Işçi Alacaklari Davasinda Hesap Bilirkişisi Raporuna Göre Davanin Islahi

Sayın Meslektaşlarım,

Bir işçi alacakları davasında lehimize Hesap Bilirkişisi Raporu geldi. Fakat karşı taraf rapora itiraz edip EK Rapor talebinde bulundu. Ben zamanında herhangi bir itirazda bulunmadım. Fakat şu ana kadar bu rapor doğrultusunda ıslah dilekçesi de vermedim. Ancak bu gün ben de davalının beyanına karşı beyanda bulunarak iddialarının uygun olmadığını ortaya koyduktan sonra Sonuç ve Talep kısmında Mahkemeden şöyle bir talepte bulundum;

Davalı tarafın soyut ve mesnetsiz itirazlarına itibar edilmemesini, Haklı davamızın kabulünü, Davalı tarafın EK Rapor talebinin Sayın Mahkemece kabul edilmemesi durumunda Bilirkişi Raporu doğrultusunda davamızı miktar yönünden ıslah etmek üzere tarafımıza kısa bir süre verilmesini, davalı tarafın Ek Rapor alınması yönündeki talebinin uygun görülmesi durumunda ise yukarıdaki beyanlarımız da dikkate alınarak ilgili raporun hazırlanmasını, bu raporun verilmesine müteakip ilgili raporun tarafımızca da uygun görülmesi durumunda ıslah dilekçemizi vereceğimizi bilgilerinize;

Arz ve talep ederim.

Sizlere danışmak istediğim hususlar; Hâkim süre vermeden dosyayı karara çıkarır mı? Çıkarırsa istinafta bunu dile getirip orada ıslah mümkün olur mu? Ne tavsiye edersiniz? Yoksa EK raporu beklemeden Islah dilekçesini vereyim mi? Sonra bazı kalemler lehimize artarsa ne yapabilirim? Islah dilekçemizde bu hakkımızı saklı tutsak ikinci kez ıslah olmadığından sanki bunu kullanamayacağımı düşünüyorum? Hâkimin böyle bir durumda talepçiye ıslah için süre vermesini şart koşan bir içtihat var mı? Kısacası bu konunun çözümü noktasında tecrübelerinizi almak isterim. Katkılarınız için şimdiden teşekkür eder kolaylıklar dilerim.

Islah için süre istediğinizde mahkeme size 1 hafta kesin süre vermek zorundadır.
Endişe etmeyin.
itiraz etmemeniz halinde ise karşı taraf lehine kazanılmış hak doğma ihtimali vardır.

Değerli Meslektaşım

Davanızın hangi tarihte açıldığı, dava dilekçesinde talep kısmında açıkça davanın belirsiz alacak davası olduğunu beyan edip etmemiş olmanıza göre durum tespiti farklılık gösterebilecek olmakla;

Davanızı "Belirsiz Alacak Davası" olarak tanımlayabiliyorsanız bu davalara özgü artık uygulama haline gelmiş olan;

“…Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK'nın 107. maddesine göre belirsiz alacak davasında dava değerinin ıslaha gerek olmaksızın artırılabilecek olmasına ve arttırılan kısım yönünden zamanaşımı def'inin ileri sürülemeyecek olmasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir…” (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi E. 2017/2457 E., 2017/4734 K.)

içtihatında ki durumu nazara almanızı,

Aksi Halde soru ve çekincelerinize ışık tutacağını düşündüğüm;

H.M.K. 176/2

(2) Aynı davada, taraflar ancak bir kez ıslah yoluna başvurabilir.

H.M.K. 177/1

(1) Islah, tahkikatın sona ermesine kadar yapılabilir.

( Bu noktada YARGITAY İÇTİHADI BİRLEŞTİRME GENEL KURULU E. 2015/1
K. 2016/1 T. 6.5.2016 tarihli içtihadı birleştirme kararını incelemenizi tavsiye ederim)

sorunuza binaen ictihata ihtiyaç olmayıp 1 haftalık sürenin kanundan kaynaklandığına ilişkin;

H.M.K. 181.
Kısmen ıslah
MADDE 181- (1) Kısmen ıslaha başvuran tarafa, ıslah ettiği usul işlemini yapması için bir haftalık süre verilir. Bu süre içinde ıslah edilen işlem yapılmazsa, ıslah hiç yapılmamış gibi davaya devam edilir.


Yine sorunuza binaen istinafta "yapılamayacak işlemler" başlıklı H.M.K. 357 madde;

MADDE 357- (1) Bölge adliye mahkemesi hukuk dairelerinde karşı dava açılamaz, davaya müdahale talebinde bulunulamaz, davanın ıslahı ve 166 ncı maddenin birinci fıkrası hükmü saklı kalmak üzere davaların birleştirilmesi istenemez, bölge adliye mahkemesince resen göz önünde tutulacaklar dışında, ilk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunmalar dinlenemez, yeni delillere dayanılamaz.

maddelerini değerlendirerek bir sonuca varmanızı tavsiye ederim.

Değerli Meslektaşlarım,

Katkılarınız için çok teşekkür ederim.Peki bu dava değerini ıslah dilekçesi ile değil de HMK m.107/2 kapsamında normal bir dava değeri artış dilekçesi ile arttırırsak hakimden arttırdığımız bu kısım için de adli yardım talebinde ve faiz talebinde bulunmamız gerekir mi? Zira ilk dilekçemizde bu taleplerimizi dile getirmiştik.