalıyız.
Old 26-01-2012, 18:22   #12
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin
Üstadım siz yeni yeni sinir olmaya başlamışsınız. Ben daha önce başka forumlara da yazdım. Çek, taahhüdü ihlal, ticareti terk gibi suçlarda Yargıtay resmen "ekonomik suç" bakış açısıyla sanıklara "nasıl yapsak da ceza vermesek" şeklinde kararlar vermektedir.

Çek olayında ise, (yasa değişikliğinden önce) uzun süre ceza verilmemesi yönünde yasa çıkması için lobiler devreye girdi. Ancak Bankacılık lobisi ağır bastı ve yasa son haliyle(ceza-i hükümler taşıyan)yasalaştı. Ancak anladığım kadarıyla orta yol bulunması için, yasanın dili, anlatımı ve tekniği eksik ve bozuk çıktı. Yukarıda tartıştığımız fıkralar açık olmasına rağmen, geriye kalan boşluk yine yargı eliyle dolduruluyor.

.

Yine tutturmuşum.

Alıntı:
Evrensel hukuk kuralları gereği böyle bir uygulamanın olmaması gerektiğine işaret eden Babacan, şöyle konuştu:

Bunun zamanlaması önemliydi. 2009 yılında krizin en derin dünyayı etkilediği dönemde, bir düzenleme yaptık ve hapiste olanları dahi serbest bıraktık ki bir ödeme gayretine girsinler, tekrar işlerini toparlama için fırsat olsun diye. O yasal düzenlemeyi yaparken de bu hapis cezası zaman içerisinde kalkacak
http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/19777016.asp
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Yeni Çek Kanununa Göre Borçlunun Verdiği Taahhüdü İhlal,ne Yapılmalı? ncoban Meslektaşların Soruları 23 17-11-2011 15:41
5177 sayılı maden kanununa göre il encümeninin verdiği idari para cezasına itiraz angel82 Meslektaşların Soruları 7 29-07-2011 12:11
Taahhüdü İhlal Edip Ceza Olan Borçlunun İtirazı s.y.y. Meslektaşların Soruları 5 13-06-2010 22:07
Yeni Çek yasasına göre borçlunun taahhüdü avyesimcarikci Meslektaşların Soruları 1 23-02-2010 13:41
Yeni Medeni Kanununa Göre Ev Davası seymenim_1453@hotmail.com Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 2 10-09-2007 16:53


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06169701 saniyede 13 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.