Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yazdıklarımız - Yazdıklarınız. Üyelerimizin yazdığı ve bizlerle paylaştığı şiir, öykü, deneme ve diğer yazınsal türler.

tekerleme

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 03-03-2007, 22:54   #1
Envanter

 
Varsayılan tekerleme

Bir varmış bir yokmuş.
Allahın deli deli kulları pek çokmuş
Çok demesi pek günahmış…
Azdan çoktan
Hoppala hoptan
Sana bir mintan yaptırayım çerden çöpten
İlikleri karpuz kabuğundan düğmeleri turptan
Evvel zamanda iken kalbur zamanda iken
Az iken uz iken anam evde kız iken
Deve tersi koz iken kara tavuk kömürcü saksağan berber iken
Az ekmekçi köpek dülger iken
Deve bez satan horoz tellal iken tavuk saatçi eşşek tuzcu.
Koyun hakim keçi müezzin iken .
Tilki simsar kedi çuhadar iken anam eşikte iken babam beşikte iken
Anam ağlar anamı sallardım babam ağlar babamı sallardım
Derken babam düştü beşikten . ben hopladım eşikten anam kaptı maşayı
Babam kaptı meşeyi. Dolandırdılar bana dört bir köşeyi anam kaptı yarmayı

Çıktm tavan arasına bir kırık sandık buldum. Açtım baktım içinde bir kırık altın. Almayacaktım ama aldım. Sarıdır diye
Ordan gittim İstanbul’a bir kase yoğurt aldım. Durudur diye.
Dokuz yüz doksan testi su kattım koyudur diye
Sultan Ahmet Minarelerini belime soktum. Borudur diye
Tophane güllelerini cebime soktum. Darıdır diye
Nacağı aldım Kapalıçarşıy’a daldım korudur diye
Akdenize girdim. Kıyıdır diye. Ortasına bastım kuyudur diye.
Selimiye Camiinin duvarına dayandım. Yalıdır diye
Ahırdağı’na bir tekme vurdum. “Geri dur” diye
Üçlük beşlik serdiler beğenmedim. İridir diye
Beni aldılar tımarhaneye götürdüler. Delidir diye
İki adam geldi şahitlik etti
Veli oğlu Veli’dir diye^
Tımarhaneyi dürdüm katladım sırtladım. Halıdır diye
Beş on sopa vurdular. Yeridir diye
Beni padişaha bildirdiler. Delidir diye
Padişahtan ferman çıktı.” Bırakın onu eski huyudur!”diye.
Fermanı aldım cadde boyu gidiyordum. Bir boz eşşek gördüm peşine takıldım
Eşşek bana bir tekme vurdu. “ geri dur “ diye.
Koştum eve vardım “ baban doğdu “ dediler.
Kucağıma bir yumurta verdiler. Yumurta elimden düştü içinden kocaman bir horoz çıktı.

Kovalamaya başladım. Taş attım değmedi. Ceviz attım… cevizden kocaman bir ağaç bitti
Üstündeki cevizleri düşüreyim diye bir taş attım değmedi. Toprak attım ağacın başı tarla oldu. Kimi dedi:”buğday ek”. Kimi dedi “karpuz ek “.

Karpuz ektim öyle karpuz verdi ki tarla develer taşıyamadı. Karşıma bir adam çıktı: “karpuzundan versene “ dedi. Bir karpuz verdim. Bir ordu yedi yarısı arttı… ben de bir karpuz keseyim dedim. Keserken çakım içine kaçıverdi. Elimi soktum alamadım. Gözümü soktum göremedim. Kendim girdim yedi sene aradım bulamadım. Yedi sene gezdim dolaştım sonunda karpuzun kapısına ulaştım.

Vay anam vay evin köyün yıkılası karpuz. Bir yanı sazlık. Bir yanı tozluk dumanlık. Bir yanında demirciler demir döver ahenk ile. Bir yanında boyacılar boya boyar bin bir çeşit renk ile.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03925896 saniyede 12 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.