Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Kİra SÖzleŞmesİnde MÜteselsİl Kefalet Ve Özel Şartlar

Yanıt
Old 12-09-2007, 16:28   #1
TRINITY

 
Varsayılan Kİra SÖzleŞmesİnde MÜteselsİl Kefalet Ve Özel Şartlar

Merhaba,

Müvekkilim adına kiracı ve kefil hakkında kira bedeli ve tahliye istemiyle icra takibi açtık. Kiracıya tebligat yapıldığı halde, kefile uzun süre tebligat yapamadık. Kiracı takibe itiraz etmedi ve kiracıyı tahliye ettik. Kefile tebligat yapıldıktan sonra kefilin takibe itiraz etmesiyle takip durdu ve icra mahkemesinde dava açtık.
Kira sözleşmesi 2 parçadan oluşmakta ve taraflar hem klasik kira sözleşmesine hem de hususi şartlar olarak düzenlenen kira sözleşmesinin ekine imza atmışlar. Asıl kira akdinde kefil 'adi kefil' olarak imza atmışken, kira sözleşmesinin eki niteliğinde olan hususi şartlara MÜŞTEREK BORÇLU, MÜTESELSİL KEFİL sıfatıyla imza atmış. Mahkeme kefilin ADİ KEFİL olduğu ve asıl borçlu hakkındaki takip sonuçlanmadan kefilin sorumluluğuna gidilemeyeceği gerekçesiyle DAVAYI REDDETTİ. Bu durumda sözleşmenin eki niteliğinde olan hususi şartlar SÖZLEŞME nin devamı olduğu için kefilin MÜTESELSİL KEFİL olarak değerlendirilmemesi bana yanlış geldi. Acaba hakim ikisini birden değerlendirerek borçlu lehine olan sözleşmeyi mi dikkate aldı? Kararı temyiz edeceğim için bu konuda bana yardımcı olursanız ve elinizdeki Yargıtay kararlarından gönderirseniz sevinirim.
Saygılar...
Old 12-09-2007, 16:37   #2
cesur_yürek

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
Altıncı Hukuk Dairesi
Esas No : 2006/5059
Karar No : 2006/7401
Tarih : 26.6.2006


KEFİLİN SORUMLU OLDUĞU AZAMİ SÜRENİN BELLİ OLMASI ( Ne Kadar Uzayacağı Belirsiz Bir Kira Süresine İlişkin Olan ve Kefili Sınırsız Bir Sorumluluk Altına Sokan Sözleşme Hükümleri Geçerli Olmadığı )
KİRA SÖZLEŞMESİNDE KEFALET ( Süresi ve Ödenecek Kira Parasının Miktarı Açıkça Gösterilmiş Kira Sözleşmesini Kefil Sıfatıyla İmzalayan Kişi Sözleşmede Gösterilen Kira Süresi Boyunca Kiracının Ödemekle Yükümlü Bulunduğu Kira Paralarından Sorumlu Olduğu )
KİRA SÖZLEŞMESİNİN UZAMASI HALİNDE KEFİLİN SORUMLULUĞU ( Kefilin Sorumluluğunun Devam Edebilmesi İçin Öncelikle Bu Hususun Sözleşmede Açıkça Kararlaştırılmış Olması Gereği )




ÖZET :

Borçlar Kanunu'nun 484. maddesi hükmü gereğince yazılı şekilde düzenlenmiş, süresi ve ödenecek kira parasının miktarı açıkça gösterilmiş kira sözleşmesini kefil sıfatıyla imzalayan kişi sözleşmede gösterilen kira süresi boyunca kiracının ödemekle yükümlü bulunduğu kira paralarından kefil sıfatıyla kiralayana karşı sorumludur.

Kira süresinin, 6570 sayılı Gayrimenkul Kiraları Hakkındaki Kanun'un 11. maddesi gereğince uzadığı hallerde, uzayan kira süresi bakımından kefilin sorumluluğunun devam edebilmesi için; öncelikle bu hususun sözleşmede açıkça kararlaştırılmış olması gerekir. Bunun yanında, kefilin uzayan dönemdeki sorumluluğunun azami hangi süreyle ve hangi miktarla sınırlı olacağı da açıkça gösterilmiş olmalıdır. Ne kadar uzayacağı belirsiz bir kira süresine ilişkin olan ve kefili sınırsız bir sorumluluk altına sokan sözleşme hükümleri geçerli değildir.


DAVA :

İcra mahkemesince verilmiş bulunan karar davacı-davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:


KARAR :

Davacı alacaklı vekili tarafından davalı borçlular hakkında kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istemli olarak başlatmış olduğu icra takibi nedeniyle düzenlenen ödeme emrine davalı borçlulardan Cengiz ve Aytuğ'un yasal süresinde itiraz etmesi üzerine davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması, takibin devamı ve kiralananın tahliyesi isteminde bulunmuştur. Mahkemece, 2004 Aralık ayı ve Ocak, Şubat-2005 aylar bakiye kira bedeli olarak 30 YTL ve Nisan 2005 ayı kira bedeli olan 210 YTL üzerinden itirazın kaldırılmasına, temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesine, asıl alacak üzerinden %40 inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmesi üzerine karar davacı ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.

1- Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre davacı alacaklı vekilinin tüm, davalı borçlular vekilinin ise kiralananın temerrüt nedeniyle tahliyesine ilişkin karar kısmı ile aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

2- Davalı borçlular vekilinin, müşterek müteselsil kefil borçlular Cengiz ve Aytuğ'un sorumluluğuna dair temyiz itirazlarına gelince;

Davacı alacaklı vekili, dava dilekçesinde; davalı, borçlular hakkında kira alacağı nedeniyle icra takibi başlattığını kiracı Ö... Sigorta Ltd Şti'nin yasal süresinde takibe itiraz etmediğini, borçlulardan aynı zamanda şirket müdürü olan Cengiz'in yasal sürede yapmış olduğu itirazı icra memurunun şirket adına yapılmış gibi değerlendirmesi sonucu takibin tüm borçlular açısından durduğunu ancak bu hususu İcra Hukuk Mahkemesinde şikayet konusu yapmaları üzerine talebin kabul edilerek borçlu şirketin yasal süresi içerisinde takibe itiraz etmediğine karar verildiğini, bu kararın Yargıtay'ca onanmak suretiyle kesinleştiğini, müşterek müteselsil kefil davalılar Cengiz ve Aytuğ'un yasal süre içerisinde haksız olarak takibe itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesini istemiş, davalı borçlular vekili sözleşmenin yenilenmesi ile kefilin sorumluluğunun son bulduğunu, kötü niyetli davacının asıl alacağın % 40'ından az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini ve davanın reddini savunmuştur.

Takibe dayanak yapılan ve karara esas alınan, 01.05.2002 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Her ne kadar sözleşmede kefilin sorumluluğu açıkça düzenlenmiş, davalı borçlular Cengiz ve Aytuğ'un müşterek müteselsil kefil oldukları belirtilmiş, ayrıca özel şartlar 4. madde de kefillerin sorumluluğunun kiracının faaliyet gösterdiği sürece geçerli olduğu kararlaştırılmış ise de Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 22.03.2006 gün ve 2006/6-78 Esas, 2006/88 Karar sayılı kararında da kabul edildiği gibi Borçlar Kanunu'nun 484. maddesi hükmü gereğince, yazılı şekilde düzenlenmiş, süresi ve ödenecek kira paralarının miktarı açıkça gösterilmiş bir kira sözleşmesini kiracının kefili sıfatıyla imzalayan kişi; sözleşmede gösterilen kira süresi boyunca, kiracının ödemekle yükümlü bulunduğu kira paralarından, kefil sıfatıyla kiralayana karşı sorumludur.

Zira, böylesi bir durumda, kefilin sorumluluğu süre ve miktar itibariyle belirlidir. Kefil sorumluluğunun kapsamı ve sınırlarını bilmektedir. Kira süresinin, 6570 sayılı Gayrimenkul Kiraları Hakkındaki Kanun'un 11. maddesi gereğince uzadığı hallerde, uzayan kira süresi bakımından kefilin sorumluluğunun devam edebilmesi için; öncelikle bu hususun ( kefilin sorumluluğunun uzayan dönem için de devam edeceğinin ) sözleşmede açıkça kararlaştırılmış olması gerekir. Bunun yanında, kefilin uzayan dönemdeki sorumluluğunun azami hangi süreyle ve hangi miktarla sınırlı olacağının açıkça gösterilmiş olması da şarttır. Ne kadar uzayacağı belirsiz bir kira süresine ilişkin olan ve kefili sınırsız bir sorumluluk altına sokan sözleşme hükümleri geçerli değildir. Olayımızda da, kefaletin kiracının, kiralananda faaliyet gösterdiği sürece devam edeceği belirtilmiş ise de; kefilin gerek sorumlu olacağı süre gerekse azami miktar gösterilmemiş olduğu için müşterek müteselsil kefillerin sorumluluğu sözleşmenin düzenlendiği tarih olan 01.05.2002 tarihinden itibaren bir yıl süreyle sınırlıdır. Davacı borçlular hakkında başlatmış olduğu icra takibi ile kefillerin sorumlu olduğu bu dönemden sonra gelen Mayıs, 2003 - Nisan, 2005 aylar arası kira bedelini istemiştir. Bu durumda kefiller hakkında itirazın kaldırılmasına karar verilmesi doğru olmadığı gibi alacak istemi kısmen kabul edildiğinden reddedilen asıl alacak üzerinden davalılar lehine inkar tazminatına karar verilmemesi de hatalı görüldüğünden kararın bozulması gerekmiştir.


SONUÇ :

Yukarıda ( 1 ) No'lu bentte yazılı nedenlerle tahliyeye ilişkin hüküm kısmının ( ONANMASINA ), yukarıda ( 2 ) No'lu bentte yazılı nedenlerle kararın davalı borçlular Cengiz ve Aytuğ açısından alacak ve inkar tazminatına yönelik olarak hüküm kısmının ( BOZULMASINA ), onanan kısım için temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 26.06.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 12-09-2007, 16:47   #3
TRINITY

 
Varsayılan

Sayın Cesun Yürek,
Öncelikle teşekkür ediyorum. Olayda kira sözleşmesi 2 yıllığına yapılmış ve icra takibi bu süre içinde başlattık. Yani Yargıtay kararındaki gibi kefilin sorumlu olduğu miktarda bir problem yok. Hakim, gerekçeli kararda 06/03/1995 T, 7774 E, 7845 K sayılı kararı gerekçe göstermiş fakat söz konusu karara ulaşamadım. Yardımcı olursanız sevinirim.
Old 25-03-2011, 13:01   #4
fatmas

 
Varsayılan

Bir kira sözleşmesinin özel şartlarda kefilin müşterek ve müteselsil kefil olduğu belirtilmesine rağmen imza sütununda kefil ibaresinin önünde müşterek ve müteselsil kefil yazılmamış . Özel şartların aksine , kefil sözleşmeyi adi kefil olarak imzalamış. Borçlar Hukuku Genel Hükümleri gereğince bu durumda kefaletin adi kefalet olduğu şeklinde yorum yapılabileceği düşüncesindeyim. Sizler ne dersiniz ?

Sayın TRINTITY 'nin mesajında geçen hangi daireye ait olduğu belli olmayan 06/03/1995 T, 7774 E, 7845 K sayılı Yargıtay kararını tüm yargıtay dairelerinde aramamıza rağmen bulamadık. Bu karara ulaşan bir üyemiz var mı acaba ?
Old 15-04-2013, 17:40   #5
n_plak

 
Varsayılan

Sn. Fatmas,

Uzun zaman önce sormuş olduğunuz sorunuza yanıt bulabildiniz mi?
Benzer bir durumda, matbu kira sözleşmesinin özel şartlarında kefilin müşterek ve müteselsil kefil olduğu belirtilmiş, imza kısmında kefil ibaresinin önünde müşterek ve müteselsil kefil yazılmamış,biz de sizin de belirttiğiniz şekilde yaptığımız yorumla, müvekkilin adi kefil olduğunu düşünüyoruz. Ama dayanak bir içtihat bulamadık maalesef. Sizin olayınız ne şekilde sonuçlandı?
Old 25-04-2013, 13:28   #6
n_plak

 
Varsayılan

Merhaba,
Bir önceki mesajımda bahsettiğim davada Mahkemece müvekkilin müteselsil kefil olduğu açıklaması ile davanın kabulüne karar verildi.
Temyiz etmeyi düşünüyorum, ancak hala bu konuda herhangi bir içtihat bulamadım.


İyi çalışmalar.
Old 30-11-2014, 22:07   #7
av.bal

 
Varsayılan

Merhaba,
Kararınızı temyiz ettiniz mi acaba? Temyiz ettiyseniz Yargıtay'ın kararı ne yönde oldu, paylaşabilir misiniz?

Alıntı:
Yazan n_plak
Merhaba,
Bir önceki mesajımda bahsettiğim davada Mahkemece müvekkilin müteselsil kefil olduğu açıklaması ile davanın kabulüne karar verildi.
Temyiz etmeyi düşünüyorum, ancak hala bu konuda herhangi bir içtihat bulamadım.


İyi çalışmalar.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
TÜketİcİ Hakem Heyetİ BaŞvurularinda MÜteselsİl Sorumlularin BaŞvuruyu İhbari av.brs Meslektaşların Soruları 2 15-08-2007 09:16
Kİra SÖzleŞmesİnde Cezaİ Şarti Bertaraf Etmek tolga Meslektaşların Soruları 1 03-07-2007 09:21
İcra KefİllİĞİ Nde Aranan Şartlar SALONER Meslektaşların Soruları 7 25-05-2007 13:12
boşanmada velayet ve degısen şartlar seyitsonmez Meslektaşların Soruları 4 01-11-2006 16:41


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05452299 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.