Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Kiracının ödemediği aidat bocu

Yanıt
Old 02-04-2009, 15:17   #1
Av.S.S

 
Önemli Kiracının ödemediği aidat bocu

Sn meslektaşlarım herkese bol kazançlı bir gün diliyorum
Kiracının ödemediği aidat borcundan evsahibinin sorumlu olduğunu ispatlamam için yargıtay kararlarına ihtiyacım var,elinde bulunan arkadaşlar buraya eklerse sevinirim.
Old 02-04-2009, 15:30   #2
Av.Mehmet_Ali

 
Varsayılan

Kiracının aidatları ödemediği durumlarda, yönetim mal ev sahibini bulur ve ödenmeyen aidatları ondan ister. Nedenine gelince, kat maliki, gider ve avans borcu ile gecikme tazminatından, kiracı ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutuluyor (Md.22). Ancak Yargıtay'ın kararlarına göre, aylık yüzde 10'luk gecikme tazminatının ev sahibinden istenebilmesi için, ev sahibine; kiracısı tarafından aidatların ödenmediğine dair bir tebligat yapılması gerekir.


Kat Mülkiyeti kanunu
ORTAK GİDERLERİN TEMİNATI:

Madde 22 - (Değişik fıkra: 13/04/1983 -2814/10 md.) Kat malikinin, 20 nci madde uyarınca payına düşecek gider ve avans borcundan ve gecikme tazminatından, bağımsız bölümlerin birinde kira akdine, oturma (sükna) hakkına veya başka bir sebebe dayanarak devamlı bir şekilde faydalananlar da müştereken ve müteselsilen sorumludur. Ancak, kiracının sorumluluğu ödemekle yükümlü olduğu kira, miktarı ile sınırlı olup, yaptığı ödeme kira borcundan düşülür.
Kat malikinin borcu bu yolla da alınamazsa, mahkemece tesbit edilen borcunu ödemiyen kat malikinin bağımsız bölümü üzerine, varsa yöneticinin yoksa kat maliklerinden birinin yazılı istemiyle bu borç tutarı için, diğer kat malikleri lehine kanuni ipotek hakkı tescil edilir. Medeni Kanunun 807 nci maddesinin son fıkrası hükmü burada da uygulanır.

(Değişik fıkra: 13/04/1983 - 2814/10 md.) Kat maliklerinin, gider borcunu ödemeyen kat maliki veya diğer sorumlulardan olan alacakları önceliklidir.


Old 07-04-2009, 14:20   #3
Av.S.S

 
Varsayılan

Sn meslektaşım teşekkür ederim.Ama bana yargıtay kararı gerekiyor.Saygılar.
Old 07-04-2009, 14:29   #4
Arif Aydın

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
18.Hukuk Dairesi

Esas: 2004/10518
Karar: 2005/2241
Karar Tarihi: 15.03.2005

ÖZET : Kat malikinin payına düşen gider ve avans borcundan ve gecikme tazminatından onun bağımsız bölümünde kira sözleşmesine dayanarak oturan kiracı da o kat maliki ile birlikte müteselsilen sorumlu ise de, kiracının sorumluluğu kat malikine ödemekle yükümlü olduğu kira miktarı ile sınırlı olup, bağımsız bölümde bu sıfatla oturduğu sürece geçerlidir. Kiracı, anataşınmazdaki bağımsız bölümü boşalttıktan sonra, artık bu yerden yararlanma hakkı, dolayısıyla kiracı sıfatı sona erdiğinden, oturduğu döneme ilişkin olsa bile ortak gider borcundan -Kat Mülkiyeti Yasası hükümlerine göre- sorumlu tutulamaz.

(634 S. K. m. 20, 22)

Dava : Dava dilekçesinde itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Karar: Davacı vekili dava dilekçesinde, davalının bağımsız bölümde kiracı olarak oturduğu aylara ilişkin yönetim giderini ödemeden siteden ayrıldığını ileri sürerek, bu alacağın tahsili için hakkında yapılan icra takibine karşı ileri sürdüğü itirazın iptalini istemiş; mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.

Dosyada toplanan bilgi ve belgelerden, davanın konusunu oluşturan İcra takibinin yapıldığı 29.08.2002 tarihi itibariyle davalının, kiracı sıfatıyla oturduğu bağımsız bölümü boşaltıp anataşınmazla ilişiğini kestiği, böylece kat maliki ile arasındaki kira bağıtının fiilen sona ermiş bulunduğu anlaşılmaktadır.

Kat Mülkiyeti Yasası'nın 22. maddesi hükmüne göre, kat malikinin 20. madde uyarınca payına düşen gider ve avans borcundan ve gecikme tazminatından onun bağımsız bölümünde kira bağıtına dayanarak oturan kiracı da o kat maliki ile birlikte müteselsilen sorumlu ise de, kiracının sorumluluğu kat malikine ödemekle yükümlü olduğu kira miktarı ile sınırlı olup, bağımsız bölümde bu sıfatla oturduğu sürece geçerlidir. Kiracı, anataşınmazdaki bağımsız bölümü boşalttıktan sonra, artık bu yerden yararlanma hakkı, dolayısıyla kiracı sıfatı sona erdiğinden, oturduğu döneme ilişkin olsa bile ortak gider borcundan -Kat Mülkiyeti Yasası hükümlerine göre- sorumlu tutulamaz. Çünkü kiracı, bağımsız bölümü boşaltarak kat malikiyle arasındaki kira bağıtını sona erdirmiş bulunmakla artık ona ödemekle yükümlü olduğu kira parasından da söz edilemeyeceğinden, icra takibine ve davaya konu edilen ortak gideri ödemesi durumunda, bunu kira parasından düşemeyecektir.

Sonuç olarak; davalının, kiracı sıfatıyla oturduğu bağımsız bölümü, hakkında yapılan İcra takibinden önce boşaltıp buradan ilişiğini kestiği anlaşılmakla, yukarıda değinilen Kat Mülkiyeti Yasası hükümleri çerçevesinde açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü yolunda hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

Sonuç: Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.03.2005 gününde oybirliği ile karar verildi.




Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
Old 07-04-2009, 14:33   #5
Arif Aydın

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
18.Hukuk Dairesi

Esas: 2002/3802
Karar: 2002/4321
Karar Tarihi: 16.04.2002

ÖZET: Kiracının, kişisel olarak yararlandığından çok aidat ödeme iddiası, ancak şartları varsa kiracı tarafından aralarındaki sözleşmeye dayanılarak malike karşı dava veya takip yoluyla ileri sürülebilir. Bilirkişi raporunda, davacının sorumlu olduğu ortak gider ve avans borcunun saptanmasında yeterli olmayan bu rapora göre kurulan hüküm yerinde görülmemiştir. Mahkemece yapılacak iş, davaya konu dönemle ilgili işletme projesi ve varsa kat malikleri kurulu kararlarına göre davacı payına isabet eden aidat miktarının ne olduğunun, ayrıca işletme defteri ve diğer belgelere göre de aynı dönemde, davacının ödenmeyen aidat borcu olup olmadığının, varsa miktarının saptanması bakımından yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılıp, alınacak raporun uygunluğu da denetlenerek hasıl olacak sonuca göre bir karar vermek olmalıdır.



(634 S. K. m. 20, 22, 37) (2004 S. K. m. 72)

Dava dilekçesinde menfi tesbit istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Dava, davalı yönetici tarafından davacı hakkında yapılan ve süresinde itiraz edilmediğinden kesinleşen icra takibine konu olan ortak gider ve avans borcunun bulunmadığının tesbiti istemine ilişkindir.

Davaya dayanak teşkil eden Bursa 8. İcra Müdürlüğünün 1999/2957 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinden, bu davanın davacısı Beyhan Ç. hakkında, kiracısı olduğu bağımsız bölümün 1998 yılı Eylül, Ekim, Kasım ve Aralık aylarına ait (aylık 8.000.000 TL) 1999 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan ve Mayıs aylarına ait (aylık 25.000.000 TL) aidat borcunun ödenmeyen 149.000.000 TL´si ile aylık %10 gecikme tazminatının tahsili için icra takibinde bulunulduğu ve ödeme emrinin borçlu-davacı Beyhan´a 8.5.1999 tarihinde tebliğ olunmasına rağmen süresi içinde itiraz edilmemesi nedeniyle takibin kesinleştiği anlaşılmıştır.

Ana gayrimenkulün yönetimiyle ilgili tüm defter, belge ve kayıtlar üzerinde yaptırtılan inceleme sonucunda düzenlenen bilirkişi raporunda, (işletme projesi gözetilmeden) icra takibine konu edilen dönemde fiilen gerçekleşen harcamalar üzerinden davacının payı hesaplanmış ve buna göre davacının kısmen haklı olduğu sonucuna varılmış, mahkemece de, rapordaki bu saptama yerinde bulunarak davanın kısmen kabulü yolunda hüküm kurulmuştur.

Kat Mülkiyeti Kanununun 20 nci maddesi hükmü uyarınca kat maliklerinden her biri, bu madde de sayılan hususlarla ilgili ortak gider ve avanstan payına isabet eden miktarı zamanında yönetime ödemekle yükümlü olduğu gibi, bu borcunu süresinde ödememesi halinde de gecikilen günler için, aylık %10 hesabıyla gecikme tazminatı ödemekle yükümlüdür. Anılan Yasanın 22 nci maddesi hükmüne göre de, kat malikinin payına düşecek gider ve avans borcundan ve gecikme tazminatından bağımsız bölümlerin birinde kira akdine dayanarak devamlı bir şekilde faydalananlar da müştereken ve müteselsilen sorumludur.

Kat maliki ve kiracının sorumlu olacağı ortak gider ve avans payı, yine aynı Yasanın 37 nci maddesi gereğince yönetici tarafından düzenlenen işletme projesi ya da bu hususta alınacak kat malikleri kurulu kararıyla belirlenir. İşletme projesi de, ana gayrimenkulün bir yıllık yönetiminde tahmini gelir ve giderleri esas alınarak yönetim planı hükümleri çerçevesinde, yönetim planında hüküm bulunmayan hallerde de yukarda sözü edilen Yasanın 20 nci maddesi hükmü uyarınca saptanır. Bağımsız bölümlerin arsa payları, büyüklükleri veya sair özellikleri dikkate alınarak her bir bağımsız bölüm yönünden belirlenecek gider ve avans payı (aidat), ister malik ister kiracı tarafından ödensin, bağımsız bölüme bağlı olarak oluşan ve sürekli şekilde her ay eksiksiz yönetime ödenmesi gereken bir borç olup, bağımsız bölümün satılarak el değiştirmesi ya da kiracının ayrılması halinde bu kişilerin kullandığı dönem için gerçekleşen harcamaların yönetimce saptanarak fazlalık varsa iadesi gerekmez. Aksine bir uygulama, o bağımsız bölüm için diğerlerinden daha düşük aidat alınması sonucunu doğurur ki bu da eşitliğe, hakkaniyete ve işin gereğine uygun düşmez. Kiracının, kişisel olarak yararlandığından çok aidat ödeme iddiası, ancak şartları varsa kiracı tarafından aralarındaki sözleşmeye dayanılarak malike karşı dava veya takip yoluyla ileri sürülebilir.

Bilirkişi raporunda, davacının sorumlu olduğu ortak gider ve avans borcunun saptanmasında yukarıda açıklanan esaslar gözetilmediğinden yeterli olmayan bu rapora göre kurulan hüküm yerinde görülmemiştir.

Mahkemece yapılacak iş, davaya konu dönemle ilgili işletme projesi ve varsa kat malikleri kurulu kararlarına göre yukarda açıklanan esaslar doğrultusunda davacı payına isabet eden aidat miktarının ne olduğunun, ayrıca işletme defteri ve diğer belgelere göre de aynı dönemde, davacının ödenmeyen aidat borcu olup olmadığının, varsa miktarının saptanması bakımından yeniden bilirkişi incelemesi yaptırtılıp, alınacak raporun uygunluğu da denetlenerek hasıl olacak sonuca göre bir karar vermek olmalıdır.

Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK’nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 16.04.2002 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)




Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
Old 07-04-2009, 14:37   #6
Av.S.S

 
Varsayılan

Teşekkür ederim Sn Arif Aydın.Bunlar işimi görür sanırım Saygılar.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Bir Önceki Kiracının suçu nedeniyle, sonraki kiracının dükkanının mühürlenmesi Av. Yasin Çağrı KARACA Hukuk Sohbetleri 3 13-12-2010 16:26
Kiracının aidat borcunun kiralayanca ödenmesi - Kiracıya Rücu Davasi - zamanaşimi Av.Özlem KALAY Meslektaşların Soruları 5 21-02-2007 15:32
koopratif aidatlarını ödemediği için temerrüde düşürülen üyeler kezzy Hukuk Soruları Arşivi 3 28-08-2006 14:30


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06186604 saniyede 13 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.