Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Mk.198' E Göre, Eşlerden Birinin Borçlusu Hakimin Kararına Uymazsa Ne Yapılacaktır?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 08-05-2002, 21:16   #1
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan Mk.198' E Göre, Eşlerden Birinin Borçlusu Hakimin Kararına Uymazsa Ne Yapılacaktır?

IV. Borçlulara ait önlemler
Madde 198.(163) - Eşlerden biri, birliğin giderlerine katılma yükümlülüğünü (TMK Md 196 ) yerine getirmezse, hâkim onun borçlularına, ödemeyi tamamen veya kısmen diğer eşe yapmalarını emredebilir.


Yukarıdaki hükme göre;

1- Birliğin giderlerine katılmayan kocanın, birden fazla sayıda bulunan borçlularına yönelik olarak verilen; ödemenin tamamen diğer eşe yapılması talimatlı mahkeme kararına, borçlular tarafından uyulmamasının yaptırımı nedir?

2- Birden fazla borçlu var ise, bu borçluların ödeme tutarlarından sorumluluğu NASIL BELİRLENMELİDİR?

3- Borçluların, mahkemenin bu kararına itiraz hakkı var mıdır? özellikle mahkeme bu yönde bir kararı nasıl verecektir? Borçlular dinlenecek midir, yoksa eşlerden birinin beyanına göre mi olacaktır? Ya da İİK.89/1 benzeri ! bir ihbarname mi çıkarılacaktır?

Selam ve saygılarımla..
Old 09-05-2002, 15:07   #2
Cest la vie

 
Varsayılan

Sayın Tikici..
1. sorunuz hakkında sunu söyleyebilirim.. Eğer borçlular diğer eşe ödeme talimatına uymazsa ve borcunu yine birliğin yükümlülüklerini yerine getirmeyen eşe öderlerse; bu ödeme diğer eşi bağlamaz ve borclar ifa edilmiş sayılmaz . Diğer eş, açtıgı davayla borcun kendisine tekrar ifa edilmesini isteyebilir. Yani bu durumda borcu 2 defa ödemek zorunda kalırlar.

2. sorunuz hakkında birşey söyleyemeyeceğim ama, 3. soru konusunda da düşüncelerimi belirtmek istiyorum. Borçlu için borcunu kime ödediği önemli mi? Yani borcunu bir şekilde ödeyecek, Ali'ye veya Aliye'ye, ne farkeder? Onun için önemli olan borcun miktarı değil mi zaten? İİK hakkında bir fikrim yok, henüz İcra İflas dersi almadım ama bu soruya bu açıdan bakınca bana hiç bir borçlu bu nedenle itiraz etmez gibi geliyor..

Saygı ve Sevgilerimle
Ahu
Old 09-05-2002, 19:59   #3
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Sayın Av. Mehmet S.Tikici,

Sorunuzun 1. ve 3. maddelerine Sayın C'est la vie çok güzel
yanıt vermiş.

2.maddenin yanıtı mahkeme kararlarında bulunabilecektir.
Hangi borçlunun ne miktarda borcu diğer eşe yapacağına
yargıç karar verir.

Saygılarımla
Old 09-05-2002, 20:13   #4
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Mutlu

Sayın bir dost,

saygılarımla..

Sayın Ces't la vie,

Çok güzel cevaplamışsınız. Sizi tebrik ederim. İkinci soru zaten anlamsız bir soruydu.

Bilgilendim, teşekkür ederim.

Saygılarımla..
Old 10-05-2002, 06:29   #5
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Bence...

Merhaba sayın katılımcılar,

Alıntı:
Sn. Av. Tikici'den :
Borçlular dinlenecek midir, yoksa eşlerden birinin beyanına göre mi olacaktır? Ya da İİK.89/1 benzeri ! bir ihbarname mi çıkarılacaktır?


Sayın Tikici'nin önemle vurguladığı ve uygulamada sorun yaratabilecek tespit ve sorularının yanıtlanmadığını düşünüyorum.

Ne dersiniz ? Sayın Tikici yine sözü siz alır mısınız ?

(Yine önce ) Kavram : Borç, Borçlu

Saygı ve sevgilerimle
Av. Hulusi Metin
Old 10-05-2002, 10:06   #6
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan Ynt: Bence...

Alıntı:
Alıntı yapılan mesajın sahibi: Av. Hulusi Metin
Sayın Tikici'nin önemle vurguladığı ve uygulamada sorun yaratabilecek tespit ve sorularının yanıtlanmadığını düşünüyorum.


Sayın Katılımcı dostlar, sevgili Metin,

Bu hüküm, uygulaması olmayan bir madde idi, ancak yeni Medeni Kanun ile Birlikte (bunun da artık bilinmesi) incelenmesi icap eder diye düşündüm.

Eski kanuni rejim, mal ayrılığında daha da önemli olduğu halde hemen hemen hiç uygulanamayan bu hüküm, Edinilmiş Mallara katılımı kanuni mal rejimi kabul eden Yeni MK. hükümleri dairesinde daha açık düzenlenebilirdi.. Hatta hiç yer verilmeyebilirdi..

Bu yapılmadı, uygulması da neredeyse hiç yok. O halde, ya olmaması lazımdı yada Anlı şanlı bir MK. düzenleniyor ve yenileniyorsa dikkatli ve açık esaslar koymak icap ederdi..

Edinilmiş mallara katılım kanuni mal rejimi kabul edildi ise; Ocak.2002 tarihi sonrasında, kocanın yahut kadının alacakları zaten evliliğin ortak malı olacaktır. Ortak mal kapsamında olan alacak yada malı zaten, eşlerden birinin mahkemeye bile gitmeden talep edebilir olması gerekirdi..

Bu hüküm, yeni mal rejimi ile çatışmıyor mu ?

Bakınız yeni bir MK.hükmü:

Alıntı:
II. Sorumluluk
Madde 189.( ) - Birliği temsil yetkisinin kullanıldığı hâllerde, eşler üçüncü kişilere karşı müteselsilen sorumlu olurlar.
Eşlerden her biri, birliği temsil yetkisi bulunmaksızın yaptığı işlemlerden kişisel olarak sorumludur. Ancak, temsil yetkisinin üçüncü kişilerce anlaşılamayacak şekilde aşılması hâlinde eşler müteselsilen sorumludurlar.


Diğer madde;

Alıntı:
B. Yönetim, yararlanma ve tasarruf
Madde 223.( ) - Her eş, yasal sınırlar içerisinde kişisel malları ile edinilmiş mallarını yönetme, bunlardan yararlanma ve bunlar üzerinde tasarrufta bulunma hakkına sahiptir.
Aksine anlaşma olmadıkça, eşlerden biri diğerinin rızası olmadan paylı mülkiyet konusu maldaki payı üzerinde tasarrufta bulunamaz.


Başka bir madde: MK.222

Alıntı:
Bir eşin bütün malları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal kabul edilir.


Ve

Alıntı:
Madde 218.( ) - Edinilmiş mallara katılma rejimi, edinilmiş mallar ile eşlerden her birinin kişisel mallarını kapsar.



Ne dersiniz sayın Metin? Devam edeceğim zaten

Saygı ve sevgilerimle
Old 10-05-2002, 20:09   #7
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Mutlu

Alıntı:
Alıntı yapılan mesajın sahibi: bir dost
Maddeye karşı olmamalıyız; yaşatmalıyız kanısındayım. Bence bu madde uygulanmalı !!!



Sayın bir dost,

Bu madde elbette, var olduğu için uygulanmalıdır. Benim belirttiğim husus, kanunun açık olmaması, neredeyse uygulanmasın diye muğlak bırakılmış bulunmasına itiraz noktasındadır.

Hakim olduğunuzu düşünün; vatandaş dava açtı ve dediki; eşimin bay A' dan 1.Milyar TL alacağı var, Bay A, o alacağı eşime değil bana ödesin..

Buyrun siz hakimsiniz, ne yapacaksınız?

* Alacak kesin ve muaccel mi?

*Kesin ve muaccel ise, siz nereden bileceksiniz, bilmek için 3. kişiyi mahkemeye mi davet edeceksiniz?

*Yoksa, davalı eşin hak ve alacaklarının haczine karar vererek, bu kararın 89/1 uyarınca ihbarını mı sağlayacaksınız?

*Yoksa, inceleme yapmadan, varsa borcu, davacıya ödenmesine gibi '' mümkün olamayacak şarta bağlı !!! '' karar mı vereceksiniz?

* Yoksa, davacı eşe delil getir mi diyeceksiniz?

* Borçlu 3-5 kişi var diyelim, tepit ettiniz hangi vadede nasıl ve ne miktarda bölüştüreceksiniz, bu dağıtım garameten mi, vadeye göre mi, yoksa borçludan tahsil edebilme kolaylığına göre mi, ihtilafsız alacak ile ihtilaflı alacakların varlığında, ihtilafsıza göre miiii....,

*Yada en kolay yol; aman 3-4 duruşma daha atayım elbet tayinim çıkar mı, diyeceksiniz..

...Niz? niz? vs..?

Yanlış olan maddenin nasıl uygulanacağına ilişkin tek bir işaretin yada atfın olmamasıdır.

Ayrıca, yeni medeni kanun yapılıyor, atılıyor tutuluyor... Çağdaş Medeni Kanunu çıkarttık... Yok ya....?

Neresi çağdaş bunun, biz hukuk uygulamacıları bir şey anlamıyoruz ki vatandaş ne anlayacak...

Yeni kanunda bu husus ve buna benzer bir çok konu açıkça ve akla uygun düzenlenemez miydi?

Ben kötü koca yahut elbetteki mümkün kadın, eşini istismar etsin demiyorum..

Ya işte böyle, kıymetli dostum.

Saygılarımla..
Old 11-05-2002, 09:36   #8
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Neşeli

Alıntı:
Alıntı yapılan mesajın sahibi: bir dost
Daha nice karmaşık ya da karanlık yasayı uygulayan yargıçlarımıza ben güveniyorum. Bu güveni size de öneriyorum..


sayın bir dost,

Alıntı:
Av. Metin' den.....Önce kavram (Borç-borçlu)


Bazen Sayın Metin, muhteşem sözler sarfediyor.. Ayı ile ne işimiz var dostum..

Saygılarımla..
Old 11-05-2002, 12:24   #9
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Alıntı yapılan mesajın sahibi: bir dost
Yoktan var edeceğiniz diğer sorularınızı da beklerim.


Sevgili meslektaşım, saygıdeğer bir dost..

Hukuk, size göre başka bana göre başka, diğerine göre başka yorumlanabilir, ancak düzeni sağlamak ve adalete güveni korumak için, ortak bir uygulaması ve kararlılık kazanmış zemini belli olmalıdır..

Hukuki gerekçelerinizi ben de merak ettim ve bekleyeceğim... Dayanaklarınız, hukuki gerekçeler nelerdir? hanghi hüküm esas alınmalıdır, hangi uygulama esas alınmaktadır.. Böyle bir olayla karşılaştınız mı? açıklayınız..

Buyrun meydan sizin, gerçekten bekliyorum.. Yazın bir şeyler, elinizi öpeyim..

Saygılarımla..
Old 13-05-2002, 11:10   #10
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Alıntı yapılan mesajın sahibi: bir dost
İçtihatlar yol göstericidir ama içtihatlara fazla bağlı kalınması
somut olayda adaletin gerçekleşmesini engelleyebilir. Yasanın ifadesi yeterince açık. ''Dayanak hüküm'' olarak 198.maddeden başka hüküm aramaya gerek yok.


Sayın Dost,

Size bir konuyu açıklamak yada bu çabaya girişmek zor oluyor.Bahsedilen konu farklıdır, sizin olaya yaklaşımınız daha farklı. Konuyla alakası yok yazdıklarınızın..

Saygılarımla..
Old 14-05-2002, 21:21   #11
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Edinilmiş mallara katılımın kanuni mal rejimi kabul edildiği durumlarda bile, MK.198 hükmünün muhafazasında gereklilik olduğu, aynı kanunun
Alıntı:
. Yönetim, yararlanma ve tasarruf
Madde 223.( ) - Her eş, yasal sınırlar içerisinde kişisel malları ile edinilmiş mallarını yönetme, bunlardan yararlanma ve bunlar üzerinde tasarrufta bulunma hakkına sahiptir.
Aksine anlaşma olmadıkça, eşlerden biri diğerinin rızası olmadan paylı mülkiyet konusu maldaki payı üzerinde tasarrufta bulunamaz


maddesindeki açık hükümden anlaşılmaktadır. Eşlerin tasarruf alanında olan ortak malların yönetimi, yararlanılması ve tasarrufu mümkün ise de, üçüncü şahıs nezdinde bir diğerinin alacak hakkını talep edebilmesi ancak diğerinin rızası ile geçerli olabilecektir.

Mahkemeye, MK.198 icabı müracaat zorunda kalan diğer eş, öncelikle eşinin ev giderlerine gücü nisbetinde iştirak etmediğini kanıtlamak zorundadır. Ayrıca, eşinin üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının miktarı ile eşe borçlu üçüncü kişinin ad, ünvan ve adresini bildirmek, delilleri arasında zikretmekle yükümlüdür.

Hakim, aile düzeninin ve evlilik birliğinin selameti için re'sen tedbirler alma zorunda bulunduğundan (Evlenme hükümleri kamu düzeninden sayılmaktadır) hakkın kaybı yahut alacağın diğer eşe ödenmesi tehlikesinin varlığı hlinde ve özellikle talep de varsa, HUMK.101, İİK.257 gibi hükümlere dayanarak İhtiyati hacze karar vermesi ve bu kararın icra müdürlüğü vasıtasıyla İİK 89/1 ihbarnamesi gönderilmesine olanak sağlaması imkan dahilinde olup, kullanılabilecektir.

Hakim, bu yolu seçmeyip 3.kişi borçluya tezkere yazmak suretiyle, diğer eşe varsa borcu, borç miktarı ve ödeme tarihini mahkemeye bildirmesini, yine varsa itirazlarını (makul bir kesin süre belirleyerek) sunmasını, aksi takdirde aynı borcu iki defa ödemek zorunda kalacağını ihtar edebilir.

Birden fazla borçlu var ise, hepsine aynı yolun uygulanması mümkün olup, hangi borçlunun borcunu davacı eşe ifa ile borcundan kurtulacağını da keza hakim, borcun tutarı, ödeme tarihi ve tahsil kolaylığını tartarak tayin edecektir.

Bu seçime, borçluların (İİK.89/1 veya dava içinde tezkereye) itiraz hakkı ayrık tutulduğunda,borcun ödenmesi için, alacaklının şahsı önemli değil ise, itiraz etme hakları yoktur. Mesala, borçlunun borcu, alacaklı eşin şahsı ile doğrudan alakalı ise ancak bu halde itiraz mümkün olabilir ki, bu tür bir borcun mahkeme tarafından, davacıya ödenmesinin emredilmesi hayatın olağan akışına ters olacağından zaten düşünülemeyecektir.

Selam ve saygılarımla..
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Adalet göz göre göre soyuldu! ahmetsacit Hukuk Haberleri 1 26-08-2006 18:22
Eşlerden biri adına kayıtlı tazınmazın boşanmadan evvel dava konusu edilmesi nesrib Meslektaşların Soruları 1 07-06-2006 14:08
Göz Göre Göre Norm Fazlası Yaptılar bilgimbilgin Hukuk Soruları Arşivi 0 17-09-2005 06:13
Ünlü Birinin Yer Aldığı Senaryo ve Hukuk catty79 Hukuk Soruları Arşivi 4 13-02-2003 18:35
Mahkeme Kararına İtiraz hasan Hukuk Soruları Arşivi 1 27-02-2002 15:49


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07746005 saniyede 13 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.