serbest avukatın , kamu personeli eşinin sağlık sigortasından faydalanması

Ben 2003 yılında serbest avukatlığa başladım. Eşim kamuda öğretmen. 2004 yılına kadar eşimin sağlık sigortasından yararlanıyordum. Sonrasında serbest avukat olduğum için eşimin sağlık sigortasından faydalanamayacağım gerekçesiyle bu sigortadan çıkarıldım.

Ancak şimdi Danıştay'ın 2004 tarihli bir kararını buldum ve karar ,herhangi bir şekilde sağlık yardımından yararlanmayan davacı avukatın , kamu personeli olan eşinin sağlık yardımından yararlanabileceği yönünde.

Konu hakkında bilgisi olan sayın meslekdaşlarımın yardımını bekliyorum. Öğretmen eşimin sağlık sigortasından faydalanabiliyormuyum.

Şimdiden teşekkürler...

Evet faydalanabiliyorsunuz.Faydalanan arkadaşlar var.Ayrıca benim eşim SSK'YA tabi ben kuruma başvurup sağlık karnesi çıkarttım.Yanlız kurum ve kurumun sizi yönlendirdiği diğer kurumdaki pek çok kişiye olayın özelilliğini defalarca anlattım.Biraz sabırlı bir uğraşla çözülüyor.Muhtemelen kamu da da öyledir.

Sayın Kalay,

Benim eşim üniversitede öğretim görevlisi ve ben hiç zorlukla karşılaşmadan yararlanmaktayım. Mevzuatı araştırmadım ama öğretmenler için bir istisna getirildiğini sanmıyorum.

Saygılarımla

Merhabalar...

Benim de eşim devlet memuru ancak ben topluluk sigortası ve hastalık sigortası ödüyorum.Evlendikten sonra(2003) yaptığım araştırmada eşimin sağlık imkanından faydalanamayacağım kanaatine vardım. Bahsetmiş olduğunuz Danıştay kararında yanlış hatırlamıyorsam avukat lehine verilmiş bir karar.Ancak orada danıştay'ın vurguladığı şey sosyal güvencesi bulunmayan avukatın eşinin hastalık sigortasından faydalanacağı yönünde...
Yalnız, o karar çıktığı zaman sanırım topluluk sigortası kapsamına geçmeyen barolar vardı. Şimdi SSK ile topluluk sigortası kapsamında sözlşeme yapmayan baro kalmadığı kanaatindeyim.
Yani şu anda herhangi serbest çalışan bir avukat arkadaşımız talebi üzerine SSK sağlık imkanlarından faydalanacak durumdadır. Durum böyle olunca, kurumlar siz SSK kapsamında olabiliyorsunuz diyerek bu aşamadan sonraki talepleri reddedecek veyahut faydalanan meslektaşlarımızın mevcut durumlarına son verebileceklerdir.
Onun için "ben eşimin sağlık imkanlarından faydalanıyorum" diyen arkadaşlarımızın bu konuda fazla ses çıkartmamaları gerekmektedir.Her an diskalifiye olabilirsiniz...

Saygılarımla....

01.01.2007 tarihinde yürürlüğe girecek olan 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile avukatların prim ödemesi tekrar düzenlenmekte ve sağlık sigortasından yararlanma imkanı getirilmekte diye biliyorum

Sayın Kalay,benim eşim devlet memuru ve ben eşimin sağlık yardımından yararlanıyorum.Serbest çalışan avukatlar için getirilen SSK bağlı Sağlık Sigortası isteğe bağlı olup zorunlu değildir.Eğer avukat ,Topluluk sigortası ile beraber sağlık yardımı içinde prim ödüyorsa,o zaman eşinin sağlık yardımından yararlanamaz.

Sayın Kalay; sosyal güvenlik hakkı anayasal bir hakkımız ve engellenemez. Benim eşim de SSK kapsamında ve ben, topluluk sigortası primi ödeyen bir serbest avukat olarak eşimden dolayı SSK nın sağlık hizmetinden faydalanıyorum. Hangi sosyal güvenlik kuruluşu olursa olsun siz de bu haktan faydalanabilirsiniz düşüncesindeyim. Aksi, anayasal hakkınızın engellendiği anlamına gelir.

Yanlış biliyor olabilirim ya da uygulama değişmiş olabilir ancak benim bildiğim kadarıyla bir sosyal güvenlik kuruluşundan eş durumundan yararlanabilmek için başka bir sosyal güvenceniz olmaması zorunlu. Ve bu konuda da bir tercih hakkı bulunmuyor.

Bu nedenle ne şekilde olursa olsun avukat olarak çalışıyorsanız, yasa gereği bir sosyal güvenlik kuruluşuna bağlı olmanız gerektiğinden (ücretliyseniz SSK, kurum avukatıysanız ES, serbestseniz topluluk/SSK) eşinizin sosyal güvenlik kuruluşuna bağlanamazsınız. Hatta eğer önceden buna hak kazanmış olsanız dahi (örneğin siz fakültede öğrenciyken eş durumundan yararlanıyor olabilirsiniz), avukat olduğunuz andan itibaren bu hakkınızı yitirsiniz ve yasanın sizin için gösterdiği sosyal güvenlik kuruluşuna bağlanmanız gerekir.

Uygulamada SG Kuruluşları bunun farkında olmayabilirler veya bir şekilde sizi kabul etmiş olabilirler ancak ilerde başınızı ağrıtacak olaylar olabilir derim, o nedenle olayı iyi araştırmak lazım.

bu konuda uzman sigorta müfettişi ve yazar sayın ali tezel'in bir soruya verdiği cevap aşağıdadır.
selam ve saygılarımla
ibrahim balcıoğlu
smmm

Avukat Eş Çalışmaz mı?
7 yıldır öğretmen olarak çalışıyorum ve 1,5 yıl önce evlendim. Eşim, Adana barosuna kayıtlı avukat ve SSK’ya topluluk sigortasından prim ödüyor. Barodan aldığımız yazıyla beraber 1 yıldır eş yardımı alıyorum ama kafama da takılıyor, sağlık karnesi de benim üzerime kayıtlı yani benden yararlanıyor. İsmi Mahfuz

Adana barosuna kayıtlı eşiniz için halen çalıştığınız okuldan (kamudan) çalışmayan eşler için verilen eş yardımı alıyorsanız bu yasal değil. Ancak burada önemli olan husus eşinizin avukat olarak bilfiil çalışıp-çalışmadığının belirlenmesidir. SSK’ya topluluk sigortası ödediğini belirttiğinizden fiilen avukat olarak çalıştığı ortaya çıkıyor. Fiilen çalışan eş için siz kamudan (bütçeden) eş yardımı alamayacağınız gibi sizin üzerinizden sağlık yardımı (sağlık karnesi) de alması kanuni değil. Durumun ortaya çıkması halinde eşiniz için ödenen eş yardımı paraları ile sağlık giderleri sizden faizi ile geri istenir. Eşiniz, Topluluk Sigortası kapsamında kendisi için sağlık primi de ödemelidir.

http://www.mbg.org.tr/newsdetail.asp?NewsID=586

topluluk sigortası yatırıyor olmak fiilen avukat olarak çalışmayı nasıl gösterir pek anlamış değilim. çalışmayıp evde otursanız dahi sigortanız birikmesin diye her ay yatırabilirsiniz bu sizin çalışıyor olduğunuz anlamına mi gelecek yani? bir diğeri de avukatlar evet topluluk sigortasını ssk ya ödemektedirler ancak bunun getirisi tüm primler ödendikten sonra emeklilik döneminde ortaya çıkmakta yani emekli olduktan sonra sosyal sigortaların sağlık hizmetinden faydalanabilmektedirler, bu süreçten önce ssk nın sağlık hizmetlerinden faydalanmaları diye bir şey söz konusu değil. dolayısıyla kendileri hiç bir sağlık hizmetinden faydalanamadıkları için eşlerininkinden faydalanmalarında kanunen bir sorun olacağını sanmıyorum. ne yazık ki avukatlar bu konuda henüz kendi haklarını arayabilmiş değiller ki bulsunlar! o yüzdendir ki bu durumun farkında olan özel sigorta şirketleri 'avukatın can sağlığı' adı altında avukatlara sağlık sigortası satmak için yarıştalar. yanlışım varsa düzeltin...

yanlışınız var
1-topluluk sigortası serbest çalışan avukatların dahil olup ödemek zorunda oldukları bir yapılanmadır.Avukatın serbest çalışıyor olması demek çalışıyor olması demektir.Avukat vergi kaydını kapatarak çalışmayan konumuna gelmişse topluluk sigortası sigortası sistemine dahil olması mümkün olmadığından ödemeside sözkonusu olamaz.Uygulamada vergi kaydını kapattıktan sonra sistemde kalınması ve vergi kaydı hiç açılmadan sistem içinde olunması gibi uygulama hataları yapılabilmektedir.
2-Avukatlar ek prim ödeyerek çalıştıkları dönemde SSK nın sağlık hizmetlerinden yararlanabilirler.Sadece normal primini ödeyemedikleri için sağlık sigortası sistemine dahil olmamaktadırlar.Bir de en azından eskiden SSK kuyruklarına girerek muayne olmak serbest çalışan ve sermayesi zaman olan avukatlara cazip gelmediği için sağlık sigortası cazip gelmiyordu saygılarımla

peki sayın muhittin bey baroya kayıtlı olan ancak fiilen çalışmayan avukatın sigorta durumu nasıl olacak(özellikle emeklilik açısından)? ona da açıklık getirirseniz sevinirim.

Baroya kayıtlı olan avukatların bir bürolarının olması zorunludur.Aksi halde levhadan silinirler.Kısacası bürosu olanında vergi mükellefi olması ve topluluk sigortasına kayıtlı olması zorunludur.Emekli ise de destek primi kesilmekle emeklilik maaşı eksik ödenmektedir.


Topluluk sigortasına girmeleri mutlak şekilde zorunlu olanlar:
Madde 186 - 188 inci maddede yazılı olanlar dışında kalan avukatların 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 86 ncı maddesinde gösterilen "Topluluk Sigortasına" girmeleri zorunludur. Ancak, bu zorunluluk (Malullük, yaşlılık ve ölüm
sigortası) bakımından olup, (İş kazaları ve meslek hastalıkları), (Hastalık) ve (Analık) sigortalarına girmek avukatın isteğine bağlıdır.
(Ek: 26/2/1970-1238/2 md.)
Topluluk Sigortasına tabi olan avukatlar hakkında bu kanundaki özel hükümlere aykırı olmamak kaydı ile, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ile 5/1/1961 gün ve 228 sayılı Kanun ve bu kanunların ek ve tadilleri hükümleri uygulanır.



Topluluk sigortasına girme zorunluğu şarta bağlı olanlar:
Madde 187 - Geçici 2 nci maddenin kapsamına giren avukatlar, T.C. Emekli Sandığına borçlanma haklarını aynı maddede gösterilen süre içinde kullanmadıkları takdirde, 186 ncı madde uyarınca Topluluk Sigortasına girmek zorunluluğundadırlar.



Topluluk sigortasına giremiyenler:
Madde 188 - (Değişik: 26/2/1970-1238/1 md.)
Emekliliğe tabi bir görevde çalışmakta olanlar, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu kapsamına girenler (Aynı kanunun 85 inci maddesindeki isteğe bağlı sigortadan faydalananlar dahil),geçici 2 nci maddedeki borçlanmak hakkından faydalananlar ile T.C. Emekli Sandığından emeklilik veya malüllük aylığı almakta olan yahut 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununa göre yaşlılık veya malüllük sigortasından faydalanmış bulunanlar ve aynı kanunun geçici 20 nci maddesindeki şartlara uygun olarak faaliyette bulunan sandıklara tabi bulunan veya bu sandıklardan faydalanmış olanlar 186 ncı madde uyarınca topluluk sigortasına giremezler.
Avukatın yukarıki fıkraya göre topluluk sigortasına girememesi, avukatlık meslekinin icrasına engel teşkil etmez.





Prim borcunu ödememenin sonuçları:
Madde 190 - Topluluk Sigortası primlerini, topluluk sözleşmesinde gösterilen zamanda ödemiyen avukatın adı baro yönetim kurulunun karariyle, birikmiş prim borcunu, sözleşmedeki şartlar dairesinde ödeyinceye kadar, baro levhasından silinir ve durum ilgili yerlere bildirilir.
Topluluk Sigortası primin ödememenin sonuçları,prim borçlusu avukatın şahsına münhasır olup, bu sonuçların aynı Topluluk Sigortası sözleşmesine katılmış olan diğer sigortalılara veya baroya sirayeti hakkında bir hüküm sözleşmeye konulamaz. 17.7.1964 tarihli ve 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 140 ıncı maddesi hükmü barolar hakkında uygulanmaz.(4667 sayılı yasa ile eklenmiştir.)







Tip sözleşmenin hazırlanması ve topluluk sözleşmesine giriş:
Madde 191 - 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 86 ncı maddesi gereğince barolarla Sosyal Sigortalar Kurumu arasında yapılacak sözleşmelere esas teşkil eden tip sözleşme, Çalışma Bakanlığı, Türkiye Barolar Birliği ve Sosyal Sigortalar Kurumu arasında yapılacak görüşmelerle tespit edilir.
Tip sözleşmede yapılacak değişiklikte de yukarıdaki fıkra hükmü uygulanır.
Bu kanunun yürürlüğe girmesinden sonra kurulacak olan barolar da kuruluşlarını takip eden bir ay içinde tip sözleşmeye göre Topluluk Sigortası sözleşmesi yapmak üzere Sosyal Sigortalar Kurumuna başvururlar. Yeni teşekkül eden baroya kayıtlı avukatlar, evvelce kayıtlı oldukları baroda iken girdikleri Topluluk Sigortası ile kazandıkları haklar saklı kalmak üzere, yeni kaydoldukları baronun topluluk sigortasına girerler.


Yürürlükten kaldırılan hükümler:
Madde 192 - 3499 sayılı Avukatlık Kanunu ile ek ve tadilleri, geçici 7 nci madde hükümleri saklı kalmak şartıyla, yürürlükten kaldırılmıştır.



Değiştirilen kanun hükümleri hakkında:
Madde 193 - (Bu madde 21/12/1953 tarih ve 6207 sayılı kanunun 1,4 ve 5 inci maddelerinin değiştirilmesi ile ilgili olup ilgili kanundaki yerlerine işlenmiştir.)



1086 sayılı kanunun değiştirilen hükmü:
Madde 194 - (Bu madde 18/6/1927 tarih ve 1086 sayılı Kanunun 61 inci maddesinin değiştirilmesi ile ilgili olup mezkur kanundaki yerine işlenmiştir.)



Emekliliğe tabi görevden önceki avukatlığın kıdeme sayılması:
Madde 195 - (Yeniden düzenleme: 26/2/1970-1238/1 md.)
Bu kanun gereğince topluluk sigortasına girmiş olup sigortalılığı devam eden bir avukat emekliliğe tabi bir göreve veya hizmete atandığı yahut seçildiğinde, sigortalılığına esas alınan avukatlık süresinin dörtte üçü kıdemine eklenerek intibakı yapılır ve görev veya hizmet aylığı ile emeklilik keseneğine esas aylığı yükseltilir.(1)
---------------------
(1)Bu maddede belirtilen sigortalılığa esas Avukatlık süresinin kıdeme eklenecek olan 2/3 oran, 15/5/1975 tarih ve 1897 sayılı Kanunun, 657 sayılı Kanunun 36 ncı maddesini değiştiren 1 inci maddesiyle 3/4 oranına yükseltilmiş; 4667 sayılı yasanın 93 ncü maddesi ile 657 sayılı yasanın 36 ncı maddesine uyumlu hale getirilmiştir.



Madde 196 - 198 - (Mülga: 26/2/1970-1238/6 md.)



Kamu kurum ve kuruluşları ile kamu iktisadi teşebbüslerinde görevli avukatlar:
Ek Madde 1 - (Ek: 8/5/1984-3003/8 md.)
Kamu kurum ve kuruluşları ile kamu iktisadi teşebbüslerinde asli ve sürekli olarak avukatlık görevinde çalışanların baro levhasına yazılmaları isteklerine bağlıdır. Ancak bunlar hakkında bu Kanunun avukatlık meslekine kabul ve ruhsatname verilmesine ilişkin hükümleri aynen uygulanır. Bunlar, görevlerinin gereği olan işleri yaparken baro levhasına kayıtlı avukatların yetkileriyle haklarına
sahip ve onların ödevleriyle yükümlüdürler. Baroya kaydını yaptırmayan avukat, çalıştığı yer barosuna bilgi verir.
Yukarıdaki fıkra uyarınca baro levhasına yazılmak istemediklerini bildiren adayların, sadece avukatlık mesleğine kabullerine ve adlarına ruhsatname düzenlenmesine karar verilerek kanunda öngörülen diğer işlemler, aynen yerine getirilir.
Birinci fıkrada sözü edilen görevlerden ayrılma halinde, avukatlık mesleğinin yapılabilmesi, baro levhasına yazılmakla mümkündür.
Bu Kanunun avukatlar hakkında öngördüğü disiplin işlem ve cezaları, bu maddede sözü edilen avukatlar hakkında da avukatın sürekli görev yaptığı yer barosunca uygulanır.

Rica etsem sayın ibaresini kullanmasanız

Sevgili meslektaşlarım,
Benim de eşim devlet memuru ve baro eşimin sağlık güvencesinden yararlanabileceğimi,bunun için ek prim yatırmamam gerektiğini söylediler. Eğer burada hukuki bir durum yoksa sanırım baronun da sorumluluğu söz konusudur.
Saygılar...

Biz avukatlar topluluk sigortasına tabiyiz ve topluluk sigortası primi ödüyoruz.Normal şartlarda sağlık hizmetinden yararlanamıyoruz. Sağlık güvencesinden yararlanmamız için ek prim ödememiz gerekmekte. Normal şartlarda sağlık priminden yararlanamadığımızdan eşimizin sağlık güvencesinden faydalanmamızın ne gibi bir sakıncası ve hukuka aykırılığı olabilir.Sağlık primi ödemiyoruz ki ; böyle bir yasal zorunlulukta yok.

Değerli meslektaşlarım,

(peki sayın muhittin bey baroya kayıtlı olan ancak fiilen çalışmayan avukatın sigorta durumu nasıl olacak(özellikle emeklilik açısından)? ona da açıklık getirirseniz sevinirim.)


ben bir başka meslektaşımın bu sorusuna cevap vermeye çalışmış idim.

Son iki soruya gelince
öncelikle bizler avukat olarak hukuku bilmek zorundayız.barodaki sigorta servisindeki memur yanlış cevap verip yanlış yönlendirmişse ve ahtta baro yönetiminden bir meslektaşımız yanlış yönlendirmişse hukuku bilmesi gereken bizlerin kabahati değilmidir yanlış olan

Bu sorulara ise daha önceden esasen cevap verilmiş aynen aktarıyorum
bu konuda uzman sigorta müfettişi ve yazar sayın ali tezel'in bir soruya verdiği cevap aşağıdadır.
selam ve saygılarımla
ibrahim balcıoğlu
smmm

Avukat Eş Çalışmaz mı?
7 yıldır öğretmen olarak çalışıyorum ve 1,5 yıl önce evlendim. Eşim, Adana barosuna kayıtlı avukat ve SSK’ya topluluk sigortasından prim ödüyor. Barodan aldığımız yazıyla beraber 1 yıldır eş yardımı alıyorum ama kafama da takılıyor, sağlık karnesi de benim üzerime kayıtlı yani benden yararlanıyor. İsmi Mahfuz

Adana barosuna kayıtlı eşiniz için halen çalıştığınız okuldan (kamudan) çalışmayan eşler için verilen eş yardımı alıyorsanız bu yasal değil. Ancak burada önemli olan husus eşinizin avukat olarak bilfiil çalışıp-çalışmadığının belirlenmesidir. SSK’ya topluluk sigortası ödediğini belirttiğinizden fiilen avukat olarak çalıştığı ortaya çıkıyor. Fiilen çalışan eş için siz (bütçeden) eş yardımı alamayacağınız gibi sizin üzerinizden sağlık yardımı (sağlık karnesi) de alması kanuni değil. Durumun ortaya çıkması halinde eşiniz için ödenen eş yardımı paraları ile sağlık giderleri sizden faizi ile geri istenir. Eşiniz, Topluluk Sigortası kapsamında kendisi için sağlık primi de ödemelidir.

değerli meslektaşım muhittin bey(sayın ibaresini kullanmadım isteğiniz üzerine),
demişsiniz ki 'baroya kayıtlı olan avukatların bürosu olması zorunludur' sanırım burda cümle eksik olmuş çünkü cümleden kendi bürosu olması anlamı çıkıyor. onun yerine çalışması zorunludur mu denmek istediniz acaba? gerçi akabindeki cümlenizde de vergi mükellefiyetinden bahsettiğinize göre 'kendi bürosu' şeklinde algılamamız gerekiyor. yani sizin açıklamanıza göre şu anda baroya kaydı olan tüm avukatlar sadece kendi bürolarında mı çalışmakta? ayrıca benim tanıdığım çok sayıda yaşı 60 ve üzeri olan meslektaşımız var ki uzun yıllardır fiilen çalışmadıkları halde hala baroya kayıtları devam etmekte ve yine kendileri çalışmadıkları halde eşlerinin, adlarına sigorta primlerini ödemeleri sonucu emekli olmuş durumdadırlar. kısacası bir tarafta kendi tanık olduğum uygulama kısmı bir tarafta sizin yukarıdaki tam tersine açıklamalarınız.. açıkçası kafam gerçekten karıştı...

'baroya kayıtlı olan avukatların bürosu olması zorunludur'
diyen ben değilim yasa hükmü.herhangi bir eksiklik yok.
avukatlar şu tarzda çalışır
1-Serbest avukat (bürosu olmak zorundadır)topluluk sigortası üyesi olmak zorundadır
2-Ücretli özel sektörde veya bir avukatın yanında (ssk lı olup topluluk sigortası ile ilgisi yoktur olamaz da)
her iki gruptakiler baroya kayıtlı olmak zorundadır.
3-kamu kurumunda çalışanlar baroya kayıt olmak zorunlulukları da yoktur. topluluk sigortası ile de ilgileri yoktur

şu an dışarıda olduğum için süreyi net söylemeyeyim.20 yıl yada 25 yıllık bir sınır var.çalışmasanız da baroda kayıtlı olup topluluk sigortası ve vergi mükellefiyeti ile bağınız olmayabiliyor.
eşlerinin prim ödemeleri mevzusu ise hangi şekilde ödeme yaptıklarını bilemediğim ve belirtmediğiniz için bir şey söyleyemem.yanlarında sigortalımı gösterdiler.yasaya aykırı vergi mükellefi yapmadan topluluk sigortasına mı kayıt ettirdiler.bilemem .Ancak ne yazık ki bildiğim ve gördüğüm avukatlar vergi ve ssk mevzuatına kesinlikle vakıf olmadıkları gibi okuyup öğrenmek gayretine de girmiyorlar.sadece uygulamada ki yanlışlıklar nedeniyle sıradan vatandaş gibi hataları ile devam ediyorlar.İyi çalışmalar
Büro edinme zorunluluğu
Madde 43 - Her avukat, levhaya yazıldığı tarihten itibaren üç ay içinde baro bölgesinde bir büro kurmak zorundadır.
Levhaya yazılma yükümlülüğü
Madde 66 - Her avukat, bölgesi içinde sürekli olarak avukatlık edeceği yerin baro levhasına yazılmakla, yükümlüdür.(1)

657 sayılı kanunun 209/1 bu konuda açıklama getiriyor. İncelemenizi tavsiye ederim.
"herhangi bir şekilde sağlık yardımından yararlanmayan eşlerinin".
Bu hükme göre topluluk sigortası ödeyen fakat sağlık yardımı almayan Avukatlar, devlet memuru olan eşlerinden dolayı sağlık yardımından faydalanabilir.

bu konuda az önce istanbul barosunun avukat hakları servisiyle konuştum ve bana verdikleri cevabı aynen aktarıyorum: "baroya kayıtlı olmak fiilen çalışmak anlamına gelmez, fiilen çalışmayı kişinin barodaki kaydı değil vergi dairesindeki kaydı gösterir. topluluk sigortası ise baroya kayıtlı olan fakat bir yere bağlı sigortalı olarak ve ya kamu avukatı olarak çalışmayan avukatların tabi oldukları zorunlu sigortadır. fiilen çalışmasa dahi avukatın topluluk sigortasını ödemesi sigortasının işlemesi açısından lehine bir durumdur. ayrıca topluluk sigortası primi ödemek, sigortanın sağlık hizmetlerinden yararlanmayı sağlamaz. bunun için ek pirim ödemek gerekmektedir ancak bu ek prim için de kayıtlı olduğunuz baronun ssk ile anlaşması olması gerekir(istanbul barosunun böyle bir anlaşması yokmuş). ancak bu, hastalık sağlık sigortasından da yararlanmak için ek prim ödeme durumu, topluluk sigortası gibi zorunlu değil, isteğe bağlı olduğu için bu şekilde ek prim ödemeyip sigortanın sağılık hizmetlerinden faydalanmayan avukatlar eşlerinin üzerinden sağlık karnesi çıkararak sağlık hizmetlerinden yararlanabileceklerdir." (istanbul barosu avukat hakları merkezi 02122516325 dahili 170)

Konu biraz eski ama sorun aynı Serbest Avukatın Emekli Sandığına bağlı eşinin sağlık yardımından faydalanması konusundaki son durum nedir? bilgisi olan meslektaşlar paylaşırsa sevinirim.
saygılarımla

Sayın Tekgül,5510 sa.lı kanun gereği 1.10.2008 tarihinden sonra topluluk sigortası uygulaması son buldu malumunuz. Şu an için biz avukatlar 5510 sa.lı kanun gereği 4-b'li oluyoruz.Yani eskinin bağkurlusuyuz artık.Topluluk sigortasına tabi iken,sağlık, ödenmesi zorunlu prim tutarının dışında kalıyordu. Yani topluluk sigortası sağlığı kapsamıyor ve biz serbest avukatlar yakınlarımızın sağlık güvencelerinden faydalanabiliyorduk.Fakat 5510 ile amaçlanan tüm sosyal güvenliği tek çatıda toplayıp,emekli sandığı,bağkur.sigortalılık arasında bulunan farklılıkları asgariye indirmekti. Bu sebeple sosyal güvenlik çatısı altındaki her çalışan, kendi sağlık güvencesine sahip klılndı.Şu an siz eşinizin sağlık güvencesinden yararlanamazsınız.Ancak primlerinizi düzenli olarak yatırdıysanız ve de 2 aydan fazla prim borcunuz yoksa, zaten sağlık güvencesi kapsamındasınız demektir.Şu an için serbest bir avukatın yatırması gereken asgari bağkur primi 235TL civarıdır.Ve bu miktar içinde sağlık güvencesi ayrılamaz niteliktedir.

Başlıkla alakasız oldu ama 30.06.2010 tarihine kadar aylık sgk prim miktarının en alt sınırı 244,22 TL en üst sınırı ise 1.587,43 TL dir.