Boşanma Davası Süresince Çocuğun Velayeti Nasıl Düzenlenir?

esıme bosanma davası actım ıkı yasında cocugum var yaz tatılınde15 gun gıttı cocuk su cıcegı cıkardıgı ıcın ıstedım mahkeme bundan sonra pazartesı carsamba cuma babada kalacagını dıger gunler bende kalması ıcın karar vermıs
boyle bır karar verebılırmı ne yapmalıyım lutfen bana yardım edın sureklı bu sekılde bı karar verebılırmı

Alıntı: Yazan Konuk esıme bosanma davası actım ıkı yasında cocugum var yaz tatılınde15 gun gıttı cocuk su cıcegı cıkardıgı ıcın ıstedım mahkeme bundan sonra pazartesı carsamba cuma babada kalacagını dıger gunler bende kalması ıcın karar vermıs boyle bır karar verebılırmı ne yapmalıyım lutfen bana yardım edın sureklı bu sekılde bı karar verebılırmı

Sayın konuk;Öncelikle hukuki durumunuzu eksik bilgi vermenizden dolayı çok net anlıyamadığımı belirtmek isterim.Boşanma davanız devam ediyor mu? Çocuğunuzun yaşı çok küçük,çocuğun sizden 3 gün gibi uzun bir süre ayrı kalması küçük çocuk açısından yıpratıcı olma ihtimali yüksektir.Boşanma davanız devam ederken mahkeme tedbiren babasıyla görüşmesi konusunda karar verebiliyor ancak bu konuda karar verirken çocuğun yaşının küçük olduğunu göz ardı etmemesi gerekiyor.Boşanma davanızın duruşmalarında bu hususu özellikle vurgulayın ve çocuğunuzun babasıyla görüş günlerini çocuk için en iyi olacak şekilde yeniden düzenlenmesini hakimden talep edin.Gerekli hukuki itiraz ve şikayetlerinizi yapacak,boşanma davanızı takip edecek bir avukatın profesyonel yardımından faydalanmanızı,maddi durumunuz avukat tutmaya elverişli değilse bulunduğunuz yerin barosunun adli yardım servisine başvurarak ücretsiz avukat hizmetinden faydalanmanızı öneririz.

Sn.Katılımcı

Boşanma davası açıldığında hakim duruşma gününü beklemeksizin dava süresince geçerli olacak gerekli tedbirleri alabilir.

Çocuğund dava süresince kimin yanında kalacağı ve diğer tarafın çocukla görüşme süresi de bu kararlardan biridir.
Bu nedenle hakimin karar vermesi beklenilir bir tutumdur.

Mesajınızda"pazartesı carsamba cuma babada kalacagını dıger gunler bende kalması ıcın karar vermıs" diyorsunuz.

Öncelikle böyle bir karar verildiğinden emin olmanız gerekmektedir.

Eğer böyle bir karar verilmiş ise yerleşmiş Yargıtay kararlarına uyumlu olmadığını düşünüyorum.


Çocukla ana baba arasında kişisel ilişki düzenlenirken ön planda tutulması gereken husus, çocuğun yararlarıdır. Başka bir anlatımla, küçüğün bedeni ve fikri gelişimine engel olacak ya da tehlikeye düşürecek şekilde bir ilişkiye müsaade edilemez. Her ne kadar ana babalık duygularının tatmini de, önemli bir faktör ise de, çatışma halinde çocuğun yararını, ana babanın yararına üstün tutmak zorunludur.

Mahkemece, 2 yaşındaki çocuğun pazartesı carsamba cuma babada ,diğer günler annede kalması yönünde vermiş olduğu karar, çocuğun zararınadır. Çünkü henüz 2 aylık ve anne sefkatine muhtaç olan çocuğun neredeyse her gün değişik bir ortama bir göçebe gibi sürekli olarak taşınması , çocuğu olumsuz yönde etkiler.

Bu bakımdan yapılan düzenleme yanlış olup, velayetin koşulları varsa anneye verilmesi ,diğer eşe de babalık duygusunu tatmin edecek miktarda makul bir görme süresi tanınması uygun olur.

Sonuç olarak eğer bu yönde bir karar verilmiş ise aynı mahkemeye bu karara itiraz etmek,gerekiyorsa hemen bir pedegogtan görüş almak yolu ile çocuğun yararına uygun bir görüşme süresinin tayinini istemek gerektiğini düşünüyorum.

Bu arada bir avukattan profesyonel yardım almanızı,mali durumunuz uygun değil ise baroların adli yardım servisine başvurmanızı öneriyoruz.

Gerekli adres ve bağlantılar KAHDEM giriş sayfasında bulunmaktadır.

Saygılarımla

Sayın konuk,

Çocuğunuzun, davalı ile görüşme süresinde, su çiçeği geçirdiğinden hareketle size teslimini talep ettiyseniz; su çiçeği, çocukların mutad olarak geçirebileceği bir hastalık olduğundan, mahkeme sırf bu nedenle çoçuğun size teslimini uygun görmemiş ve talebinizden hareketle, eşler arasında bundan böyle çıkabilecek olası ihtilafları da bir karara bağlamış olabilir.

Boşanma davalarında, hakim çocuk için gerekli gördüğü tehdirleri alabilir. Bu meyanda sizin davanızda da hakim ya tarafların talebi üzerine ya da kendi takdir hakkını kullanarak; çocukla ebeveynler arasındaki şahsi münasebeti düzenlemiş olabilir. Bu durum, dava müddetince ya da dava devam ederken hakimin bu konuda alacağı yeni bir karara kadar devam edecek olan geçici bir düzenlemedir.

Çocuğun velayeti ve şahsi münasebetinin tesisi, tamamen hakimin takdirindedir. Kararı beğenmediyseniz, nedenlerini de göstererek itiraz edebilir ve kendi taleplerinizi dile getirebilirsiniz.

Velayet durumunu etkileyen başkaca bir neden yoksa; çocuğun yaşının küçük olması, anne sevgisi ve bakımına muhtaç bulunması etkenler gibi çocuğun velayetinin anneye verilmesinde etkilidir.

Mahkemenin kararına itiraz etmenizi gerektirir başkaca bir neden yoksa bu haliyle karar haklı ve adil gözüküyor. Bu karar dava bitene kadar cari olacaktır. Bundan sonra ancak itiraz üzerine veya hakimin gerekli göreceği hallerde bir karar verilebilir ve dava sonuna kadar tarafları bağlar. Dava sonunda ise çocuğun velayeti ve ebeveynle şahsi münasebeti konusunda nihai bir karar verilecektir ki büyük bir olasılıkla şu anki kararla aynı doğrultuda olacaktır.

Saygılarımla.

Alıntı: Yazan Konuk karar vermıs

Duruşmada siz hazır değil miydiniz? Vekiliniz mi bulunuyordu?

"Karar vermiş" dediğinize göre kararı siz de görmediniz, sanırım.

Bunun dışında, Sayın Kayar'ın görüşlerine aynen katılıyorum.

Saygılarımla