Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Hukuk Sohbetleri Hukuki yorumlar, görüşler ve tartışmalar.. Soru niteliği taşımayan her türlü hukuki sohbet için.

Türkiye'de Yargı Bağımsızlığı

Yanıt
Old 10-02-2002, 14:07   #1
miro

 
Varsayılan Türkiye'de Yargı Bağımsızlığı

Türkiye'de yargı bağımsızlığının gelişmesi için hangi alanlarda düzenlemeye gidilmesi gerekiyor? Yargının işleyişinde karşılaşılan sorunlarda avukatlarında rolü varmıdır?Toplumdaki adalete olan güvenin gelişmesinde avukatlar yeterince hassas davranıyorlarmı?Hakim ve savcıların çalışma şartları hakkında ne düşünüyorsunuz?
Değerli meslektaşlarımın bu konulardaki düşüncelerini merak ediyorum.
Old 10-02-2002, 14:07   #2
Hakan

 
Varsayılan

Meslektaşınız değilim ama konuyla ilgili olmam yeter, umarım. Türkiye de hiçbir kurum birbirinden bağımsız değil ki.Ancak, vahim olan yargı bağımlılığı. siyasete bağımlılık yargıyı işlemez hale getirmiş.Savcı- hakim kimmiş takan yok.Avukatlar inanılırlığını yitirmiş, hukuk hayatın kendisi olmaktan çıkıp, guguk kuşu gibi zamanı gelince hatırlanmaya başlamış. Bu gidişe dur demesi gerekenler yüksek dereceli hakim ve savcılar. Yapılacak ilk iş idari(bugün yürütme iki oyla da olsa hsyk de etkili) ve mali özerkliği sağlamak gerisi aşama aşama gelecektir.Avukatlar, hukuku kullanıyorlar,avukatların çok azı için hukuk bir idealdir diye düşünüyorum izin verirseniz.Hakim ve savcılar karınca gibi çalışıyorlar ama bunu taktir eden insanların sayısın da da problem var.
Meslektaşınız değilim ama bir hukukseverim. Yarınlar hukukçular için bugünden daha iyi olsun dileklerimle. Saygılar...
Old 10-02-2002, 14:08   #3
Erdener

 
Varsayılan

Türkiye'de yargı bağımsızlığını engelleyen ciddi sorunlar vardır. Bu sorunların çözülmesi yargı bağımsızlığını tamamen sağlamasa bile belli bir olgunluğa ulaştırabilecektir. Yargı bağımsızlığının sağlanması için öncelikle,
a)Adalet Bakanlığı'nın bütçeden aldığı pay gerektiği kadar yükseltilmelidir. Çünkü yetersiz bütçe ile yapılan ev barakadan öteye gidemeyecektir. Hedeflenen bir saray olsa bile. Bütçeden ayrılan payın yükseltilmesi en önemli ve birinci şarttır. Bütçeden ayrılacak gerekli pay ile, -Yeteri kadar hakim ve savcı ile adliye personeli kadrosu tahsisi ve çalışanların ücretlerinin yükseltilmesi,- fiziki çalışma koşullarının sağlanması, teknolojik yeniliklerden istifade edilmesi gibi bir çok unsur sayılabilecektir.
b)Yüksek Hakimler ve Savcılar Kurulunun özerkleştirilmesi ve siyasi etkilerden uzak hale getirilmesi,
c)Hakimler ve savcılarle adliye personelinin denetiminin etkinleştirilmesi
d)Adli kolluğun kurulması, belki bütçeden ayrılacak payın yükseltilmesinden sonra önem sırasına göre ikinci sıradadır. Bugün ülkemizde polis ve jandarma ön soruşturma makamı gibi çalışmaktadır. Kendilerini savcılardan bağımsız görebilmektedirler. Bu durum da savcıların soruşturmanın amiri olması ilkesini ihlal etmekte ve hazırlık tahkikatı sırasında araya giren sosyolojik, psikolojik ve siyasi etkenler nedeniyle kolluğun istediği kişiler yargılanmakta, istemediği yargılanmamakta gibi bir sonuç doğmaktadır. Ayrıca kolluk tarafından hazırlanan tahkikatlarda da ciddi suistimallere rastlanabilmekte, işkence, kanuna aykırı delil bulma gibi çok ciddi insan hakları ihlalleri görülebilmektedir. Delil toplamada profesyonel olmayan kolluk çok zaman suçun faili peşinde değil de suça fail yarakma amacıyla çalışmaktadır. Bu şekilde adliyeye intikal eden evraklar nedeniyle de sanıkların tutuklanmaması kolluğu ziyadesiyle üzmekte, kolluk da adliyeyi yıpratmak için propaganda faaliyetine girebilmektedir. Adli kolluğunun bulunmaması yargı bağımsızlığının çok ciddi bir yarasıdır. Adli kolluk kurulmadığı takdirde Türkiye'de daha çok kader mahkumundan bahsedilecek, daha çok aflar çıkacaktır. Yine birçok suçlu cezasını çekmeyecek elini kolunu sallaya sallaya dışarıda kanunsuzluğuna devam edecektir.
e)Memurin muhakematı yasası: Bu yasa yargı bağımsızlığına çok ciddi darbedir. Bu yasa nedeniyle kamu görevlileri (atanmış ya da seçilmiş hepsi dahildir.) aleyhine takibat izne tabidir. Yasayı açıp incelediğiniz zaman bütün kamu görevlilerinin izin neticesinde yargılanabileceği zehabı uyanmaktadır. Fakat bu uygulamada böyle değildir. Çünkü bir kamu görevlisi hakkıda dava açılmadan önce yasada tanımlanan kurumun lüzumu muhakeme kararı vermesi gerekecektir. Bu bir süreçtir. Eğer kurum lüzumu muhakeme kararı verirse bunun idari yargıda denetimi yapılacaktır. Bu da önemli bir süreçtir. Daha sonra dava açılacak yargılama yapılabilecektir ki, bu bir çok kamu görevlisinin işlediği suçun ZAMANAŞIMINA uğramasına neden olmaktadır. Ya da suçun işlenmesinden hüküm tarihine kadar çok uzun bir zaman geçtiği için ceza caydırıcılığını kaybetmektedir. Diğer yandan bu yasada rüşvet, zimmet, ihtilas gibi daha ağır cezaları müstelzim suçlar hariç bırakılmakla birlikte nedense, cumhuriyet savcıları tarafından suçun tavsifi yapılarak yasa dışında kaldığı gözetilmemektedir. Bu suçlar için de izin beklenmektedir.
f)Cumhuriyet Savcılarının hem yasal, hem fiziki açıdan techiz edilmemeleri,
gibi daha bir çok neden sayılabilecektir.
YARGININ İŞLEYİŞİNDE KARŞILAŞILAN SORUNLARDA AVUKATLARIN PAYI VAR MIDIR?
Bu sorunun yanıtına bence olumlu olmalıdır. Bu gün yargı ağır aksak işliyorsa bu avukatların katkılarıyla olmaktadır.
ADALETE GÜVENİN GELİŞMESİNDE AVUKATLARIN HASSASİYETİ:
Toplumda adalete olan güvenin mevcudiyetine en çok ihtiyacı olan kesim avukatlardır. Şöyle ki,
toplumla doğrudan yüzyüze olan kesim avukatlardır. Hakimlik ve savcılık mesleğinin bugünkü yapısında hakim ve savcılar toplumdan ıraktır. Toplumla yüzyüze olan kesim avukatlardır. Bu yüzden de adalete güvenin tesisi hususunda en fazla avukatların çaba sarfettiği kanısındayım.
Old 10-02-2002, 14:08   #4
Hukuksever

 
Varsayılan

Türkiye'nin bugün üzerinde durması gereken en önemli konu yargının bağımsızlığıdır.Eğer kendimize " hukuk devleti " diyorsak o zaman yargının bağımsızlığı meselesinde tartışmaların oluşmasına dahi imkan verilmemelidir.Devletin en önemli vazifesi adaleti, en etkin,en yaygın ve en hızlı bir şekilde tesis etmektir.Bundan öteye başka bir amaç doğrultusunda ter dökmek gibi bir lüksün(!) olmaması gerekir.Bu tesis edilemediği takdirde kendi kafalarına göre adaleti tesis etmek isteyecek kişi yada kişi teşekkülleri devletin oluşturduğu boşluğu dolduracaklardır.Günümüzde ise bunun örnekleri artmaya başlamıştır.Şu da bir gerçektir ki,Devlet mekanizması içinde dahi olsa Yargıyı, Devleti temsil edenlerden dolayısı ile dışa yansıyan Devletten dahi korumak,kollamak gerek.Buna engel olamazsanız yargının bağımsızlığından bahsedemezsiniz..Kısaca bağımsız bir yargı için yapılması gereken çok ve büyük işler vardır.Bunları savunmak bile zor görünmektedir ve sağlam bir irade ister.Bunun için gerekli çareleri şu şekilde sıralamk yerinde olur kanaatindeyim:
1-Öncelikle herkesin üzerinde ittifakla durduğu HSYK daki yürtmenin içinde siyasi bir kimlikle duran Adalet Bakanı'nı ve onun etkisinden çıkamayacağı Müsteşarını bu kuruldaki işlevine son vermek gerekir...

2-Adalete bütçeden pay ayrılmasına ya da bu payın daha da artırılmasına ben şahsen karşıyım.Aslında Tüm hakim ve savcıların ve diğer yardımcı personelin maaşlarının oluşturlacak bir fondan sağlanması gerekir.Bu fon ise mahkemelerdeki harçlardan oluşturulmalıdır.Alıncak harçlar yine dava konusunun şartlarına göre değişkenlik göstermeli,fakirlik dengesi gözetilmelidir.Bu fondaki parala sadece yukarıda saydığım personele ve gereklerine ait olacağından onlara halihazırdaki durumdan etkilenilmeyecek daha da önemlisi onları " cüzdanları ile vicdanları arsında bırakmayacak" derecede yüksek olmalıdır.Özlük haklarında iyileştirmaler getirilmelidir.

3-Hakim ve savcılara sağlıkları ve tecrübeleri elverdiği ölçüde istedğkleri yaşa kadar çalışma imkanı sağlanmalıdır.

4-DGM ler kaldırılmalı yerine ihtisas mahkemeleri kurulmalıdır.Böylece kendi içinde çelişen bir isme sahip olan bu mahkemelerin kaldılmaları ile "Hukuk Devleti" ne giden yolda aşama sağlanacaktır.Bu terör suçlarının cezalandılmasında Devleti güçsüz bırakmak değil bilakis Devleti haklı davasında daha önemli bir yere getirmektir.Bu konuda AİHM kararları ve ödediğimiz tazminatlar gözönünde tutulduğunda daha iyi anlaşılacaktır.

5-Her ne olursa olsun Yargı denetimine tabi olmayan bir hukuki düzenleme yada idari işlem veya eylemlerin varlığı düşünülemez.Bunun öünündeki engeller kaldırılmalı(başta Geçici 15.m,AY),gerekli düzenlemeler yapılmalıdır.

6-Savcıların oynadıkları rol daha etkin bir hale getirilmelidir.Savcı gerektiğinde bir dedektif gibi gece gündüz çalışabilmeli mevzuatlara paralel bir şekilde delil toplayabilmeli,inceleme yapabilmeli,hazırlık soruşturmasını böylece en etkin bir şekilde tekemmül ettirebilmelidir.Bu,hakilerin işini de kolaylaştıracaktır.Çünkü dosyadan ve mahkeme esnasında tam bir kanıya varamayan hakimler, bilirkişilerle yada başka yöntemlerle bir sonuca varmak istediklerinden davalar uzayıp gitmaktedir.Unutmayalım ki,geciken adalet adalet değildir.

7-Savcılara bu imkanların tanınması polise de yarayacaktır.Çünkü polisin de daha çok başvurduğu yöntem ifade almaktır.İfade,istenildiği gibi alınamadığı zaman çoğu zaman TV ekranlarında haber konusu olan işkence iddiaları ortaya çıkmaktadır.Ciddi bir sorundur.Hazırlık soruşturması tam olarak yerine getirildiğinde ifadelerle yaterli kalınmak zorunluluğu da ortadan kalkacaktır.Böylece bir takım spekilasyonlar da ortadan kalkacak güvenilirliğini yitirecektir.Devlet prestij kazanacaktır.

Daha çok şey var sevgili meslektaşlarım ama şimdilik bu kadar yeter...İşlerinizde kolay gelsin diyor,herkesi Yargıya sahip çıkmaya yapılan hukuksuzlara kayıtsız kalmamaya davet ediyorum...Çünkü hukuk herkese lazımdır...
Old 10-02-2002, 14:09   #5
Hilmi

 
Varsayılan

Kısmen yargı bağımsızlığı olduğunu düşünüyorum...Çünkü genel olan inanç yargıyı bağımsız yapıyor.Yasama ve yürütme organları ellerinden gelse yargılama görevini de yapacaklar...Adalet bakanı ve müsteşarının HSYK üyesi olması bunun bir kanıtı değilmi?DGM savcısı Talat Şalk'ın yaşadıkları zaten ortada...! Trilyonluk davalara bakan hakimlerin milyonluk maaş almaları ayrı bir mesele bence...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
yargı bağımsızlığı bahriye Anayasa ve İdare Hukuku Çalışma Grubu 7 27-04-2009 08:28
Yargı Bağımsızlığı Huzeyfe Hukuk Sohbetleri 4 12-07-2006 14:54
Yargı bağımsızlığı- Yorumsuz Av. Hulusi Metin Hukuk Sohbetleri 3 25-04-2006 04:27
Yabancı Gözü İle Türk Yargısı Ve Yargı Bağımsızlığı Gemici Hukuk Sohbetleri 0 28-01-2006 17:48


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03948998 saniyede 13 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.