Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

AraÇ Yetkİlİ Servİs Hatalari - Arizayi Gİderememe...

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 01-04-2012, 03:25   #1
funalan80

 
Varsayılan AraÇ Yetkİlİ Servİs Hatalari - Arizayi Gİderememe...

Merhaba değerli arkadaşlarım. Aşağıda aktardığım konuyla ilgili görüşlerinizi paylaşırsanız memnun olurum. Konu biraz karışık olduğu için madde madde yazmayı faydalı buldum;
1) Müvekkil şirket 04.08.2008 tarihinde Sapan Otomotiv'den AUDI marka bir araç satın alıyor. Aracın kaskosu mevcut.
2) Araç 2011 yılı Temmuz ayında seyir halindeyken yolda bir çukura giriyor ve altı vuruyor, buna bağlı olarak da araba da arızalar oluyor. Hemen AUDİ yetkili servisine (Antalya) gidiliyor tüm giderler kasko kapsamında olmak üzere arızalar güya gideriliyor.
3) Ancak kısa bir süre sonra 2011 yılı Ağustos ayında benzer arızalar yine oluyor tekrar yetkili servise (İstanbul) gidiliyor tekrar arızaların giderildiği söyleniyor. İstanbul'daki yetkili serviste yapılan işlemlerin ücretini sözlü talebe rağmen kasko ödemiyor, müvekkil şirket karşılıyor.
4) 2011 yılı Eylül ayında araçta arızalar yine oluyor tekrar yetkili servise (Gaziantep) gidiliyor, araç yaklaşık 2,5 ay bu serviste kalıyor, neticede tekrar arızaların giderildiği söyleniyor. Gaziantep'teki yetkili serviste yapılanların ücretini de sözlü talebe rağmen kasko ödemiyor, müvekkil şirket karşılıyor.
5) Yine bir süre sonra 2011 yılı Kasım ayında yine araçta benzer arızalar oluyor. Bu sefer yine Antalya yetkili servisinde yaptırılıyor. Yine giderleri kasko karşılamıyor, müvekkil şirket karşılıyor.
6) Belki inanmayacaksınız ama 2012 yılı Mart ayında arızalar yine oluyor tekrar yetkili servise (Adana) gidiliyor, arızaların giderildiği söyleniyor. Adana'daki yetkili serviste yapılanların ücretini de sözlü talebe rağmen kasko ödemiyor, müvekkil şirket karşılıyor. Neticede araç tam 5 defa yetkili servise gidiyor. Yetkili servisler hatalı olarak bir türlü arızayı gideremediklerinden, ayıplı hizmet verdiklerinden artık araç ayıplı hale geldi diye düşünüyorum.
7) Tüzel kişi tacir sıfatıyla Borçlar Kanunu kapsamında değerlendirme yapılınca; Aracı satın aldıktan sonraki 6 aylık zamanaşımı süresi ve aracın garanti süresi dolmuş durumda. Bu nedenle Ticaret Mahkemesinde açacağım davada bu yönden red olabilir diye düşünüyorum.
8) Müvekkil şirket tüketicidir deyip, TKHK hükümlerinden yararlansak ve Tüketici Mahkemesinde dava açsak sizce ne kadar doğru olur? Görevsizlik verilme ihtimali yüksek gibi görüyorum?
9) Davayı da en son yetkili servis (Adana) hariç diğer tüm servis firmalarına+AUDI ithalatçı firması Doğuş Otomotiv'e+kasko sigorta şirketine yöneltmeyi düşünüyorum. Araçtaki ayıp servislerin hatasından kaynaklandığı için satıcı firma olan Sapan otomotiv'in olayda sorumluluğu yok diye düşünüyorum?
10)Talepler; a) öncelikle aracın ayıpsız misliyle değiştirilmesi+aracın servislerde uzun süre beklemesi nedeniyle doğan zararın+kasko tarafından karşılanmayan arızalarla ilgili zararın tahsili, b) aksi halde fatura bedelinin faiziyle iadesi+servislerin hatası nedeniyle bir türlü giderilemeyen arızalardan doğan ve kasko tarafından karşılanmayan zararların tahsili+aracın servislerde uzun süre beklemesi nedeniyle doğan zarar c)bu talebimiz de kabul edilmediği takdirde servislerin hatası nedeniyle bir türlü giderilemeyen arızalardan doğan ve kasko tarafından karşılanmayan zararların+aracın servislerde uzun süre beklemesi nedeniyle doğan zararın+araçta yapılan işlemler neticesinde değer kaybı olması nedeniyle doğan zararın tahsili.
Sizce hangi mahkemede ne davası açmalıyım? Taleplerim ne olmalı? Dava zamanaşımı süresi doldu mu?
Uzun oldu kusura bakmayın ama konu karışık olduğu için ancak bu şekilde anlatmam gerekti. İlginiz ve değerli görüşleriniz için şimdiden teşekkür ederim.
Old 02-04-2012, 11:22   #2
sebepsiz zenginleşme

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan funalan80
Merhaba değerli arkadaşlarım. Aşağıda aktardığım konuyla ilgili görüşlerinizi paylaşırsanız memnun olurum. Konu biraz karışık olduğu için madde madde yazmayı faydalı buldum;
1) Müvekkil şirket 04.08.2008 tarihinde Sapan Otomotiv'den AUDI marka bir araç satın alıyor. Aracın kaskosu mevcut.
2) Araç 2011 yılı Temmuz ayında seyir halindeyken yolda bir çukura giriyor ve altı vuruyor, buna bağlı olarak da araba da arızalar oluyor. Hemen AUDİ yetkili servisine (Antalya) gidiliyor tüm giderler kasko kapsamında olmak üzere arızalar güya gideriliyor.
3) Ancak kısa bir süre sonra 2011 yılı Ağustos ayında benzer arızalar yine oluyor tekrar yetkili servise (İstanbul) gidiliyor tekrar arızaların giderildiği söyleniyor. İstanbul'daki yetkili serviste yapılan işlemlerin ücretini sözlü talebe rağmen kasko ödemiyor, müvekkil şirket karşılıyor.
4) 2011 yılı Eylül ayında araçta arızalar yine oluyor tekrar yetkili servise (Gaziantep) gidiliyor, araç yaklaşık 2,5 ay bu serviste kalıyor, neticede tekrar arızaların giderildiği söyleniyor. Gaziantep'teki yetkili serviste yapılanların ücretini de sözlü talebe rağmen kasko ödemiyor, müvekkil şirket karşılıyor.
5) Yine bir süre sonra 2011 yılı Kasım ayında yine araçta benzer arızalar oluyor. Bu sefer yine Antalya yetkili servisinde yaptırılıyor. Yine giderleri kasko karşılamıyor, müvekkil şirket karşılıyor.
6) Belki inanmayacaksınız ama 2012 yılı Mart ayında arızalar yine oluyor tekrar yetkili servise (Adana) gidiliyor, arızaların giderildiği söyleniyor. Adana'daki yetkili serviste yapılanların ücretini de sözlü talebe rağmen kasko ödemiyor, müvekkil şirket karşılıyor. Neticede araç tam 5 defa yetkili servise gidiyor. Yetkili servisler hatalı olarak bir türlü arızayı gideremediklerinden, ayıplı hizmet verdiklerinden artık araç ayıplı hale geldi diye düşünüyorum.
7) Tüzel kişi tacir sıfatıyla Borçlar Kanunu kapsamında değerlendirme yapılınca; Aracı satın aldıktan sonraki 6 aylık zamanaşımı süresi ve aracın garanti süresi dolmuş durumda. Bu nedenle Ticaret Mahkemesinde açacağım davada bu yönden red olabilir diye düşünüyorum.
8) Müvekkil şirket tüketicidir deyip, TKHK hükümlerinden yararlansak ve Tüketici Mahkemesinde dava açsak sizce ne kadar doğru olur? Görevsizlik verilme ihtimali yüksek gibi görüyorum?
9) Davayı da en son yetkili servis (Adana) hariç diğer tüm servis firmalarına+AUDI ithalatçı firması Doğuş Otomotiv'e+kasko sigorta şirketine yöneltmeyi düşünüyorum. Araçtaki ayıp servislerin hatasından kaynaklandığı için satıcı firma olan Sapan otomotiv'in olayda sorumluluğu yok diye düşünüyorum?
10)Talepler; a) öncelikle aracın ayıpsız misliyle değiştirilmesi+aracın servislerde uzun süre beklemesi nedeniyle doğan zararın+kasko tarafından karşılanmayan arızalarla ilgili zararın tahsili, b) aksi halde fatura bedelinin faiziyle iadesi+servislerin hatası nedeniyle bir türlü giderilemeyen arızalardan doğan ve kasko tarafından karşılanmayan zararların tahsili+aracın servislerde uzun süre beklemesi nedeniyle doğan zarar c)bu talebimiz de kabul edilmediği takdirde servislerin hatası nedeniyle bir türlü giderilemeyen arızalardan doğan ve kasko tarafından karşılanmayan zararların+aracın servislerde uzun süre beklemesi nedeniyle doğan zararın+araçta yapılan işlemler neticesinde değer kaybı olması nedeniyle doğan zararın tahsili.
Sizce hangi mahkemede ne davası açmalıyım? Taleplerim ne olmalı? Dava zamanaşımı süresi doldu mu?
Uzun oldu kusura bakmayın ama konu karışık olduğu için ancak bu şekilde anlatmam gerekti. İlginiz ve değerli görüşleriniz için şimdiden teşekkür ederim.
Zamanaşımı yönünden red yemezsin ancak şirket olduğu için aynı olay başıma gelmişti tüketici mahkemesi görevsizlik vermişti oysaki uğraşmamak adına temyize göndermemiştim oysaki tüketici kanununda şirketlerinde Tüketici olabileceğini yazmakta sözleşmenin sona edirilmesini istiyorsanız menfi zararınız ve manevi zararınız isteyin zira dalga geçmişler adeta sizinle aşağıdaki yargıtay kararlarını okumanızı tavsiye ederim birde sözleşme ayakta kalacaksa müsbet zararınızla manevi tazminatınız isteyin.Alacak davası olduğu için asliye ticaret mahkemesinde açabilirsiniz

Ayıbı satıcıya bildiren müvekkilin ayıba karşı tekeffülden doğan haklarını kullanma olanağının kanuni hakkı olduğu açıktır. Ayrıca Garanti süresi malın teslimi tarihinden itibaren 2 yıldır.”Sözleşmede 1 yıldan fazla garanti süresi kabul edilmesi zamanaşımının uzatılmasına delalet eder.Bu taktirde bir yıllık zamanaşımı garanti süresi içerisinde ayıbın anlaşıldığı veya alıcıya muayene külfetinden kurtaran bir şart varsa ayıbın bildirildiği tarihten itibaren başlar.”Yargıtay 3.H.D Onursal Başkanı NİHAT YAVUZ, Ayıplı İfa,syf 136
Zamanaşımı satıcının ayıpları gidereceğine ilişkin taahüdündeki ikrar ile kesilir.” Yargıtay 3.H.D Onursal Başkanı NİHAT YAVUZ, Ayıplı İfa”


Yargıtay 13.HD.,15.03.199T.,1850K.sayılı ilamı;”Davacının onarım tercih hakkını kullanarak davalının yetkili servisine başvurduğu anlaşılmaktadır.Ancak 4077 s.Kanunun 13.maddesi ile,garanti belgeli mallar yönünden tercih hakkını onarım yönünde kullanan tüketiciye malın yenisi ile değiştirilmesini isteme hakkı ayrıca verilmiştir.TRKGM 95/116-117 m12/b uyarınca malın tamiri için gereken azami sürenin aşılması durumunda tüketici malın ücretsiz olarak değiştirilmesini talep edebilir.Anılan tebliğe göre sanayi mallarının tamir süresi en fazla 30 işgünüdür.Aracın servise gidip arıza giderilmeden çıkarılması,onarımın süresinde yapıldığını göstermez.Şu halde dava tarihi itibarıyle anılan tebliğde belirtilen 30 işgünü azami tamir süresi aşılmış olup davacının aracın yenisi ile değiştirilmesini isteme hakkı doğmuştur diyerek yerel mahkeme hükmünü bozmuştur.”
YARGITAY 13.HD 9.11.1998 T., 6654 E.,8835 K.,Sayılı ilamı;”TKHK’nun 13.Maddesi ve Sanayi ve Ticaret Bakanlığınca yayımlanan “Garanti Belgesi ile Tanıtma Ve Kullanma Kılavuzunun Uygulama Esaslarına Dair Tebliğ (TRKGM 95/116-117) Satıcı malın garanti süresi içinde arızalanması halinde hiçbir ücret talep etmeksizin,malın onarım için teslim edildiği tarihten itibaren bir ay içerisinde tamir etmekle yükümlüdür.Satıcı bu yükümlülüğünü süresi içinde gereği gibi yerine getirmez veya tamir süresini uzatır veya onarım yapılmakla birlikte aynı arızanın ikiden fazla veya farklı türden arızanın dörtten fazla ortaya çıkması ve malı kullanmamanın süreklilik arz etmesi hallerinde tüketici başlangıçta onarım hakkını kullanmış olsa bile ayıba ilişkin seçimlik hakları yeniden doğar.Davacının aracın kendisine teslimi tarihinden itibaren 15 gün içinde ayını öğrendiği anlaşılmaktadır.Bu durumda davacı 15 günlük süre içerisinde ayıbı tespit ile yetinip,ayıbı satıcı firmaya ihbar ederek aracın yenisi ile değiştirilmesini isteyebilecek iken aracın serviste onarımına izin vermekle ve süresinde de ihbar yapmamakla tercih hakkını onarım yönünde kullanmış olduğunun kabulü gerekir Ne var ki davalının araçtaki arızayı dava tarihinde bile gidermediği sabittir.Aracın servise girip arıza giderilmeden çıkarılması onarımın süresinde yapıldığını göstermez.Öte yandan arıza gereği gibi giderilmediği için aynı arızanın ikiden fazla tekrarı veya farklı arızanın dörtten fazla tekrarı koşulunu bu davada araştırmaya gerek bulunmamaktadır.Davanın kabulü gerekir.”
Satım sözleşmesinden dönüldüğü taktirde menfi zararın tazmini talebinde bulunabileceği BK106.ve devamı Maddelerinde ve diğer kanunlarda yer almaktadır. YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ E. 1985/6385 K. 1985/6436 T. 26.11.1985;….”akdi fesheden davacı ancak menfi zarar isteminde bulunabilirdi.” T.C.

YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ E. 2005/11433 K. 2007/2883 T. 15.2.2007; Haklı nedenlerle sözleşmeyi fesheden sadece menfi zararının tazminini isteyebilir. Müspet zarar iddiası böyle bir davada dinlenemez. Edimini yerine getirmeyen taraf haksız feshe dayanarak menfi zararının tazminini isteyemez.

Faiz talebiyse o günün ekonomik koşulları dolayısıyla bugünün ekonomik koşulları sebebiyle paranın değerinde olan değişme sebebiyledir ki ve buna hakkımız vardır
Old 02-04-2012, 22:50   #3
funalan80

 
Varsayılan

Sayın sebepsiz zenginleşme,
Yanıtınız ve ilginiz için çok teşekkür ederim. Verdiğiniz örnekler TKHK kapsamında değerlendirilebilen olaylara ilişkin. Ancak her ne kadar TKHK da tüzel kişilerin de tüketici sayılabileceği belirtilmişse de olayımızda müvekkil şirketin, tüketici sayılamayacağı kanaatindeyim. Nitekim gerek aracın yapmış olduğu km, gerek aracın plakasının şirketin adıyla özel plakalı olması, gerekse araç ruhsat sahibinin şirket görünmesi nedeniyle Yargıtay'ın içtihatları ile işin ticari olduğu konusunda karine teşkil edeceğinin belirtilmesi nedenleriyle. Keşke TKHK hükümlerinden yararlanabilseydik o zaman daha etkin bir başvuru ve daha korumalı bir hukuk yolu izleyebilecektik. Bana en mantıklı ve reddedilmeyecek gibi gelen Ticaret Mahkemesi'nde hem 3 servis firmasına hemde kasko sigorta şirketine alacak davası açmak. Başka etkili ve kolay yöntem aklınıza geliyor mu acaba?
Old 03-04-2012, 09:32   #4
sebepsiz zenginleşme

 
Varsayılan

İcra takibi hazırlayın 3 şirkete karşı itiraz etmezlerse takip kesinleşir itiraz ederlerse itirazın iptali davası açın asliye ticaret mahkemesinde yani benim anlamadığım şirket niye tüketici olmasın hangi hallerde tüketici bende bilgisayar almıştım kredi kartıyla ama babamın adi ticaret şirketi ünvanını yazmıştım ve neticede bilgisayar bozuk çıkmıştı tüketici hakimi de red etmişti alacak davasıdır yani şirket adına aldık şirketin işleri için kullanıyoruz doğru ama hangi halde şirket tüketici olur o zaman kanun abesle mi iştigal etmektedir?Bencede sizin olayınız ticari iştir ve ticaret mahkemesinde itirazın iptali davası görülmelidir
Old 03-04-2012, 22:58   #5
funalan80

 
Varsayılan

Sayın sebepsiz zenginleşme, dediğiniz gibi şirketlerde elbette tüketici olabilir nitekim TKHK'daki tanımda da bu belirtilmiş zaten. Ancak olayın özelliğine göre ve hakimin görüşüne göre bunun yorumu değişiyor. Benim anlattığım olayda ticari iş olduğu çok açık bence. Belki Tüketici Mahkemesi'ne başvursam mahkeme kendini görevli de sayabilir ama en doğrusu Ticaret Mahkemesi'ne başvurmak gibi görünüyor üstadım.
Old 04-04-2012, 13:28   #6
sebepsiz zenginleşme

 
Varsayılan

sizin olayınızda su götürmez bir gerçek ticaret mahkemesi benim anlamadığım kanunda tüzel kişi ,şirket de tüketici olur a örnek nelerdir sorusuna cevap neler olur bu arada benimde bir sorum olucaktı bir ev araçlarını satan şirket kanepeyi sağlam olarak eve teslim etmek için yola çıkar (mal ayıpsız tarafların ellerinde yazılı bir sözleşme yok )eve kapıya kadar getirirler dar olduğu görülür ama kadın biz iki kızız içeri sokamayız lütfen daha öncede mallarımızı bu şekilde çıkardık diyerek yukarı balkondan sokmaya çalışırken mala zarar verilir aslında mal ayıpsız şekilde teslim edilmiş ancak hiç üstlenilmemesi gereken bir görevi yükledikleri için tüketici hakem heyetine gidilerek ayıplı mal tespiti yapılmış sizce bu davada ne yapılabilinir neye dayanarak şirketi savunmalıyım
Old 05-04-2012, 12:09   #7
funalan80

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan sebepsiz zenginleşme
sizin olayınızda su götürmez bir gerçek ticaret mahkemesi benim anlamadığım kanunda tüzel kişi ,şirket de tüketici olur a örnek nelerdir sorusuna cevap neler olur bu arada benimde bir sorum olucaktı bir ev araçlarını satan şirket kanepeyi sağlam olarak eve teslim etmek için yola çıkar (mal ayıpsız tarafların ellerinde yazılı bir sözleşme yok )eve kapıya kadar getirirler dar olduğu görülür ama kadın biz iki kızız içeri sokamayız lütfen daha öncede mallarımızı bu şekilde çıkardık diyerek yukarı balkondan sokmaya çalışırken mala zarar verilir aslında mal ayıpsız şekilde teslim edilmiş ancak hiç üstlenilmemesi gereken bir görevi yükledikleri için tüketici hakem heyetine gidilerek ayıplı mal tespiti yapılmış sizce bu davada ne yapılabilinir neye dayanarak şirketi savunmalıyım

Bence olayınızda müvekkiliniz şirketin sorumluluğu mevcut. Nitekim kapıdan sığmama durumunda tutanak tutup malı iade alabilirlerdi, tüketiciden gelen sakıncalı talebi reddetmeleri gerekirdi veya tüketiciden bu şekilde taşınma neticesinde doğabilecek zararlardan sorumluluk kabul etmediklerine dair yazılı muvafakat alınabilirdi.Ancak bunlar yapılmadan sizinde belirttiğiniz gibi üstlenilmemesi gereken bir görev yapılmış ve neticesinde olay gerçekleşmiş.Bence maalesef olayda müvekkiliniz şirketin sorumluluğu mevcut üstadım.Savunmanızda; mal kapıdan sığmadığından, geri götürüleceği aşamada tüketicinin ısrarla balkondan taşınma talebinde bulunduğu, doğacak tüm sorumluluğu kabul ettiklerini sözlü olarak belirttiklerini, bunun üzerine yapılan taşıma neticesinde olayın gerçekleştiğini belirtebilirsiniz bence.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
AraÇ Pert Kaydi Nasil Konur? Bu Kaydi Koymaya Kİm Yetkİlİ? mehmetcansiz Meslektaşların Soruları 3 16-02-2012 15:06
YETKİLİ MAHKEME ceza adalet43 Meslektaşların Soruları 1 04-03-2010 08:52
Yetkİlİ Mahkeme Av. Bahadır ÖZTÜRK Meslektaşların Soruları 5 15-10-2009 11:25
TaŞ Ocaklarina UlaŞmada Dsİ'nİn Servİs Yolunun Kullanimi av.tevfik Meslektaşların Soruları 0 13-01-2009 12:06
Almanya "tibbi Sanat Hatalari" AraŞtirma SonuÇlari Gülsün A. Aygörmez Hasta Hakları Çalışma Grubu 1 08-07-2007 19:09


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05491996 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.