Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Uygun olmayan bacak protezi dolayısıyla yaşanan mağduriyetin giderilmesi noktasında görevli mahkeme hangisi olacaktır?

Yanıt
Old 07-04-2014, 14:57   #1
Av.S.Seckin KAVAK

 
Varsayılan Uygun olmayan bacak protezi dolayısıyla yaşanan mağduriyetin giderilmesi noktasında görevli mahkeme hangisi olacaktır?

İyi günler, şimdiden yardımcı olabilecek veya fikir verebilecek herkese teşekkürler.

Müvekkil, adli yardım bürosu aracılığıyla tarafıma yönlendirilen sol diz üstü ampüte olduğundan dizüstü protez kullanmak durumunda olan bir arkadaşımız. Masrafları karşılayamadığı için bulunduğu yerdeki Kaymakamlık Sosyal Yardımlaşma Vakfına başvuruyor. Bu başvurusunun neticesinde kendisi bir "özel" protez merkezine yönlendiriliyor. Protez kendisine takılıyor ve bedeli vakıf tarafından ilgili özel şirkete ödeniyor. (Bu ödemelerle ilgili belgeler tarafımızda da mevcut)

Ancak daha sonra şikayetleri başlıyor, rahat yürüyememe başta olmak üzere, bu şikayetleri de İl Sağlık Müdürlüğü'nün protezlerle ilgili yönetmelik hükümleri doğrultusunda muayeneye sevk edilerek bir doktor raporuyla da doğrulanıyor. Anılan yönetmelikte ilgili firmanın bu durumda gereğini yapması ifade edilmiş ancak tahmin edeceğiniz üzere bu yapılmıyor ve vatandaş adli yardım bürosuna gitmek durumunda kalıyor.Bu tip durumlarda,zaman zaman kimi müvekkillerin zenginleşme yönündeki yaklaşımının aksine temel amacı düzgün bir protezle ağrısız şekilde yürüyebilmek, yani ufak tefek maddi harcamaları (protezi kendi imkanlarıyla düzelttirme gibi ki maalesef bunlar belgesiz, faturasızmış) olmasına ve belki çalışmaya engel hale gelme, manevi zarar gibi durumlara karşın bu tip talepler noktasında ben kendisine bilgi verdim ve bunlar da karşılanırsa tabi ki mutlu olacaktır ancak temel derdi düzgün bir protez. (Şu bilgiyi de eklemekte fayda var; söz konusu işlem bir doktor hatası vs gibi bir durum değil, söz konusu protezin müvekkile uygun olmaması durumu)

Durum bu iken, ben tercih edilecek prosedür noktasında ikilemde kalmış durumdayım. Müvekkilin basit anlamda değerlendirildiğinde tüketici sayılabileceği bu nedenle tüketici mahkemesine gidilip gidilemeyeceği,bunun yanında asliye hukuk mahkemesinde maddi/manevi tazminat davasının mı daha doğru olabileceği hususunda emin olamamaktayım.

Ödemeyi kaymakamlığın yapmış olması tüketicilik noktasında sorun teşkil eder mi? Bu ödemenin varlığı ve o şirketi müvekkilin özgür iradesi ile tercih etmemiş olması sorun mudur?

Bunun yanında, müvekkilin durumu malum, hızlı sonuç almak önemli,bunun yanında tekrar aynı yerle muhatap olmama gibi bir duygusu da var. (Tüketici mahkemesine gidip malın yenisi ile değiştirilmesi durumu örneğin)
Bütün bu hususlar değerlendirildiğinde, sair tazminat talepleri açısından da düşünülerek tazminat davasına mı yönelmeliyim? Bu arada kaymakamlık da mevcut durumda yeni bir protez ücreti vermeye de yanaşmamakta, bu şifahi durumu biraz da tazmine temel teşkil etmesi açısından yazılı bir talepte bulunarak reddedildik ve dolayısıyla müvekkilin alabileceği tazminatla kendi protezi almasına yönelme gibi bir durumda dönüştürmek de makul geliyor.

Uzun oldu biraz ama sonuç olarak görevli mahkeme hangisi olmalı, her ikisi de mümkündür diye düşünen üstadlar açısından da ayrıntılı şekilde özellikle ifade etmeye çalıştığım somut olay doğrultusunda hangisi tercih edilmeli, nacizane görüşlerinizi bekliyorum. Şimdiden teşekkürler.

Saygılar, Av. Seçkin KAVAK
Old 07-04-2014, 15:09   #2
mfk

 
Varsayılan

Merhabalar Seçkin Bey

Nacizane görüşüm meselenin tüketici mahkemesinde çözülmesi yolunun seçilmesidir. Zira 4077 sayılı kanun madde 3'e göre müvekkilinizin tüketici sıfatını haiz olduğunu düşünüyorum... Kanun malı veya hizmeti satın alanı değil, malı ve hizmeti alanı, yararlananı veya kullananı tüketici olarak nitelendiriyor diye düşünüyorum... İyi çalışmalar...
Old 08-04-2014, 10:42   #3
Av.S.Seckin KAVAK

 
Varsayılan

Sayın mfk, cevabınız ve ilginiz için teşekkürler.

Ancak, benim eksikliğim olarak ifade etmediğim bir husus daha söz konusu ki bu durum tüketici mahkemesinde zamanaşımı yönünden sorun olabilir düşüncesindeyim. Bu husus da göz önüne alarak cevap alabilirsem forumdan çok mutlu olacağım.

Şöyle ki; protezin ilk yapılma tarihi 25.07.2011. Ancak, şikayetler neticesinde İl Sağlık Müdürlüğü'nün yazısına istinaden Ağustos 2013'te eski protezin "üst ve ayak bilek bölgesinin yapılıp yeniden takıldığı" yönünde bir ifade var. Fakat, rahatsızlık giderilmiyor ve tekrar İl Sağlık Müdürlüğü'ne başvuru yapılıyor, akabinde de 04.10.2013 tarihli "protez uygunsuzdur" raporu veriliyor. Tüketici Kanunu'ndaki ayıplı mal/hizmet için başlangıç tarihini yapılan onarım olarak değerlendirebilirsek 2 yıllık süre açısından problem yok, ancak satın alındığı tarih göz önüne alınırsa sıkıntı olacaktır. Ancak bu katı yorumda dahi "Ayıplı hizmetin neden olduğu her türlü zararlardan dolayı yapılacak talepler ise üç yıllık zamanaşımına tabidir." hükmü gereği en azından tazminat talebinde bulunmamız mümkün olabilir mi? Bu noktada şunu da ifade etmeliyim; müvekkil şifahen firmaya durumu bildirdiğini ifade etmekte ancak "Tüketici, hizmetin ifa edildiği tarihten itibaren otuz gün içerisinde bu ayıbı sağlayıcıya bildirmekle yükümlüdür." hükmünün tarafımızca ispatlanabileceği her hangi bir belge yok, bu 30 günlük bildirim bir ön şart mıdır? Bu durumun yoksunluğu davanın selametini etkiler mi?

Zamanaşımı hususuyla ilgili bu karmaşık durum göz önüne alınırsa, tazminat davası ikame edilmesi mümkün müdür? Karşılaşacağımız net şekilde görevsizlik kararı mı olacaktır? Müvekkilin fakirliği göz önüne alındığında karşı vekalet ücreti kararsızlığımı derinleştirmekte, okuyan, cevap yazan tüm üstadlara sabırları ve yardımları için teşekkür ederim.
Old 08-04-2014, 14:17   #4
av.esengül çördük

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY

13.Hukuk Dairesi
Esas: 2001/123
Karar: 2001/2521
Karar Tarihi: 16.03.2001


PROTEZİN AYIPLI OLMASI SEBEBİYLE AÇILAN TAZMİNAT DAVASI - UYUŞMAZLIĞIN TÜKETİCİ MAHKEMELERİNCE BAKILMASI - GÖREVİN KAMU DÜZENİNE İLİŞKİN OLMASI

ÖZET: Somut olayda davacı satıcılardan aldığı protezin ayıplı olması, nedeniyle duyduğu acı ve elem karşılığı olarak manevi tazminatın tahsilini istemiştir. Bu nedenle taraflar arasındaki uyuşmazlığın tüketici mahkemelerince bakılıp çözümlenmesi gerekir. Görev Kamu düzenine ilişkin olup davanın her aşamasında resen gözetilmesi gerekir. Davanın görev yönünden reddi ile tüketici mahkemesine tevdiine verilmesi gerekir.

(4077 S. K. m. 1, 23) (1086 S. K. m. 7)

Dava: Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalılar avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalılar vekili avukat Turgut ..... ile vekili avukat Ahmet ......ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak, dosya incelendi gereği düşünüldü.

Karar: Davacı, prostat kanseri teşhisiyle 21.11.1995 tarihinde bilateral orşiektomi yapılmış empostens sebebiyle davalı limitet şirketin sorumlusu Necdet Aydan satın alınan menton Alphol İnflatoble penile prothesis takılmış ameliyat sırasında ve bitiminde protez pompa, cezarsvar fonksiyonları aktive edilerek normal çalıştığı görülmüştür. Ameliyattan altı hafta sonraki kontrolde ise takılan cihazın mekanik yetersizlik sebebi ile pompa çalışmadığı için silindirlerin rezervuar sıvısı dolmadığı bu sebeple çalışmadığı anlaşılması üzerine ilgili satıcı firma ve temsilcisine başvurulmuş yenisi ile değiştirilmesi önerileri sağlık durumu nedeniyle mümkün olmadığından kabul edilmemiş olup bundan dolayı duyulan acı ve sıkıntılar, ümit eylediği tarzda yaşamak imkânından mahrum kaldığı açıklanarak 20.000.000.000 Tl. manevi tazminatın hüküm altına alınmasını talep ve dava etmiştir.

Davalılar kendilerinin sorumlu olmayacaklarını, Necdet Ayın firmanın sorumlu müdürü olarak kendisine husumet yöneltilemeyeceğini protezin tam teşekküllü hastanede takıldığını, yeni protez verme tekliflerinin geri çevrildiğini bildirerek davanın reddini savunmuşlardır.

Mahkemece dava kısmen kabul edilmiş hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir.

Taraflar arasındaki hukuki ilişki satım akdinden kaynaklanan manevi tazminata ilişkindir. 4077 sayılı tüketicinin korunması hakkındaki kanunun amacı ekonominin gereklerine ve kamu yararına uygun olarak tüketicinin sağlık ve güvenliği ile ekonomik çıkarlarını koruyucu aydınlatıcı esasları düzenlemektir. Aynı yasada Tüketici ise bir mal ve hizmeti özel amaçlarla satın alarak nihai olarak kullanan veya tüketen gerçek ve tüzel kişi olarak tanınılır. Yasanın 23. maddesi ile bu kanunun uygulaması ile ilgili olarak çıkacak her türlü ihtilaflara tüketici mahkemelerinde bakılacağı hükmü getirilmiştir. Somut olayda davacı satıcılardan aldığı protezin ayıplı olması, nedeniyle duyduğu acı ve elem karşılığı olarak manevi tazminatın tahsilini istemiştir. Bu nedenle taraflar arasındaki uyuşmazlığın tüketici mahkemelerince bakılıp çözümlenmesi gerekir. Görev Kamu düzenine ilişkin olup davanın her aşamasında resen gözetilmesi gerekir. Hukuki bir olgudur. Değinilen bu yön gözetilerek davanın görev yönünden reddi ile tüketici mahkemesine tevdiine verilmesi gerekirken işin esasının incelenip hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalıların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair yönlerin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 20.000.000 lira duruşma avukatlık parasının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 16.03.2001 gününde oybirliği ile verildi.(¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı
Old 08-04-2014, 14:26   #5
av.esengül çördük

 
Varsayılan

Kanun No: 6502
Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun (YÜR. TAR.: 28.05.2014)
Zamanaşımı

MADDE 12 - (1) Kanunlarda veya taraflar arasındaki sözleşmede daha uzun bir süre belirlenmediği takdirde, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile, malın tüketiciye teslim tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. Bu süre konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallarda taşınmazın teslim tarihinden itibaren beş yıldır.

(2) Bu Kanunun 10 uncu maddesinin üçüncü fıkrası saklı olmak üzere ikinci el satışlarda satıcının ayıplı maldan sorumluluğu bir yıldan, konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallarda ise üç yıldan az olamaz.

(3) Ayıp, ağır kusur ya da hile ile gizlenmişse zamanaşımı hükümleri uygulanmaz.


Kanun No: 4077
Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun (TKHK) (YÜR. TAR.: 08.09.1995) (MÜLGA KANUN NO: 6502/86) (YÜR. TAR.: 28.05.2014)

Ayıplı Mal

Madde 4 - (DEĞİŞİK MADDE RGT: 14.03.2003 RG NO: 25048 KANUN NO: 4822/4) (KOD 1)

Fıkra 4 - Bu madde ile ayıba karşı sorumlu tutulanlar, ayıba karşı daha uzun bir süre ile sorumluluk üstlenmemişlerse, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile malın tüketiciye teslimi tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. Bu süre konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallarda beş yıldır. Ayıplı malın neden olduğu her türlü zararlardan dolayı yapılacak talepler ise üç yıllık zamanaşımına tabidir. Bu talepler zarara sebep olan malın piyasaya sürüldüğü günden başlayarak on yıl sonra ortadan kalkar. Ancak, satılan malın ayıbı, tüketiciden satıcının ağır kusuru veya hile ile gizlenmişse zamanaşımı süresinden yararlanılamaz.

Fıkra 8- Bu hükümler, mal satışına ilişkin her türlü tüketici işleminde de uygulanır.
Old 01-06-2022, 13:30   #6
Av.Büşra Tezanlayan

 
Varsayılan

meslektaşım umarım yorumumu görüp dönüş yaparsınız aynı olayla alakalı dava hazırlığı içerisindeyim siz davanızı nasıl sonuçlandırdınız acaba bilgi alabilir miyim ?
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
6100 Sayılı Kanuna Göre Vasiyetnamenin Tenfizi Davasında Görevli Mahkeme Av.Cnszr Meslektaşların Soruları 11 27-07-2017 18:50
Duruşma salonunda bacak bacak üstüne atılır mı? juristbtl Hukuk Sohbetleri 52 25-03-2013 00:56
Uygun olmayan zamanda ortaklığın giderilmesi-Mülkiyetin tespiti akrd61 Meslektaşların Soruları 1 30-03-2011 16:56
Kamulaştırma dolayısıyla açacağım dava hangisi? Arif ERUCU Meslektaşların Soruları 2 24-03-2011 15:40
Medaş'a karşı açılacak zarar-ziyan davasında görevli mahkeme hangisi? Sadık Meslektaşların Soruları 2 13-02-2008 09:05


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04618692 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.