Avukatlık Sınavı

Avukatlığın Türk Hukuk sistemindeki durumunun farkında olan sadece biz değiliz ki bu amaçla çeşitli çalışmalar yapılıyordu uzun zamandır.Sonunda bu çalışmalar 02.05.2001 tarihli 4667 sayılı kanunla resmilik kazandı ve 1136 sayılı avukatlık kanununda kapsamlı ve köklüğ bir değişikliğe gidildi.İşte bu yazının amacı 4667 sayılı kanunla yapılan bir takım değişiklik ve yeniliklere değinmek.

4667 sayılı kanunla 1136 sayılı avukatlık kanunun maddelerinin hemen hemen hepsinde çeşitli değişiklikler yapılmış ve yer yer Türk Hukuk sisteminde bir takım yeni olgular ve kurumlar getirilmiş.Kanunda ilk bakışta dikkati çeken hususlar;
Avukatlık Sınavı
Avukat kimlikleri ile ilgili değişiklik,
Stajyerlere verilecek kredi,
Yalnız avukatların yapabileceği işlere yapılan eklemeler,
Uzlaşma sağlama
Avukatlık ortaklıkları
Avukatların soruşturulması usulü ile ilgili değişiklik
Baroların kuruluş koşulları nitelikleri ile ilgili değişiklik

Benim bunlar arasında değinmek istediğim, henüz bir hukuk fakültesi öğrencisi olarak ileride sıkıntısını yaşayacağımı düşündüğüm 'Avukatlık Sınavı'...

Yeni kanun Avukatlık kanunun ilk olarak 3. maddesinde yaptığı değişiklikle Avukatlık Sınavından bahsediyor.Buna göre avukatlık mesleğine kabul edilebilmek için gerekli olan 5 şarta;

1-T.C vatandaşı olmak,

2-Türk Hukuk Fkültelerinden birinden mezun olmak veya yabancı memleket Hukuk Fakültelerinden birinden mezun olup da Türkiye hukuk fakülteleri programlarına göre noksan kalan derslerden başarılı sınav vermiş olmak,

3-Avukatlık stajını tamamlayarak, staj bitim belgesi amış bulunmak,

4-Levhasına yazılmak istenen baro bölgesinde ikametgâhı bulunmak,

5-Bu kanuna göre avukatlığa engel bir hali olmamak,

Avukatlık sınavını başarmış olmayı da ekleyerek avukatlığa kabul şartlarını 6'ya çıkartıyor.Daha sonra kanun 5.kısımda 28,29,30
31.maddelerde bu sınavın şeklini ve niteliğini düzenliyor.Yapılan düzenleme ışığında yeni kanunun tam metni:

Madde 28: Avukatlık Sınavı Türkiye Barolar Birliğine ve Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezine yaptırılır.Staj bitim belgesi almamaış olanlar sınava kabul edilmezler.

Madde 29: 'Sınava girecek olanlara, stajyer listesinde yazılı oldukları baro yönetim kurulunca sınav başvuru belgesi verilir ve bunların listesi Türkiye Barolar Birliğibe bildirilir.
Avukatlık sınavında 6 defa başarısızlığa uğrayan stajyer bir daha sınava giremez.Satjyer, haklı ve geçerli bir mazareti olduğunun Türkiye Barolar Birliğince kabulü dışında staj bitim belgesinin verildiği tarihten itibaren 4 yıl içinde sınava giriş haklarının tamamını kullanmak zorundadır.'

Madde 30: Avukatlık sınavının amacı stajyerin meslek kuralları bilgisi ile hukuk ilkelerini ve mevzuat hükümlerini olaylara uygulayabilme yeterliliğini değerlendirmektir.Sınav her yıl iki defa yapılır.Sınav tarihleri bir yılın imkan nistepinde iki eşit kısmına bölünmesi suretiyle tespit edilir.
Sınav tarihlerinin tespiti ve duyurulması sınav konuları,başarı puanı,giderleri gibi konular Türkiye Barolar Birliğince çıkartılacak yönetmelikle gösterilir.

Madde31: Sınav sonuçları Öğrenci Seçme ve Yerlerştirme Merkezi tarafından Türkiye Barolar Birliğine ilgilinin barosuna ve stajyerlere bildirilir.

Görüldüğü üzre kanunun dili oldukça net ve anlaşılır, bu yüzden maddenin içeriğini anlatmak gereksiz..
Ancak bu maddenin yapılmasının nereden icap ettiği, üstünde durulması gerekn bir konu.Özellikle de şu an öğrenci olan ve bu sistemin neler getireceğinden habersiz olan bizler açısından..
Madde 30'dikkatinizi çekerim.Üstüne basa basa açıklıyor ki, bu sınavın amacı stajyerin meslek kuralları bilgisi ile hukuk ilkelerini ve mevzuat hükümlerini olaylara uygulayabilme yeterliliğini geğerlendirmek.Peki ya 4 yıl boyunca okuduğumuz 'Hukuk Fakülteleri'nin amacı ne??Bunları öğretmek ,bu bilgileri vermek vermek zorunda olmak değil mi?

Türkiye'nin her yerinde mantar gibi Hukuk Fakülteleri çoğalıyor.Kimi kampüslerde dersler boş, kiminde ise 250 kişilik anfilerde 500 kişi ders yapıyor.Özel üniversitelerdeki profesörlerin maaşları 2500-3000 dolardan başlarken devlet üniversitelerinde ortalama 500-600 dolar maaş alan ve hiçbir araştırma fonu desteği olmaksızın birşeyler yapmaya çalışan bir avuç idealist, prensiplerine bağlı öğretim görevlileriyle eğitim verilmeye çalışılıyor.Bence eğitimde kaliteyi yükseltmek ya da kaliteli avukatların çoğalmasını sağlamak 'Avukatlık Sınavı' nı çıkarmak değildir.Öncelikle hukuk fakültelerinden başlayarak eğitim düzeyini kaliteleştirmek...

Devletin yapacağı Öğretim elemanlarına daha fazla kaynak ayırarak onları özel üniversitelere muhtaç duruma düşürmemek, iken bu kanunla devlet temel görevlerinden biri olan eğitimden gene feragat ediyor v bu yükü öğrencilerin omzuna yıkıyor.Hukuk fakültelerine 500-1000 arası öğrenci almak yerine 100-200 öğrenci alsalar ve 4 yıl boyunca sistemli ve gerekli bilgiler ışığında eğitim verilse bu sınavla yapılması düşünülen ''Kaliteli avukat ya da Kaliteli hukukçu'' temelden ve kökden sağlanmış olmaz mı??
Kısacası bu sınav maddesinin Türkçe meali''Biz devlet olarak üniversitelerdeki eğitimin yetersiz olduğunu biliyoruz, ancak bunu düzeltmeye ne paramız ne de gönlümüz var, iyisimi siz bu fakülteyi zor da olsa bitirdiğinizde biraz da kendi başınıza evde çalışın(sanki 4 yıl boyunca çalışmıyoruz )tıp kı ÖSS'ye çalışır gibi ve kendi kendizi eğitin.

Gene bu sınav kurumu ile ilginç ve henüz cevabını bulamadığım bir soru geliyor aklıma, peki ''Hukuk Fkültesinden mezun olan birisi bu 6 sınavda da başarılı olamazsa?'' Sanırım bu sorunun cavabını öğrenmek için baronun karşısına böyle bir örnek çıkana kadar beklemek gerekecek.....


kaynakE FACTO dergisi

Bir kişiyi düşünün Hukuk Fakültesinden mezun oluyor, ayrıca 1 yıl boyunca da Avukatlık stajını takip ediyor. Sonunda, kendisine meslek edindiği konuda tam 6 defa sınava giriyor ve başarısız oluyor.

6 defa başarısız olan kişi, yeni kanuna göre Avukatlık yapamaz. Ne mi yapar?

GUINESS rekorlarından birini (muhtemelen) kırmış olabileceğinden rekortmen olabilir.

Sayın Tikici asıl 6 defa sınava girip de kazanamayan değil, sürekli sınav yapmayı kendine görev edinen sistem guınnes rekorlarına girecek gibi görünüyor....
Ayrıca eğitim sistemini eleştirmek yerine yazıyı eleştirmeniz de ayrı güzel...

Ben sizin sınava girmeniz için çabalayan bir insan değilim. Ayrıca, daha önceki bir yazımda da belirttim sadece yeni mezunların sınava tabi tutulması doğru değildir.

Avukatlık mesleğinin saygı duyulur meslek haline tekrar dönebilmesi için, gerekiyorsa sınav yapılmalıdır. Bu sınav, faal avukatlırı da kapsamalıdır.

En azından, her davaya, her avukat girememelidir. Meslekte çaba sarfeden, kendini geliştirenin; körelerek mesleğe yabancılaşandan farkı olmalıdır.

Lütfen beni yanlış anlamayın. Ben, yeni yetişen genç meslektaşlarıma inanıyorum. Mesleği saygın hale getireceklerdir.
Ancak bu sadece saldırı, saygısızlık ve ahmaklık içeren sözcüklerle olamaz. Çalışmakla olur, kendini geliştirmekle olur.

Her hukukçunun en az bir yabancı dili çok iyi derecede bilmesi ile olur..

Sevgi ve saygılarımla.

Peki sizce sınavla bu dedikleriniz gerçekleşek mi sayın Tikici???

Bu başlangıçtır. Elbette tek sınav yetmez.

Bence kesinlikle ne tek sınav ne de daha fazla sınavla gerçekleşemez..

Hukuk Fakültelerindeki öğrenci sayısı azaltılıp yabancı dili de zorunlu hale getirmekle dediğiniz adım atılmış olur...

Ben, sonradan birşeyleri düzeltmeden değil kökten ve bilinçli çöümden yanayım..

Bak ne güzel cümleler kullanmaya başladınız. İnşallah mezun olup ta mesleğe başlarsanız, beni çok daha iyi anlayacaksınız.

çok zor..Sizin dediğinize göre Guinnes rekorlara gireceğim ya

Bakın sınav kesinlikle bir çözüm yolu olmamalı..Anlaşamadığımız nokta siz sınav olduğunda kalite artacak diyorsunuz..yani sonradan düzelmeyle..oysaki temelden düzeltmeye gidilse sınava gerek kalmayacak diyorum buna da karşı çıkmazsınız herhalde..

Düzeltme:Ben zaten bütün yazılarımda en az sizin bana olduğunuz kadar saygılıyım...

Umarım her şey gönlüne göre olur. Hem ben siz saygısızsınız demedim ki..

Teşekkür ederim..sizin de herşey gönlünüzce olsun..

Sayın Canan Hanım..
Ben de Hukuk fakültesi öğrencisiyim. henüz 2. sınıfım, ama çoğu öğrenci arkadasımızın aksine ben bu sınavın yapılması gerektiğine inanıyorum. Neden diyecek olursanız:
1) Vakıf, ama sizin deyiminizle "özel" bir üniversitede okuyorum. Sizin ilk yazdığınız mesajdan da açıkça anlasılacağı gibi, insanların büyük çoğunluğu, özel(!) üniversitelerin eğitim açısından kalitesiz olduğunu, oraya giden öğrencilerin parasıyla diploma aldıklarını, aslında değil hukuk diploması, hiç bir bölüme ait bir diplomayı haketmedikleri düşünüyor. Özel üniversitedesiniz ve notlarınız çok iyi; insanların cevabı aynen şu:" eh, özel üniversite kolaydır, tabii ki iyi olacak, bi de kötü olsaydı" , notlarınız kötüyse ise görüş pek değişmiyor:" yuh, orayı bile yapamıyor"
Dışarıdan konuşmak insanlar için o kadar kolay ki! Geçme notumuzun her ders için 70 olduğu, herhangi bir bütünleme,yaz okulu türü bir şey olmadığı, diğer okullarla aynı derslerin yanında ingilizce+2. yabancı dil+bilgisayar eğitimi verildiği ve dönem not ortalamasının da 2.00 ın üstünde olması gerektiği hiç kimse tarafından hesaba alınmıyor.
Çünkü sihirli kelimeler belli "Özel Üniversite"!
İşte ben insanlardaki bu önyargıları ortadan kaldırmak için, diğer üniversitelerdeki arkadaşlarımla AYNI,EŞİT bir sınava tabii olmak istiyorum. Kuşkusuz bu önyargıyı hakeden insanlar var, ama bu okullardaki bütün öğrencilerin böyle olmadığını göstermek ve yeterli kalitede eğitimi aldığımızı bu şekilde düşünen insanlara kanıtlamak için ben bu sınava girmek istiyorum. Belki de Ankara Hukuk fakültesinde okuyan ama dersleri umursamayan birinden yüksek not alacağım..
2) Biz bu fakültelere nasıl girdik bir hatırlar mısınız? Hiç kimsenin eşit olmadığı, bütün derslerden özel ders alan ve 4. defa aynı sınava giren ile dershaneye bile gitmeyen, yurdun ücra köşelerinden birinde öğrenim hayatını tamamlamış ve sınava ilk defa giren iki kişinin aynı sınava tabi olduğu, 11 yıllık eğitimin sonucunu 2 saatte ölçmeye çalıştıkları, ancak sadece "test" usulüyle yapılan ve 1 buçuk milyon kişinin girdiği ancak bunların sadece 2oo bininin "okumasına İZİN verildiği", bir çok şeyin Şansa bağlı olduğu bir sistemle. Peki buna neden itiraz etmiyoruz da, itiraza direk sondan başlıyoruz? Allah Aşkına düzgün olan kaç şey var ki??

sayın genç arkadaşlarım, ben de bir genç olarak sizin bu sitede bir şeyler yazmanıza çok sevindim..sayın TİKİCİ'yle ne yazık ki gene karşı karşıya geleceğim fakat kendisinin kullandığı üslup beni çok rahatsız etti.
sayın canan arkadaşım yazdıklarına tamamen katılıyorum ve sizin gibi genç meslektaşlarımın bu konunun üzerine gitmelerini istiyorum.arkadaşlar bizler susmamalıyız bu sınavın ne derece mesleki bilgi ölçtüğü tartışmalıdır.o yüzden tüm genç arkadaşlarımı tepki göstermeye davet ediyorum.
saygılarımla...

Utku arkadasım bana katıldıgın için tesekkür ederim..neden hep aynı kişiler katılıyor sorusuna gelince bu forum yeni açıldı eminim katılan sayısı artacaktır..Benim istediğim bütün hukukçuların buraya rağbet etmesi bi tek avukat ,stajyer değil özellikle de öğrenci arkadaşların katılmasını istiyorum..herkes bi şekilde isteklerini rahatsızlıklarını dile getirirse ya da tartışmalara katılırsa eminimki herkesin birbirinden öğreneceği cok sey vardır diye düşünüyorum...Hatta öğrenciler olarak zorlandıgımız konuları bile burada tartışıp bilgi alımı yapabiliriz birbirimizden..sana başarılar...teşekkürler..

sayın canan ysr arkadaşım;
yazmış olduğum cevabın bir kısmı site yöneticileri tarafından sansürlenmiştir..bu nedenle sizin yazdığınız cevap başka bir boyuta kaymıştır..
tekrar sansürleneceğinden yazımı yazmanın bir manası yoktur..


saygılar...

şu ana kadar okuduğum tüm yazılarda haklılık payı o kadar fazla ki bu ara da benim de inandığım ve haklı oılduğum tek şey bu sınav yıllardır konuşuluyor ama daha uygulama da yok değil 2006 yılı 2016 yılına kadar da yapılmaz rahat olalım yapılırsa da şayet değişen pek bir şey olmayacaktır

ben de marmara üniversitesi hukuk fakültesi 4.sınıftayım. avukatlık sınavı hakkında hala muallakta olan o kadar çok şey varki bunlar çözümlenmeden ve hukuk öğrencileri yeterince aydınlatılmadan bu sınavın yapılması yanlış olacak.

bir stajyer avukat olarak sanırım bu forum konusu en çok beni ilgilendirmekte.Gerçi her ne kadar sınava tabi olmayan stajyerlerden de olsam da konuya ilgisiz kalmak olanaksız.Öncelikle şuan staj eğitim merkezindeki derslerimi takip ettiğim için derslerde ve arkafaşlarım arasındaki tek sohbet konusu bu olmuş durumda.kimi arkadaşlar idare mahkemesine dava açmaya niyetlenmekte kimileriyse 23 aralık olan sınav tarihinin 15 ocak gibi bir tarihe atılması için uğraşmaktadır.23 aralık tarihi çoğu arkadaşımızın özellikle tek ders sınavıyla mezun olanlar için sorun yaratmaktadır.

ayrıca bir başka sorunsa soruları ÖSYM nin hazırlaması durumudur ki bu gerçekten akıl almaz bir durumdur.Bir mesleğe giriş için yapılacak sınavın ÖSYM tarafından hazırlanıcak olması hangi akla hizmettir bunu anlamış değilim.

ayrıca sınava tabi olmasam dahi avukatlık sınavına karşı olmamamktayım.Şöyleki şuanda istanbul barosuna kayıtlı 2684 stajyer avukat bulunmaktadır ve açılan yeni hukuk fakülteleri ile bu sayının ilerleyen yıllarda sürekli artıcağı şüphesizdir.ayrıca bu sınavı yapmayan ender ülkelerden biriyiz.

bu sınavın bir zorunluluk olduğu açıktır fakat sınavın yapılacağı tarih ve sınav sorularının hazırlanması hususunda gerekli dikkatin gösterilmesini temenni ediyorum.

Özel üniversitelerle birlite hukuk fakültelerinin sayısı o kadar arttı ki..Avukat sayısının biraz azalması açısından vu sınav işe yarayacak gibi görünüyor.Ayrıca hukuk fakültelerinden daha hukukun tanımını bile bilmeden mezun olan o kadar çok insan varki..Bence böyle insanların elenmesi açısından da bu sınavın gerekli olacağına inanıyorum.

Alıntı: Özel üniversitelerle birlite hukuk fakültelerinin sayısı o kadar arttı ki..Avukat sayısının biraz azalması açısından vu sınav işe yarayacak gibi görünüyor.Ayrıca hukuk fakültelerinden daha hukukun tanımını bile bilmeden mezun olan o kadar çok insan varki..Bence böyle insanların elenmesi açısından da bu sınavın gerekli olacağına inanıyorum.

Haklısınız ama şu an piyasada aktif şekilde avukatlık yapıyor olmasına rağmen hukukun tanımını yapamayan kişiler unutuluyor. Mesleğe kalite getirmekse amaç, tepeden tırnağa herkes sınavdan geçirilmeli, barajın altında kalanlar avukatlığa nasıl alınmıyorsa avukatlık yapanların da ruhsatları geri alınmalı.

Daha önce başka bir başlık altında da söylediğim gibi, piyasada belli köşeleri kapmış baronların bu pastayı genç avukatlarla paylaşmak istememesi, en azından onları oyalayarak mümkün olduğunca geç mesleğe başlamalarını sağlamak amacıyla sınav uygulamasının getirildiğini düşünüyorum.

Bir kere serbest bir meslek olan avukatlıkta kalite artırımı kökten çok mantıksız. Kaliteli şahıs piyasada iş yapar, müşteri çevresini oluşturur, para kazanır. Kalitesiz kişi de serbest piyasa şartları gereğince kendiliğinden elenir. Eğer devlet ille de bir kalite artırımı yapmak istiyorsa buna serbest meslek sahiplerinden değil, kendi bünyesinde çalışan hakim-savcılardan başlamalı. Ben kendilerinin avukatlardan çok da fazla kaliteli olduklarını düşünmüyorum(İki aylık bir çalışma sonucu 70 almanın pek de zor olmadığı bir sınavın ve göstermelik bir mülakatın geçilmesi bence bir kalite göstergesi olamaz).

Avukatlık yapanlarında ruhsatlarının geri alınması konusunda haklısınız sayın Tiocfaidh.Bu konuda daha çok denetim yapılmalı.Ama hangi avukatın ruhsatı geri alınacak hangisinin ki alınmayacak , buna bir kriter belirlemek çok güç..En azından şu an için.Umarım hukuk düzenimiz buna da bir çare bulur..Saygılarımla..

Avukatlık mesleğinin halk nazarında itibarının yükselmesi için mutlaka sınav olmalıdır.Özel üniversitedelerden mezun olan ancak daha dilekçe yazmasını ve hukukla ilgili temel kavramları bile bilmeyenler var.Böylelerinin önü kesilmeli..

Arkadaşlar hiç üzülmeyin yakında zaten herkesin oturduğu apartmanda bile 2.5.7.9 katlarda avukatlar olacaktır yada yoldan çevirdiğiniz her 10 kişiden 3'ü avukat olacaktır. Stajyer ve halen öğrenci olan arkadaşlar çok üzülmeyin uygulamaya geçtiğinizde arkadaşlarınızın aylık sadece 500 YTL maaşla çalıştığını göreceksiniz yani dünyanın parasını harcayarak o eğitimi almış olmanıza rağmen bunun karşılığını ne şekilde alacağınızı göreceksiniz..

Sn ahmet sacit
'Dilekçe bilmeyen hukuk fakültesini bitiren o kadar çok insan var"sa eğer-ki buna inanmıyorum-sürekli eleştirmek yerine lütfen çözüm yolları aryalım ve bulalım.
Değilse eleştirenlerinde yapanlardan farkı olmayan düzen güçlenerek devam eder.
Saygılar..

bugün ve bu başlık altında yapılan tartışmalardan uzakta olarak tek diyeceğim kesinlikle adil değil..stajdan sonra olması bir yana ösym nin yapıyor olması ayrı bir saçmalık...
teşekkürler..

arkadaşlar bu sınavı bu kadar gözünüzde büyütmeyin lütfen..sizlere hukuk dışında birşey sormayacaklar mesela kambiyo senetlerinin özellikleri nelerdir. Yada hakimin reddi veya tanıklıktan çekinme hakkı gibi yada senede karşı senetle ispat zorunluulğu gib temek kavramlardan sorular gelecektir niye bui kadar abartılıyor bu sınav anlayamadım. Bir hukuk mezunu ve hele hele yeni mezun birinin çok rahatlıkla bu sınavı geçeceğinden eminim

dokuz eylül ünv. hukuk fak. birinci sınıf öğrencisiyim. öğrencilerden önce , hukuk fakülteleri elemeden geçirilmeli ve yetersiz, tabelasından başka hiç bir şeyi hukuk ile yakından uzaktan alakası olmayan fakülltelerin öğrenci almaları yasaklanmalı, kapatılmalıdır. yetersiz okullarda öğrenci okutupta ortalıkta sap gibi gezdirmenin kimseye faydası olmaz ZARARI OLUR... Fakülteler halledildikten sonra öğrenciler sınanmak amacı ile sınava tabi tutulabilir. Belirleyici bir sınav yapılarak avukatlık için yeterli düzeyde olan insanları belirlemek elbette iyi bişeydir ama sınavın amacı sadece bunla sınırlı bırakılırsa...
Özel üniversiteler bu muhabbetlerde konu olmaktan kurtulamıyor. Sadece özeller mi? Adam gibi eğitimi olan kaç tane devlet ünversitesi var hukuk fak. olarak... geçen sene 335 gibi iyi bir puanla kapatmış olan AKDENİZ HUKUK ta arkadaşlarım hoca olmadığını, öğrencilerin bütün gün çimlerde yattığını söylemişti. Bu ünversiteye başka yerden hocalar gelip hafta sonu ders veriyormuş. Çok düşük puanla öğrenci alan özel hukuklar var. Bunlarda eğitimin iyi olduğunu kimse söyleyemez. Çünkü hoca sayısı ve dağılımı ortada. Bu özeller sayesinde deneyimsiz PROF. DOÇ. lerde çoğalmakta. Yani sorun okulda başlıyo. Önce eğitim yeri düzeltilecek, AZALTILACAK; sonra eğitimi alan öğrenciden hesap sorulacak ÖNÜNE BELİRLEYİCİ(!) BİR SINAV KONULACAK.

böyle olmazsa bu şartlarda avukatlık sınavını ğeçemeyen okadar öğrenci ne yapacak, kimse bunu düşünmez. herkes bişeylerin peşinde. 4-5 SENE hukuk okuyupta ortalıkta gezen insanlar bu toplum için pek hayırlı olmaz...

hukuk eğitimi şimdi 5 senemi oldu bunu bilen varmı birinden duydum da araştırma şansım olmadı?

syn BRUSK,
Hukuk eğitimine 1 yıl daha eklediler. HAZIRLIK olcakmış neye yarıcaksa. 1 senede zorunlu stajı sayarsak hukuk eğitimi 6 yıla çıkmıştır. Bunların iyileştiri önlemlerle alakası yoktur. Olan yine öğrenciye oldu.

aslında ilk bakıldığında avukatlık stajının kalite açısından iyi olduğu düşünlüyor ama sonradan bir bakıyoruz ki biz bu fakülteye zaten belli puanlar alarak gelmiş kişileriz. yani ösym nin yaptığı sınavla buralara geldik ve yine ösym nin yaptığı sınavla kalitemiz belirleniyor. bu ne büyük çelişkidir böyle.bu sınavın vakıf üniversitesindeki öğrenciler için getirildiği düşünülüyor.doğrudur amabu bir çözüm değildir herkesin dediği gibi. temellerdeki eksiklikler tüm vatandaşların hayatlarını kat kat zorlaştırıyor malesef