Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

icra mahkemesi kararına karşı temyiz

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 10-02-2009, 12:21   #1
Av.Ayşegül Çoban

 
Varsayılan icra mahkemesi kararına karşı temyiz

Arkadaşlar,icra mahkemesinde girdiğim bir davada hakimin verdiği karara karşı temyize gitmek istiyorum ancak bana verilen duruşma zaptında tebliğinde itibaren yazarken dosyadaki zaptta tefhim ve tebliğinden itibaren denilmekte tefhimden itibaren süreyi kaçırdım.Bu halde bir daha temyize gitmem mümkün değil mi .şimdiden teşekkürler.herkese iyi çalışmalar
Old 10-02-2009, 12:28   #2
Sinerji Hukuk Yazılımları

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu


Esas: 2007/6-329
Karar: 2007/333
Karar Tarihi: 06.06.2007


ÖZET: Somut olayda, davalı vekilinin temyiz dilekçesine eklediği, 20 gün süreyle istirahatının uygun olduğunu bildiren rapor münderecatından, adı geçen vekilin temyiz dilekçesini süresinde birisi ile gönderme imkanı bulunmadığı sonucuna varılamaz. Davalı iki ayrı vekille temsil edilmekte olup; on günlük süre geçirildikten sonra temyiz talebinde bulunan dışında, direnme kararının tefhim edildiği oturumda hazır bulunan diğer eliyle süresinde temyiz yoluna başvurma olanağı mevcuttur.

(1086 S. K. m. 167) (2004 S. K. m. 363/son)


Taraflar arasındaki <İtirazın kaldırılması ve tahliye> davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Antalya 4.İcra Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 04.05.2006 gün ve 2006/145-335 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 6.Hukuk Dairesi'nin 05.10.2006 gün ve 2006/7456-9619 sayılı ilamıyla; (...Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine kira alacağı ve tahliye istekli olarak başlatılan icra takibine davalı borçlunun vaki itirazı üzerine davacı icra mahkemesinden itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuş mahkemece itirazın kaldırılmasına, asıl alacak üzerinden %40 oranında icra inkar tazminatının davacıya verilmesine ve 12 ve 13 nolu dükkanların eklentilerinden tahliyeye karar verilmiş karar davalılar tarafından temyiz edilmiştir.


Takip 01.08.2001 başlangıç tarihli kira sözleşmesine dayanılarak yapılmış olup, bu sözleşme 12 ve 13 nolu dükkanları kapsamaktadır. Oysa yargılama sırasında istem borçlunun eklentilerden tahliyesine ilişkin olarak düzeltilmiş ve mahkemece, eklentilerden tahliyeye karar verilmiştir. Bu durumda tahliyesi istenen yer ile tahliyesine karar verilen yer farklı olup bu husus yargılamayı gerektirdiğinden mahkemece davanın bu sebeple reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.


TEMYİZ EDEN: Davalı vekili


Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek, dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:


Dava, itirazın kaldırılması ve tahliye istemine ilişkindir.


Davacı/kiralayan tarafından davalı/kiracı aleyhine kira alacağı ve tahliye istemiyle girişilen icra takibine, davalı/kiracının itirazı üzerine davacı, İcra Mahkemesinden itirazın kaldırılması ve tahliye talebinde bulunmuş; Mahkemece <davanın kabulü ile davalının 12 ve 13 nolu dükkanın eklentilerinden tahliyesine> dair verilen karar; Özel Daire'ce yukarıda yazılı gerekçeyle bozulmuştur.


İcra Mahkemesince verilen 22.03.2007 gün ve E: 2007/68 K: 2007/225 sayılı direnme kararı, davacı vekili ile, davalı vekillerinden Av. S.'ın yüzlerine karşı tefhim edilmiş; direnme kararına karşı, davalının diğer vekili Av. N. tarafından 09.04.2007 harç ve hakim havale tarihli dilekçe ile temyiz talebinde bulunularak, mazeretine ilişkin 20.03.2007 tarihli doktor raporu temyiz dilekçesine eklenmiştir.


Mahkemenin, <davalı vekilinin temyiz isteminin süre yönünden reddine> dair verdiği 09.04.2007 tarihli ek karar, davalı vekillerinden Av. N. tarafından temyiz edilmektedir.


2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 363/son maddesi uyarınca İcra Mahkemesi kararlarına karşı temyiz süresi on gün olup; bu süre, kararın taraflara tefhim edildiği tarihten itibaren işlemeye başlar. İcra Mahkemesi kararı taraflardan birinin yokluğunda verilmiş (tefhim edilmiş) ise, on günlük temyiz süresi, yokluğunda karar verilmiş olan taraf için icra mahkemesi kararının kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren işlemeye başlar.


Gerçekten, davalı vekillerinden Av. N. tarafından verilen temyiz dilekçesinin; direnme hükmünün, davalının diğer vekili olan Av. S.'ın hazır bulunduğu 22.03.2007 tefhim tarihinden itibaren on günlük temyiz süresi geçirildikten sonra, 09.04.2007 tarihinde ibraz edildiği anlaşılmaktadır.


Diğer taraftan; 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 167. maddesine göre, belirli bir süre içinde belli bir işlem yapması gereken tarafın veya vekilinin, arzu ve ihtiyarı dışında olarak o işlemi yapmaktan aciz bulunduğunun tahakkuk etmiş olması, eski hale getirme sebebidir.


Somut olayda, davalı vekili Av. N.'ın temyiz dilekçesine eklediği, 20 gün süreyle istirahatının uygun olduğunu bildiren rapor münderecatından, adı geçen vekilin temyiz dilekçesini süresinde birisi ile gönderme imkanı bulunmadığı sonucuna varılamadığı gibi; esasen davalı vekilinin, HUMK. nun 167. maddesi hükmü uyarınca eski hale getirme talebinin de olmadığı anlaşılmaktadır.


Yine, az yukarıda yapılan açıklamalardan da anlaşıldığı gibi, davalı iki ayrı vekille temsil edilmekte olup; on günlük süre geçirildikten sonra temyiz talebinde bulunan Av. N. Altıntaş dışında, direnme kararının tefhim edildiği oturumda hazır bulunan diğer vekil Av. S. eliyle süresinde temyiz yoluna başvurma olanağı mevcut iken, yasal sürede temyiz talebinde bulunulmamıştır.


Hal böyle olunca; Yerel Mahkemece, direnme hükmünün tefhim edildiği 22.03.2007 tarihinden başlayarak on günlük süre geçirildikten sonra 09.04.2007 günü yapıldığı anlaşılan davalı vekilinin temyiz talebinin süre nedeniyle reddine dair verilen 09.04.2007 tarihli ek kararı usul ve yasaya uygun olup, onanmalıdır.


Sonuç: Davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile, direnme kararının temyizine ilişkin talebin süre nedeniyle reddine dair verilen 09.04.2007 tarihli ek kararın yukarıda açıklanan nedenle ONANMASINA, gerekli ilam harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına 06.06.2007 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
Old 10-02-2009, 23:57   #3
arbitrator

 
Varsayılan

Yasada belirlenmiş süreleri hakim değiştiremez.
İcra Mahkemesi kararlarına karşı temyiz süresi tefhimle başlar ve bu konudaki hakimin beyanı da, size hak sağlamaz.
Uygulamada duruşmada hazır bulunmayanları kasdederek "tefhim veya tebliğden" gibi bir ifade kullanılıyor.
Tefhime göre süreyi kaçırmışsanız artık yapılacak birşey yok.

Ancak karşı taraf temyiz ederse, siz de katılma yolu ile temyiz edebilirsiniz (HUMK.m.433). Orada da temyiz süresi "cevap süresi içinde" olarak belirtildiğinden, yine süreyi kaçırmayın.
Mesela Asliye Mahkemelerinde temyiz süresi 15 gün iken, cevap süresi 10 gündur ve 433'e göre katılma yolu ile temyiz, 10 gün içinde yapılmalıdır.
Saygılarımla
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
icra mahkemesi - şikayet - temyiz - parasal sınır pallanco Meslektaşların Soruları 1 28-04-2011 17:06
icra hukuk mahkemesi kararına karşı kanun yolu Yaşar Öcal Meslektaşların Soruları 2 16-09-2008 16:18
Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılmaması Kararına; İtiraz mı? Temyiz mi? Av.Dursun KARACA Meslektaşların Soruları 4 30-03-2008 20:40
icra mahkemesinin kararına karşı hangi yola başvurulabilinir bonnie Meslektaşların Soruları 7 30-10-2007 13:08


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04480004 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.