Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Süreli İpotek - Alacağı Talep Zamanı

Yanıt
Old 31-08-2007, 12:46   #1
advocat63

 
Varsayılan Süreli İpotek - Alacağı Talep Zamanı

Değerli meslektaşalrım ipotek akit tablosunda ipoteğin süreli olarak kurulduğu belirtilmişse ve bu süre dolmuşsa artık ipotek hükümsüz hale mi gelmiştir.Yani ipoteğin paraya çevrilmsi yolu ile takip yapamaz mıyız.? (....taşınmaz mehmet cafer adına kayıtlıyken bu kerre Mehmet cafer bizzat hareketle iş bu taşınmazın tamamını .......30.10.2006 tarihinde ödemek kaydıyla 1.dereceden faizsiz olarak....... 30.08.2007 tarihinde bitmek kaydıyla fekki bildirilinceye kadar süre ile........)
Old 04-09-2007, 13:21   #2
ahmetyılmaz

 
Varsayılan

Söz konusu tabloda ipotek belli bir süre sınırı ile sınırlandırıldığında süre bitiminde ipotek hükümsüz hale gelir.Ancak kendiliğinden ipoteğin kaldırılma işlemi yapılmaz diye biliyorum. Saygılar
Old 15-09-2007, 16:24   #3
hukukcu34

 
Varsayılan

İpoetek hiç bir şekilde hükümsüz hale gelmez.İpotek akit tablosunda beliritilen süre esasen hululü vadedir.Yani İpoetek alacaklısı belirtilen sürenin geçmesi ile veya anılan süre dolduktan sonra alacağını talep etme hakkına kavuşur,süreden önce alacağını isteyemez.İpoetek akit tablosundaki sürenin dolması sadece ipoetek alacaklısına alacağını talep etme veya ipoeteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapma hakkı tanır.Bunun dışında sürenin dolmasıyla ipoetek hükümsüz hale gelmez zira ipoetekte zamanaşımıda söz konusu değildir.
Old 15-09-2007, 17:23   #4
Av.Ergün Vardar

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan advocat63
tamamını .......30.10.2006 tarihinde ödemek kaydıyla 1.dereceden faizsiz olarak....... 30.08.2007 tarihinde bitmek kaydıyla fekki bildirilinceye kadar süre ile........)
Akit tablosunda yer alan bir yıllık süre, faiz ödenmeden geçecek zamanı ifade etmekte olup, bu dönemin geçmesinden sonra talep tarihine kadar ana para ve eklentilerinin ödenmesi halinde ipoteğin kaldırılmasına karar verilebilir.
Old 13-01-2008, 01:54   #5
Av.Fahri Sürücü

 
Varsayılan

Sayın Ahmet Yılmaz'ın görüşü ile
Sayın hukukcu34'ün görüşleri tamamen birbirine ters,

peki doğrusu nedir,
bu konuda bir netlik oluşturulmamış gibi duruyor,

sayın Vardar, hakem olun ve bu işi çözün isterseniz

saygılarımla...
Old 14-01-2008, 20:12   #6
ahmetyılmaz

 
Varsayılan

Ergün Vardar meslektaşımın demek istediklerini söylemek isterken sanırım bir anlam kargaşalığı oluşturdum...Saygılar
Old 15-01-2008, 15:09   #7
advocat63

 
Varsayılan

Özet: Taşınmaz rehni ancak terkinle (rehin hakkı sahibinin yazılı talebi ile) sona ereceğinden, ipoteğin belirli bir süre için kurulmuş olması halinde, bu sürenin sonunda ipoteğin kendiliğinden sona ermeyeceği Kamuya açıklık kuralı taşınmaz ipoteğinin sona ermesinde de hakim olduğundan; taşınmaz rehni (ipotek) terkin ile sona erer. (MK. 858) Tapu sicilinde bir tescil olduğu sürece, tescil edilmiş rehin hakkının mevcudiyeti karine olarak kabul edilir. (MK'nun madde 992/c-l) Rehin hakkı sahibinin yazılı terkin talebi ile (terkine rıza) terkin yapılır. Terkin için ayrıca hukuki bir sebep aranmaksızın rehin hakkı sahibinin tek başına muvafakati yeterlidir. İpotek hakkı sahibinin terkine muvafakat borcu olmasına rağmen, yazılı terkine muvafakat beyanında bulunmaktan kaçınırsa, taşınmaz maliki, mahkemeye başvurarak ipoteğin fekkine ilişkin alacağı ilamla tapu memurundan terkini talep edebileceği gibi İİK'nun 153. maddesi koşullarında da icra dairesinden terkin talebinde bulunabilir. (Alacaklı gaip, ikametgahı meçhul veya alacağını almıyorsa borçlu İİK' nun 153. maddesi gereği ipotek bedelini icra dairesine depo ederek, icra mahkemesinden takip koşulu aranmaksızın ipoteğin fekkini talep etmesi gibi). Rehinli alacaklının geçerli yazılı talebi üzerine yapılan terkin kurucu bir fonksiyon yerine getirir. Taşınmaz rehni gerek şekli, gerek maddi açıdan terkinle sona erer. (Prof, Dr. M. Kemal Oğuzman - Prof. Dr. Öner Seliçi - Prof. Dr. Şaibe Oktay - Özdemir Eşyaltu Kulu sf: 655). M.K rehinli taşınmazın tamamen yok olması halinde rehnin sicil dışı sona erdiğini kabul etmesi (MK'nun madde 858/f-l) ve MK. 858/2. fıkrası (kamulaştırma)'daki nedenler haricinde, ipoteğin, feragat, teminat altına alınan alacağın sona ermesi durumunda taşınmaz rehni doğrudan doğruya sona ermez. Tescil maddi değerini kaybetmiş olsa dahi, maddi durum sicil dışı değiştiğinden, tapu kütüğü gerçek duruma uymasa da, taşınmaz rehni sicildeki kayıt sürdüğü sürece "şekli bakımdan" tapu kütüğündeki hukuki varlığını sürdüreceğinden, terkin bu gibi halde de düzeltici bir görev olarak zorunludur. Her taşınmaz açısından ipotek yukarıda açıklanan özel durumlar dışında terkinle sona erer. Somut olayda, gözlendiği gibi; ipoteğin belirli bir süre için kurulmuş olması bu sürenin sonunda ipoteğin re'sen fekkini gerektirmeyeceğinden ve tapu kaydında müşteki ipotek alacaklısının ipoteği de halen tescilli olduğundan İİK' nun 134. maddesinde açıklanan ihalenin feshini isteyebilecek ilgililerden olduğu nazara alınarak icra mahkemesince şikayetin esasının incelenmesi gerekirken yazılı şekilde “ipotekte belirlenen süre”nin dolması nedeniyle ipoteğin ortadan kalktığından bahisle istemin reddi isabetsizdir. SONUÇ : Taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 21.04.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi. 12. HD. 21.4.2005 T. E:2005/4803 []
Old 15-01-2008, 17:35   #8
Av.Fahri Sürücü

 
Varsayılan

Kararlarda ipoteğin kendiliğinden kalkmayacağı, varlığını devam ettireceği, ipoteğin fekkedilinceye kadar ŞEKLEN geçerliliğini koruyacağı ifade edilmektedir.

Asıl cevabı gereken konu, ipoteğin süresinin dolması nedeniyle, ipotek borçlusunun FEK talep edip edemeyeceğidir.

Sorun hala çözülmüş görünmüyor.
Old 26-02-2008, 19:09   #9
tahsindemirtas

 
Varsayılan

Sayın Sürücü neden hala çözülemediğini düşündüğünüzü anlayamadım.Şöyle ki eğer süreli ipotek varsa ve süre bitmiş ve bu süre içinde takip yapılmadıysa alacaklı(rehin hakkı sahibi) beyanıyla başka birşeye gerek olmadan ipotek kalkacak eğer alacaklı bundan kaçınırsa borçlu(taşınmaz maliki) dava açıp fekkini isteyecek.
Old 22-03-2008, 00:25   #10
Av.Fahri Sürücü

 
Varsayılan

Sayın sailor1981 bir başka başlık altında konu incelenirken bu içtihatları sunmuş, konuya son noktayı koymuş,anlaşılan sürenin bitmesi ipoteği sona erdirmiyor, alacaklı taşınmazın satışını isteyebiliyor...

saygılarımla...



İpoteğin faizsiz (bila faiz) olarak kurulmuş olmasının, vade tarihine kadar alacaklının faiz istemesini önleyeceğini, fakat vadeden itibaren faiz istemesini önlemeyeceğini Bknz: 12. HD. 15.1.2004 T. 23019/231; 27.11.1986 T. 9481/13093

«İpotekli borcun, ipotek belgesinde öngörülen sürenin dolmasıyla muaccel olacağını, alacaklının bu tarihten itibaren gecikme faizi isteyebileceğini» Bknz: 12. HD. 2.3.1987 T. 7285/2858

Konunun tartışıldığı başlığın adresi aşağıda sunulmuştur,
tıklamanız yeterli...

http://www.turkhukuksitesi.com/showt...6&goto=newpost
Old 24-03-2008, 13:20   #11
veyselaybek

 
Varsayılan selam

akit tablosundaki sürenin dolması ipoteği sona erdirmez.süre faize ilişkindir.sürenin hitamında ipotek alacaklısı gayrimenkulün satışını talep edebilir
Old 11-11-2010, 00:31   #12
yalcinhukukbürosu

 
Varsayılan

Değerli arkadaşlar ipotek akit tablosunda süre belirlenmiş fakat süreden itibaren yaklasık 6 yıl gecmesine rağmen ipotek alacaklısı takibe geçmemisse gayrımemkul sahibi ipotegin fekkini ne şekilde ve nasıl saglayabilir.şimdiden teşekkürler
Old 11-11-2010, 11:56   #13
Av. Erduğrul Özbay

 
Varsayılan

Merhaba,
İİK m.153 uyarınca işlem yapılabilir. Saygılarımla,

İPOTEKLİ ALACAKTA ALACAKLININ GAİP BULUNMASI VEYA BORCU ALMAKTAN İMTİNAI
MADDE 153 - İpotekle temin edilmiş ve vadesi gelmiş bir alacağın borçlusu icra dairesine müracaatla alacaklısının gaip ve ikametgâhının meçhul bulunduğunu veya borcu almaktan ve ipoteği çözmekten imtina ettiğini beyan ederse icra dairesi on beş gün içinde daireye gelerek parayı almasını ve ipoteği çözmesini alacaklıya usulüne göre tebliğ eder. Alacaklı bu müddet içinde gelmediği veya gelipte kanunen makbul bir sebep beyan etmeksizin parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina eylediği takdirde borclu borcunu icra dairesine tamamile yatırırsa icra mahkemesi verilen paranın alacaklı namına hıfzına ve ipotek kaydının terkinine karar verir. Bu karar tapu dairesine tebliğ edilerek ipotekli taşınmazın siciline geçirilir.
Vadesi gelmeyen borcun ipotek senedi mucibince işlemiş ve işleyecek bütün faizleri ile birlikte tediyesini deruhte eden borçlu hakkında da yukarıki hüküm cereyan eder.
(Ek fıkra: 6763 - 29.6.1956) Türk Ticaret Kanununun gemi ipoteği hakkındaki 930 ve 931 nci maddeleri mahfuzdur.
Old 25-12-2011, 22:24   #14
Batu Han

 
Varsayılan

Selamlar.
1977 yılında kurulmuş süreli bir ipotek var. Ve süre 1978. Gayrımenkul sahibi ipotek bedelinin ödendiği bu nedenle ipoteğin terkininin gerektiğini söyleyerek dava açmış. Ancak ödeme belgesini kaybettiklerini dilekçelerinde belirtmiş. Davalı taraf davayı tebligatı önemsemedikleri için takip etmemişler. Şimdi sorum şu, karar bana mantıksız geldi. Mahkeme ipotek süresinin üzerinden çok zaman geçmesi nedeniyle ödemeye ilişkin karine oluştuğuna karar vermiş ve ipoteği kaldırmış. Bir ayni hakkın bu şekilde kaldırılmasını ve kararı doğru buluyor musunuz? Gerçekten böyle bir karine mevcut mudur?
Old 26-12-2011, 12:04   #15
Av. Erduğrul Özbay

 
Varsayılan

Merhaba,

İpoteğin tesisini gerektiren borcun ödendiği hususunu borçlunun ispat etmesi gerekmektedir. Böyle bir durum yoksa ve borçlu borcunu ödemek istiyor ancak ipotek alacaklısını bulamıyorsa İİK m. 153 uyarınca işlem yapılması imkanı bulunmaktadır. İpoteğin uzunca bir süredir paraya çevrilmesinin istenmediğinden hareketle hüküm kurulması bence çok hatalıdır. Mutlaka bir karineye dayanılacaksa, o da resmi kayıtlarda yer alan ipoteğin işaret ettiği borçluluk karinesi olmalıdır.
Saygılarımla,
Old 11-03-2014, 17:42   #16
bigmouse

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Batu Han
Selamlar.
1977 yılında kurulmuş süreli bir ipotek var. Ve süre 1978. Gayrımenkul sahibi ipotek bedelinin ödendiği bu nedenle ipoteğin terkininin gerektiğini söyleyerek dava açmış. Ancak ödeme belgesini kaybettiklerini dilekçelerinde belirtmiş. Davalı taraf davayı tebligatı önemsemedikleri için takip etmemişler. Şimdi sorum şu, karar bana mantıksız geldi. Mahkeme ipotek süresinin üzerinden çok zaman geçmesi nedeniyle ödemeye ilişkin karine oluştuğuna karar vermiş ve ipoteği kaldırmış. Bir ayni hakkın bu şekilde kaldırılmasını ve kararı doğru buluyor musunuz? Gerçekten böyle bir karine mevcut mudur?
üstadım bahsettiğiniz kararın numarasını yazabilirmisiniz acaba? göremedim de
Old 03-03-2015, 14:06   #17
Av.Aylin Süzen

 
Varsayılan

aynı durum benimde müvekkilimin başında müvekkilim borç verdiği para karşılığında 21/02/2015 tarihinde son bulacak süreli bir ipotek alıyor. borçlu halen borcunu ödememiş.sorularım ;
1- borçluya ihtarname gönderip ipotek takibi gerçekleştirip borçluya icra emri göderebilir miyim?
2- borçluya ihtarname ile 10 gunluk süre vermem alacaklı zararına oluşacak bir durum oluşturur mu? mesela süre dolduğundan kaynaklı olarak başka ipotek kurulur veya haciz konur yada tapu satılırsa?

Acil olarak yardımlarınızı beklıyorum sayın meslektaşlarım
Old 26-02-2016, 13:27   #18
Av.Buğcan Çankaya

 
Varsayılan

İpotek işlemi, borca karşı teminat olarak hukuk sisteminde yer edinmiştir. Bu bağlamda süreli ipotekten kasıt şu sonucu doğurmaktadır ;

İpotek senedinde belirtilen süre, borç için faizin işletilemeyeceği ve borcun bu süre zarfında muaccelliyet kesbetmeyeceği süredir.

Bu süre bono-çek gibi belgelerdeki vade tarihine benzer niteliktedir.

Süre dolmadan alacaklı borcun ifasını istemeyez.

Süre dolduğu takdirde alacaklı borcun ifası için borçluya başvurur ve borç ödenmez ise ipotek paraya çevrilebilir.

Borçlu malik sürenin dolduğundan bahisle ipoteğin fekkini talep edemeyeceği gibi Tapu Sicil Müdürlüğüde re'sen fekk yapamaz.

Ancak alacaklının muvafakatı ile terkin yapılabilir.

Bu noktadan hareketle ipotekte belirtilen süre faizsiz geçilecek vade tarihini anlatmaktadır. Doktrinde bunun tersine görüşler varolmakla birlikte, uygulamada ve şahsi görüşüme göre, ipotek terkini için ipotek senedinde yazılı borcun ifası terkin için ön şarttır.

Medeni Kanunun 1026 maddesi, ayrıca özel düzenleme 883 ve devam maddelerinde, kanunun terkin için "alacağın sona ermesi" ön şartını getirmiştir.

Alacak sona ermediği müddetçe ipoteğin süreye bağlı olarak terkin edilmesi hukuken mümkün değildir.

ve son olarak, yukarıda anılan karar merci tayinine benzer mahiyettedir. Karar içeriğinden anlaşıldığı üzere, borçlu ipoteğin terkinini ancak senede konu alacağı ifa ile isteyebilecek, gerekirse bedeli mahkemeye depo edecektir. Aksi takdirde terkin söz konusu olmaz.
Old 27-02-2016, 08:52   #19
zlm

 
Varsayılan

[quote=Av.Buğcan Çankaya]İpotek işlemi, borca karşı teminat olarak hukuk sisteminde yer edinmiştir. Bu bağlamda süreli ipotekten kasıt şu sonucu doğurmaktadır ;

İpotek senedinde belirtilen süre, borç için faizin işletilemeyeceği ve borcun bu süre zarfında muaccelliyet kesbetmeyeceği süredir.

Bu süre bono-çek gibi belgelerdeki vade tarihine benzer niteliktedir.

Süre dolmadan alacaklı borcun ifasını istemeyez.

Süre dolduğu takdirde alacaklı borcun ifası için borçluya başvurur ve borç ödenmez ise ipotek paraya çevrilebilir.

Borçlu malik sürenin dolduğundan bahisle ipoteğin fekkini talep edemeyeceği gibi Tapu Sicil Müdürlüğüde re'sen fekk yapamaz.

Ancak alacaklının muvafakatı ile terkin yapılabilir.

Bu noktadan hareketle ipotekte belirtilen süre faizsiz geçilecek vade tarihini anlatmaktadır. Doktrinde bunun tersine görüşler varolmakla birlikte, uygulamada ve şahsi görüşüme göre, ipotek terkini için ipotek senedinde yazılı borcun ifası terkin için ön şarttır.

Medeni Kanunun 1026 maddesi, ayrıca özel düzenleme 883 ve devam maddelerinde, kanunun terkin için "alacağın sona ermesi" ön şartını getirmiştir.

Alacak sona ermediği müddetçe ipoteğin süreye bağlı olarak terkin edilmesi hukuken mümkün değildir.

ve son olarak, yukarıda anılan karar merci tayinine benzer mahiyettedir. Karar içeriğinden anlaşıldığı üzere, borçlu ipoteğin terkinini ancak senede konu alacağı ifa ile isteyebilecek, gerekirse bedeli mahkemeye depo edecektir. Aksi takdirde terkin söz konusu olmaz.[/QUOT

merhabalar bende ipotek ile ilgili bir sey sormak istiyirum .
Örnek 6 ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibe geçildi. Bu arada 2 ipotek bborçlusundan birininn ihtar tebliğden sonra takipten önce öldüğü öğrenildi ve icra müdürü tarafından mirasçılarinada ödeme emri gönderilerek takibe devam edildi. Mirasçılar icra emri ne itiraz etmedi kıymet takdirine itiraz etmedi satışiilanına itiraz etmedi yani hiç itirazları yok .ipotek borçlularından birinin ölü olduğunu anlaşıldığı an yeni takibe geçilmesi gerekmez miydi ? Mirasci borclulara ilamsiz takipte yapildi ona da itirazları olmadı ihalenin feshi konu olabilir mi bu husus ? ]
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
ipotek - kazandırıcı zamanaşımı - uyarlama Armağan Konyalı Meslektaşların Soruları 28 22-07-2019 21:16
ipotek mi ? nafaka mı? tamtesebbus34 Meslektaşların Soruları 3 09-08-2007 12:17
İpotek terkini - bilafaiz ipotek - yatırılacak miktar hukukcu34 Meslektaşların Soruları 5 19-06-2007 17:19
ipotek tesisi avukatsamil Meslektaşların Soruları 2 07-04-2007 06:53
ipotek, vekil ile temsil Av.mdogan Meslektaşların Soruları 2 16-03-2007 16:48


THS Sunucusu bu sayfayı 0,08665395 saniyede 13 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.