Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Çekte ZamanaŞimi

Yanıt
Old 08-01-2013, 02:14   #31
Av.Deniz Kasakolu

 
Varsayılan 2013 ün ilk mesajı...

Alıntı:
Yazan Av.Mehmet Saim Dikici
Bence asıl problemli soru;

03.02.2012 tarihinden önce takip konusu yapılan bir çek bakımından, sürenin kesilerek, yeni baştan aynı süre için işleyen 6 aylık zamanaşımı süresi de henüz dolmadan 3 yıllık zamanaşımı süresi ile ilgili hüküm yürürlüğe girmiş ise, yapılacak yeni bir icra işlemi ile zamanaşımının kesilmesi halinde işleyecek yeni sürenin 6 ay mı yoksa 3 yıl mı olduğu sorusudur...

Av.Mehmet Saim Dikici'nin değindiği hususta bir dava açıldı. işlem tarihi 21.11.2011 son işlem tarihi 21.11.2012 altı aylık süre dolmadan yeni yasa yürürlüğe girmiş. Bu durumda mantığım zamanaşımı dolmadıysa yeni yasaya tabi olacağım yönünde beni ikna etme noktasında. Ancak yine de bir kaç daire kararı olsaydı iyi olurdu. Kazancı'dan araştırdım işaret ettiğim konu ile doğrudan alakalı bir karar yok.

2012 yılının aralık ayında yoğun bir mesaj trafiği olmuş ama 2013 yılında bir mesaj bile göremedim Av.Mehmet 777 arkadaşımızın davası ne oldu merak ediyorum.

Paylaşımlarınızı bekliyorum. Teşekkürler ve saygılar...
Old 08-01-2013, 12:00   #32
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Deniz Kasakolu
Av.Mehmet Saim Dikici'nin değindiği hususta bir dava açıldı. işlem tarihi 21.11.2011 son işlem tarihi 21.11.2012 altı aylık süre dolmadan yeni yasa yürürlüğe girmiş. Bu durumda mantığım zamanaşımı dolmadıysa yeni yasaya tabi olacağım yönünde beni ikna etme noktasında. Ancak yine de bir kaç daire kararı olsaydı iyi olurdu. Kazancı'dan araştırdım işaret ettiğim konu ile doğrudan alakalı bir karar yok.

2012 yılının aralık ayında yoğun bir mesaj trafiği olmuş ama 2013 yılında bir mesaj bile göremedim Av.Mehmet 777 arkadaşımızın davası ne oldu merak ediyorum.

Paylaşımlarınızı bekliyorum. Teşekkürler ve saygılar...

Merhaba,
Benim asıl problemli soru dediğim konuda açıkçası ben olumsuz düşünüyorum.

03.02 tarihinden önce işlemeye başlayan süre eski zamanaşımı süresi olan 6 aylık süreye tabi olduğuna göre, yenilenen zamanaşımı süresi de işleyen zamanaşımı süresi kadar olur. Yani 6 ay olarak yenilenir. Zamanaşımın kesilmesi halinde, yasaya göre biten zamanaşımı süresi kadar yeni bir süre yeni baştan işlemeye başlar..
Old 08-01-2013, 14:36   #33
Av. Ali YILMAZKARA

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Mehmet Saim Dikici
Zamanaşımın kesilmesi halinde, yasaya göre biten zamanaşımı süresi kadar yeni bir süre yeni baştan işlemeye başlar..

Yanılmıyorsam zamanaşımı süresi kesildiğinde süre öylece kalıyor daha sonra takipsiz kalırsa dosya kaldığı yerden işlemeye başlıyor. Süre yenilenmiyor?

Ayrıca genel olarak 03/02/2012 tarihinden önceki çeklerin tamamı (6ayı) doldurmamış olsa dahi hatta hiç işlemsiz bırakılmamış olsa dahi eski düzenlemeye göre yani 6 ay olmalıdır. Unutmamak gerekir ki bu süre İBRAZ TARİHİNDEN BAŞLAR.

Özetle 6 ay mı 3 yıl mı sorusunun cevabı; ibraz tarihi 03/02/2012'den önce mi sonra mı.
Old 08-01-2013, 20:59   #34
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Ali YILMAZKARA
Yanılmıyorsam zamanaşımı süresi kesildiğinde süre öylece kalıyor daha sonra takipsiz kalırsa dosya kaldığı yerden işlemeye başlıyor. Süre yenilenmiyor?

Ayrıca genel olarak 03/02/2012 tarihinden önceki çeklerin tamamı (6ayı) doldurmamış olsa dahi hatta hiç işlemsiz bırakılmamış olsa dahi eski düzenlemeye göre yani 6 ay olmalıdır. Unutmamak gerekir ki bu süre İBRAZ TARİHİNDEN BAŞLAR.

Özetle 6 ay mı 3 yıl mı sorusunun cevabı; ibraz tarihi 03/02/2012'den önce mi sonra mı.

Ali bey,

Sizin bahsettiğiniz zamanaşımının durması. Bildiğiniz gibi, zamanaşımının kesilmesi ile durması farklı şeyler. Burada zamanaşımı kesiliyor ve aynı süre yeniden işlemeye başlıyor.
Old 13-02-2013, 13:36   #35
aytül

 
Varsayılan

Merhaba, daha önceki mesajlarda bahsettiğim davamda (Çek eski kanun döneminde zamanaşımına uğramıştı. Ancak, yerel mahkeme zamanaşımının 3 yıla uzadığı gerekçesiyle davamızı reddetmişti) Yargıtay yerel mahkeme kararını bozmuştur. Kararı ekliyorum.

T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L A M I
ESAS NO : 2012/25946
KARAR NO : 2013/1185

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul 17. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 18/05/2012
NUMARASI : 2012/5-2012/501
DAVACI : M...
DAVALILAR : G...

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi Bilge Kağan Tarım tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Çeke dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takipte borçlu vekili; icra dosyasında müvekkili ile ilgili olarak 6 aydan fazla işlem yapılmadığını, dosyada yapılan işlemler itibariyle TTK.nun 726. maddesinde öngörülen 6 aylık zamanaşımı süresinin dolduğunu ve çekin zamanaşımına uğradığını ileri sürerek, İİK.’nun 33/a maddesi uyarınca icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiş, mahkemece, TTK'nun 726. maddesinde belirtilen zamanaşımı süresinin 3 yıla çıkarıldığı ve henüz bu sürenin de dolmadığı gerekçesiyle istem reddedilmiştir.
03.02.2012 tarih ve 28193 (mükerrer) sayılı Resmi Gazete yayımlanarak yürürlüğe giren 6273 Sayılı Kanunun 7. maddesiyle değişik 6762 Sayılı TTK'nun 726. maddesine göre; “Hamilin; cirantalarla keşideci ve diğer çek borçlularına karşı haiz olduğu müracaat hakları ibraz müddetinin bitiminden itibaren üç yıl geçmekle müruruzamana uğrar. Çek borçlularından birinin diğerine karşı haiz olduğu müracaat hakları bu çek borçlusunun çeki ödediği veya çekin dava yolu ile kendisine karşı dermeyan edildiği tarihten itibaren üç yıl geçmekle müruruzamana uğrar.”
İlke olarak, herhangi bir kanun veya düzenleyici kural, hukuksal sonuçlarını yürürlüğe girdiği tarihten sonrası için doğurmaya başlar. Bunun doğal sonucu da, yasaların, yürürlüğe girmelerinden önceki olayları etkilememeleri, yani geçmişe etkili olmamalarıdır. Yasaları uygulama durumunda bulunanlar, başta mahkemeler olmak üzere, onları geriye yürür sonuçlar doğuracak şekilde yorumlamamakla yükümlüdürler. Hukuk güvenliği bunu gerektirir. Kanun koyucu bu kaidenin aksine düzenleme yapabilir.Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun; 09.03.1988 tarih ve 1987/2-860 E., 1988/232 K.; 13.10.2004 gün ve 2004/10-528 E., 2004/533 K.; 06.04.2005 tarih ve 2005/10-183 E., 2005/241 K. sayılı kararları da aynı yöndedir.
6763 Sayılı Türk Ticaret Kanununun Mer’iyet Ve Tatbik Şekli Hakkında Kanun’un 2.maddesinde Türk Ticaret Kanununun mer'iyetinden önce işlemeye başlamış bulunan zamanaşımı sürelerinin eski kanun hükmüne tabi olacakları düzenlenmiştir. Yine, 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6103 Sayılı Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 6/1.maddesinde; “Türk Ticaret Kanununun yürürlüğe girmesinden önce işlemeye başlamış bulunan zamanaşımı süreleri ile hak düşürücü süreler
-2-
Esas N0:2012/25946
Karar N0:2013/1185

eski hukuka tâbidir” düzenlemesi yer almaktadır. Bu hükümler birlikte değerlendirildiğinde Türk Ticaret Kanunu'nda zamanaşımı sürelerinin başladığı tarihe göre belirlenmesi gerektiği sonucu ortaya çıkmaktadır.
Bütün bu yasal düzenlemeler ve ilkeler ışığında, çekler yönünden zamanaşımı süresinin başladığı tarihte hangi yasa yürürlükte ise, o yasada öngörülen zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiği kabul edilmelidir. Buna göre, çek hakkında zamanaşımı süresi, ibraz süresinin bitmesi ile başlayacağından çekin ibraz süresinin sona erdiği tarihte geçerli olan zamanaşımı süresinin nazara alınması zorunludur. Bu nedenle zamanaşımı süresi, 6762 Sayılı TTK.'nun 726.maddesini değiştiren 6273 Sayılı Kanunun 7. maddesinin yürürlüğe girdiği 03.02.2012 tarihinden önce ibraz süresi dolan çeklerde altı ay, ibraz süresi bu tarihten sonra dolan çeklerde ise üç yıldır.
Somut olayda takibe dayanak çekin keşide tarihi 30.11.2008 olup, ibraz süresi 03.02.2012 tarihinden önce dolduğundan, altı aylık zamanaşımı süresine tabidir.
O halde mahkemece, yukarıda yapılan açıklama ve ilkeler doğrultusunda altı aylık zamanaşımı süresinin geçip geçmediği belirlendikten sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken zamanaşımı süresinin üç yıl olduğundan bahisle istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ) , ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere , 21.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Başkan Üye Üye Üye
E. UZUNER Y. Z. AKSOY İ. ALTAN A. DOĞAN

Üye
Z. TURANLI
Old 13-02-2013, 14:59   #36
magistra175

 
Varsayılan

Kanaatimce bu sorunun çözümü şöyle olmalıdır; Öncelikle zamanaşımı kurumunun maddi hukuka ilişkin bir kurum mu yoksa usul hukukuna ilişkin bir kurum mu olduğu ortaya konulmalıdır. Ki bilindiği üzere Türk Hukukunda zamanaşımı maddi hukuku ilişkin bir kurum olup, usule ilişkin kurallara hakim olan derhal uygulanırlık kuralına tabi olmaz. O halde 03.02.2012 tarihinden önce ibraz edilen çekler bakımından- 6 aylık zamanaşımı süresi o ana kadar henüz dolmamış olsa bile- önceki kanun hükümleri uygulanacağından bu çekler bakımından aylık zamanaşımı süresi esas alınmalıdır. Zira ayrıca bir özel yürürlük kuralı kanunda gösterilmemiştir. O halde yürürlüğe ilişkin ilkeler gözönünde bulundurularak bir çözüm üretilecek ve böyle bir sonuç ortaya çıkacaktır.
Old 14-02-2013, 13:25   #37
avturgayk

 
Varsayılan

Sayın Meslektaşımız AYTÜL ,"..Çekler de zamanaşımı sorunu.." ile ilgili tartışmaya çok güzel katkı yapmış ve Yargıtay' ın bu konuda ki en yeni kararını örnek olarak eklemiştir. Kendisine çok çok teşekkür ediyorum. Tartışmada/fikir alışverişi daha güzel, benim de aynı görüşü paylaştığım konu da Yargıtay da çok güzel şekil de kanunların ya da yeni düzenleme getiren hükümlerin yürürlük şekli hakkında bilinen uygulamayı göstermiştir. Ve sanırım tüm meslektaşlarım da bu sorunun çözüldüğü konusunda hemfikir olacaktır. Saygılarımla avturgayk
Old 14-02-2013, 15:46   #38
Av. Dr. V. SEVEN

 
Varsayılan

Zamanaşımı kesilince, süresi aynı olan yeni bir zamanaşımı işlemeye başlar (TTK m. 751/2, 818/1p ve eTTK m. 663/2).
Zamanaşımının kesilmesiyle, yeni bir süre işlemeye başlar (TBK m. 156/1).
Old 15-02-2013, 11:07   #39
aytül

 
Varsayılan

Merhaba, rica ederim meslektaşlarım, dayanışma içinde olmak güzel şey

Av.Dr. V. SEVEN'in de dediği gibi, süresi aynı olan yeni bir zamanaşımı süresi başladığına göre, ibraz süresi yürürlük tarihinden önce olan çeklerde zamanaşımının hep 6 ay olacağını, yani hep 6 ay olarak yenileneceğini ve bu çeklerin icra takiplerinde 6 ayda bir işlem yapmamız gerekeceğini düşünebilir miyiz?
Old 18-02-2013, 11:17   #40
Av. Ali YILMAZKARA

 
Varsayılan

T.C.
Alıntı:
Yazan YARGITAY 12. HD ESAS NO : 2012/25946 KARAR NO : 2013/1185
Bütün bu yasal düzenlemeler ve ilkeler ışığında, çekler yönünden zamanaşımı süresinin başladığı tarihte hangi yasa yürürlükte ise, o yasada öngörülen zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiği kabul edilmelidir. Buna göre, çek hakkında zamanaşımı süresi, ibraz süresinin bitmesi ile başlayacağından çekin ibraz süresinin sona erdiği tarihte geçerli olan zamanaşımı süresinin nazara alınması zorunludur. Bu nedenle zamanaşımı süresi, 6762 Sayılı TTK.'nun 726.maddesini değiştiren 6273 Sayılı Kanunun 7. maddesinin yürürlüğe girdiği 03.02.2012 tarihinden önce ibraz süresi dolan çeklerde altı ay, ibraz süresi bu tarihten sonra dolan çeklerde ise üç yıldır.


Alıntı:
Yazan TTK 796 1. Çekte ibraz süresi, Genel olarak
MADDE 796 - (1) Bir çek, düzenlendiği yerde ödenecekse on gün; düzenlendiği yerden başka bir yerde ödenecekse bir ay içinde muhataba ibraz edilmelidir.

(2) Ödeneceği ülkeden başka bir ülkede düzenlenen çek, düzenlenme yeri ile ödeme yeri aynı kıtada ise bir ay ve ayrı kıtalarda ise üç ay içinde muhataba ibraz edilmelidir. Bu bakımdan, bir Avrupa ülkesinde düzenlenip de Akdenize sahili bulunan bir ülkede ödenecek olan ve aynı şekilde Akdenize sahili olan bir ülkede düzenlenip bir Avrupa ülkesinde ödenmesi gereken çekler aynı kıtada düzenlenmiş ve ödenmesi şart kılınmış sayılır.

(3) Birinci ve ikinci fıkralarda yazılı süreler, çekte yazılı olan düzenlenme tarihinin ertesi günü başlar.

Ben ibraz süresinin başladığı tarih demiştim yargıtay bittiği tarih demiş, yeni birşey öğrenmiş oldum
Old 18-02-2013, 12:13   #41
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Ali YILMAZKARA
T.C.





Ben ibraz süresinin başladığı tarih demiştim yargıtay bittiği tarih demiş, yeni birşey öğrenmiş oldum

Ali bey,

Yargıtay değil, kanun öyle diyor: Çekte zamanaşımı süreleri "ibraz süresinin bitiminden itibaren...." işlemeye başlar. (6102 sy. TTK 814/1, 6762 say. TTK.726))

Sizin eklediğiniz madde çekte ibraz sürelerini gösteriyor. İbraz süreleri ayrı, zamanaşımı süreleri ayrı...
Old 18-02-2013, 14:42   #42
Av. Ali YILMAZKARA

 
Varsayılan

Mehmet Bey başlık içeriğinde 6 ay 3 yıllık zamanaşımına ilişkin uygulamalarda sorunlar ve çözümlerini tartışmıştık da; ben de zamanaşımı süresi olarak 6 ay mı 3 yıl mı uygulanacağını süreyi değiştiren 03/02/2012 tarihli kanundan önce ibraz tarihi başlamış olanlar için 6 ay diye cevaplandırmıştım. İbraz tarihi başlangıcı değil bitişi imiş kriter onu vurgulamak istemiştim.

Yani kararda belirtildiği üzere ibraz tarihi 03/02/2012'den önce sona ermiş olanların zamaaşımı süresi 6 ay. Sonra sona erenlerin ise 3 yıl.

Keza şimdi vurgulamış oldum teşekkürler sebep olduğunuz için
Old 18-02-2013, 15:17   #43
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Ali YILMAZKARA
Mehmet Bey başlık içeriğinde 6 ay 3 yıllık zamanaşımına ilişkin uygulamalarda sorunlar ve çözümlerini tartışmıştık da; ben de zamanaşımı süresi olarak 6 ay mı 3 yıl mı uygulanacağını süreyi değiştiren 03/02/2012 tarihli kanundan önce ibraz tarihi başlamış olanlar için 6 ay diye cevaplandırmıştım. İbraz tarihi başlangıcı değil bitişi imiş kriter onu vurgulamak istemiştim.

Yani kararda belirtildiği üzere ibraz tarihi 03/02/2012'den önce sona ermiş olanların zamaaşımı süresi 6 ay. Sonra sona erenlerin ise 3 yıl.

Keza şimdi vurgulamış oldum teşekkürler sebep olduğunuz için

O konuda bir problem kalmadı, zaten yukarıda kaç kez yazılmıştı.

Biz sizinle hep farklı dilden konuşuyoruz Ali Bey. )
Old 19-04-2013, 12:59   #44
SARAÇ

 
Varsayılan

merhabalar aranıza yeni katıldım. paylaşım çok güzel.

konu ile ilgili olarak;

çek dayalı başlatılan icra takiplerinde icra dosyalarında en son işlem aralık 2011 de yapılmış daha sonra ise icra dosyasında işlemler ekim 2012 den sonra yapılmaya devam etmiş.

bu durumda çeke dayalı icra takiplerinde dava açıldığında mahkeme ne karar verir? nitekim 6273 sayılı kanun yürürlüğe girdiğinde çekler henüz zamanaşımına uğramamış. eğer 6273 sayılı kanun yürürlüğe girmeseydi, takipler zaten mayıs 2012 de düşücekti.yasa yürürlüğe girdiğinden dolayı talepler kabul edilerek işlem yapılmış. bu durumda ne olacak?

bu konuda yargıtay kararı varsa paylaşırsanız sevinirim.
Old 19-04-2013, 13:08   #45
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan SARAÇ
merhabalar aranıza yeni katıldım. paylaşım çok güzel.

konu ile ilgili olarak;

çek dayalı başlatılan icra takiplerinde icra dosyalarında en son işlem aralık 2011 de yapılmış daha sonra ise icra dosyasında işlemler ekim 2012 den sonra yapılmaya devam etmiş.

bu durumda çeke dayalı icra takiplerinde dava açıldığında mahkeme ne karar verir? nitekim 6273 sayılı kanun yürürlüğe girdiğinde çekler henüz zamanaşımına uğramamış. eğer 6273 sayılı kanun yürürlüğe girmeseydi, takipler zaten mayıs 2012 de düşücekti.yasa yürürlüğe girdiğinden dolayı talepler kabul edilerek işlem yapılmış. bu durumda ne olacak?

bu konuda yargıtay kararı varsa paylaşırsanız sevinirim.

Dava açacaksınız "icranın geri bırakılmasına" karar verilecek. Benim elimde 2-3 tane Yargıtay kararı var ama, "gerekçesiz". Bir meslektaşımız "gerekçeli" Yargıtay kararını THS'de bir konuya eklemişti. Arama yaparsanız, bulursunuz.
Old 19-04-2013, 15:46   #46
aytül

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan SARAÇ
merhabalar aranıza yeni katıldım. paylaşım çok güzel.

konu ile ilgili olarak;

çek dayalı başlatılan icra takiplerinde icra dosyalarında en son işlem aralık 2011 de yapılmış daha sonra ise icra dosyasında işlemler ekim 2012 den sonra yapılmaya devam etmiş.

bu durumda çeke dayalı icra takiplerinde dava açıldığında mahkeme ne karar verir? nitekim 6273 sayılı kanun yürürlüğe girdiğinde çekler henüz zamanaşımına uğramamış. eğer 6273 sayılı kanun yürürlüğe girmeseydi, takipler zaten mayıs 2012 de düşücekti.yasa yürürlüğe girdiğinden dolayı talepler kabul edilerek işlem yapılmış. bu durumda ne olacak?

bu konuda yargıtay kararı varsa paylaşırsanız sevinirim.

Sayın meslektaşım, bu konuya yukarıda yeni verilmiş bir yargıtay kararı eklemiştim. Konuyu çok güzel özetliyor. Zamanaşımı süresi, 03.02.2012 tarihinden önce ibraz süresi dolan çeklerde altı ay, ibraz süresi bu tarihten sonra dolan çeklerde ise üç yıldır. Sizin çekinizin ibraz tarihine bakarak hangi zamanaşımı süresinin uygulanacağını tespit edebilirsiniz. Yani yeni yasa yürürlüğe girdi diye takibinizdeki zamanaşımı süresi uzamıyor. Eski tarihli bir çek ise, 6 ayda bir işlem yapılması gerekir, yapılmazsa zamanaşımına uğrar.
Old 20-04-2013, 09:57   #47
SARAÇ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan aytül
Sayın meslektaşım, bu konuya yukarıda yeni verilmiş bir yargıtay kararı eklemiştim. Konuyu çok güzel özetliyor. Zamanaşımı süresi, 03.02.2012 tarihinden önce ibraz süresi dolan çeklerde altı ay, ibraz süresi bu tarihten sonra dolan çeklerde ise üç yıldır. Sizin çekinizin ibraz tarihine bakarak hangi zamanaşımı süresinin uygulanacağını tespit edebilirsiniz. Yani yeni yasa yürürlüğe girdi diye takibinizdeki zamanaşımı süresi uzamıyor. Eski tarihli bir çek ise, 6 ayda bir işlem yapılması gerekir, yapılmazsa zamanaşımına uğrar.


sayın meslektaşım,

2009 yılında takip konusu yapılan çekte alacaklı vekilinin 6 aylık zamanaşımı süresi içinde işlem yapmadığından kasıtla sizin açtığınız ve aleyhinize sonuçlanan yerel mahkeme kararını paylaşabilir misiniz? yerel mahkeme kararı benim için daha önemli olmakla beraber varsa eğer davanıza ilişkin yargıtay ilamını da paylaşırsanız sevinirim

şimdiden teşekkkür ederim.
Old 20-04-2013, 10:12   #48
aytül

 
Mutlu

Alıntı:
Yazan SARAÇ
sayın meslektaşım,

2009 yılında takip konusu yapılan çekte alacaklı vekilinin 6 aylık zamanaşımı süresi içinde işlem yapmadığından kasıtla sizin açtığınız ve aleyhinize sonuçlanan yerel mahkeme kararını paylaşabilir misiniz? yerel mahkeme kararı benim için daha önemli olmakla beraber varsa eğer davanıza ilişkin yargıtay ilamını da paylaşırsanız sevinirim

şimdiden teşekkkür ederim.

Pazartesi eklemeye çalışacağım. Yargıtay kararını yukarıda paylaşmıştım.
Old 20-04-2013, 14:36   #49
Av. Ümit

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY

12. HUKUK DAİRESİ

E. 2012/24984

K. 2013/1544

T. 22.1.2013

• ÇEKLERİN İBRAZ SÜRESİNİN BİTİM TARİHİNİN 6273 SAYILI YASANIN YÜRÜRLÜĞE GİRMESİNDEN ÖNCE OLDUĞU ( Çeklerin 6 Aylık Zamanaşımı Süresine Tabi Olduğu )


ALTI AYLIK ZAMANAŞIMI SÜRESİ ( Çeklerin İbraz Süresinin Bitim Tarihi 6273 S.K.'nın Yürürlüğe Girmesinden Önce Olduğundan Çeklerin 6 Aylık Zamanaşımı Süresine Tabi Olduğu )

• TAKİBİN KESİNLEŞMESİNDEN SONRA 6 AYLIK ZAMANAŞIMI SÜRESİNİN GEÇTİĞİ İDDİASI ( Çeklerin İbraz Süresinin Bitim Tarihi 6273 S.K.'nın Yürürlüğe Girmesinden Önce Olduğundan Çeklerin 6 Aylık Zamanaşımı Süresine Tabi Olduğu - 3 Yıl Olduğundan Bahisle İstemin Reddedilemeyeceği )

• 6273 SAYILI YASA İLE ZAMANAŞIMI SÜRESİNİN DEĞİŞTİRİLMESİ ( Takip Konusu Çeklerin Keşide Tarihleri İbraz Süresinin Bitim Tarihi 6273 S.K.'nın Yürürlüğe Girmesinden Önce Olduğundan Çeklerin 6 Aylık Zamanaşımı Süresine Tabi Olduğu )

2709/m.2

6762/m.726

ÖZET : Çeke dayalı olarak yapılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte borçlu vekili; takibin kesinleşmesinden sonra 6 aylık zamanaşımı süresinin geçtiğini ve takibin zamanaşımına uğradığını belirterek, icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Zamanaşımı şikayetine konu olan takip konusu çeklerin keşide tarihleri 2008 olup, ibraz süresinin bitim tarihi 6273 Sayılı Yasanın yürürlüğe girmesinden önce olduğundan, çekler 6 aylık zamanaşımı süresine tabidir. 6 aylık zamanaşımı süresinin dolup dolmadığı incelenip karar verilmesi gerekirken zamanaşımı süresinin 3 yıl olduğundan bahisle istemin reddi hukuka aykırıdır.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Çeke dayalı olarak yapılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte borçlu vekili; takibin kesinleşmesinden sonra 6 aylık zamanaşımı süresinin geçtiğini ve takibin zamanaşımına uğradığını belirterek, icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiş, mahkemece 6273 Sayılı Kanunun 7. maddesi ile değiştirilen 6762 Sayılı T.T.K.nun 726. maddesine göre zamanaşımının 3 yıl olarak dikkate alınması gerektiği, 3 yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı belirtilerek istem reddedilmiştir.

03.02.2012 tarih ve 28193 ( mükerrer ) sayılı Resmi Gazete yayımlanarak yürürlüğe giren 6273 Sayılı Kanunun 7. maddesiyle değişik 6762 Sayılı T.T.K.'nun 726. maddesinde; düzenlemesi yer almaktadır.

İlke olarak, herhangi bir kanun veya düzenleyici kural, hukuksal sonuçlarını yürürlüğe girdiği tarihten sonrası için doğurmaya başlar. Bunun doğal sonucu da, yasaların yürürlüğe girmelerinden önceki olayları etkilememeleri, yani, geçmişe etkili olmamalarıdır. Yasaları uygulama durumunda bulunanlar, başta mahkemeler olmak üzere, onları geriye yürür sonuçlar doğuracak şekilde yorumlamamakla yükümlüdürler. Hukuk güvenliği bunu gerektirir. Kanun koyucu bu kaidenin aksine düzenleme yapabilir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun; 09.03.1988 tarih ve 1987/2-860 E., 1988/232 K.; 13.10.2004 gün ve 2004/10-528 E., 2004/533 K.; 06.04.2005 tarih ve 2005/10-183 E., 2005/241 K. sayılı kararları da aynı yöndedir.

Bundan ayrı, devam eden uyuşmazlıklarda, tamamlanmamış hukuki durumlara yeni yasa veya düzenleyici kural, ( Tetfet immediat de la loi novelle ) niteliği nedeniyle uygulanacak ve hukuki sonuçlarını doğuracaktır. Tamamlanmış hukuki durumların yeni yasa veya düzenleyici kuraldan etkilenmemesi, kazanılmış hakların saklı tutulması gereğinden kaynaklanan bir sonuçtur. Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 2. maddesi hükmüne göre, Türkiye Cumhuriyeti sosyal bir hukuk devletidir. Kazanılmış hak kavramı, her ne kadar açık bir biçimde Anayasaca düzenlenmemiş ise de, bunun hukuk devleti kavramının temel taşlarından biri olduğu ve Anayasalın bünyesinde mündemiç bulunduğu, Türk Kamu Hukuku'nda, öğretide ve yargısal kararlarda benimsenmektedir.

6273 Sayılı Kanunun 7.maddesi ile 6762 Sayılı T.T.K. 726.maddesinde yapılan değişiklikle çeklerde 6 ay olan zamanaşımı süresi 3 yıla çıkarılmıştır. Yukarıda açıklanan ilkelere göre değişikle getirilen 3 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanabilmesi için, çekin ibraz süresinin bitim tarihinin yasa değişikliğinin yürürlüğe girdiği tarihten sonra olması gerekmektedir.

Somut olayda zamanaşımı şikayetine konu olan takip konusu çeklerin keşide tarihleri 30.10.2008 ve 20.11.2008 olup, ibraz süresinin bitim tarihi 6273 Sayılı Yasanın yürürlüğe girmesinden önce olduğundan, çekler 6 aylık zamanaşımı süresine tabidir.

O halde mahkemece, bu durum dikkate alınarak 6 aylık zamanaşımı süresinin dolup dolmadığı incelenip oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken zamanaşımı süresinin 3 yıl olduğundan bahisle istemin reddi isabetsizdir.

SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.01.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.
Old 23-04-2013, 13:59   #50
SARAÇ

 
Varsayılan

Merhaba,

Yargıtaydan farklı düşünüyorum. Hiç bir kanunda "çekin ibraz süresine" dair her hangi bir atıf yokken, ilamlarında çekin ibraz süresine göre bir ayrıma gitmiştir ki kanaatimce hatalı bir yorum yapılmıştır.

Zira 6103 sayılı kanunun 2. maddesinin a) fıkrası aynen "Türk Ticaret Kanununun yürürlüğe girdiği tarihten önce meydana gelen olayların hukukî sonuçlarına, bu olaylar hangi kanun yürürlükte iken gerçekleşmişlerse, o kanun hükümleri uygulanır." demiştir. O halde zamanaşımının hangi kanun döneminde gerçekleştiğine bakmak gerekir. Çünkü zamanaşımı bir olay hukuki bir vakadır. 6273 sayılı kanunun 03.02.2012 tarihinde yürürlüğe girdi ve yedinci maddesi 6762 sayılı kanunun 726. maddesindeki süreleri üç yıla çıkardı. " MADDE 7- 29/6/1956 tarihli ve 6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun 726 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkralarında yer alan “altı ay” ibareleri “üç yıl” şeklinde değiştirilmiştir."

Şu halde, zamanaşımının gerçekleştiği tarihin, 6273 sayılı kanunun yürürlüğünden önce mi? sonra mı? olduğunun tartışılması ve sonuca göre bir karar verilmesi daha doğru bir yorum olacağı kanaatindeyim.

Zira eski kanun döneminde yapılmış çeke dayılı ve hali hazırda yürüyen icra takip dosyalarınız altı ayılık zamanaşımına tabi olmaya devam edecek ve aslında yürürlükte bulunmayan bir kanun maddesi de bu zamanaşımının dayanağı olacak ki kabul edilemez bir hukuksuzluk olup, bütün hukuk öğretilerini hiçe sayacaktır.

Diğer taraftan hali hazırda çeke dayalı icra takip dosyalarımızı "altı aylık" ve "üç yıllık" zamanaşımına tabi dosyalar şeklinde bir ayrıma gitmek zorunda kalacağız ki hiç bir hukuk mantığı bunu kabul etmez.

Varsayalım; icra dairesine gittiniz ve 2011 yılında takip konusu yaptığınız bir çek dosyanızda en son 2012 yılında başında işlem yapmıştınız ve altı aylık zamanaşımı süresini kesmek için haziran 2012'de tekrar aynı icra dosyasında işlem yapmak için hazırlandınız, talebinizi hazırladınız bu arada bir baktınız 6273 sayılı kanun yürürlüğü ile birlikte eski türk ticaret kanunundaki zamanaşımı süresi üç yıl olarak değiştirilmiş ( ki bu madde sizi altı ayda bir işlem yapmak zorunda bırakan bir madde ) bu durumda hangi kararı verirdiniz?

Sonuç olarak; arkadaşlarımız tarafından paylaşılan Yargıtay kararlarında zamanaşımı süresi yönünden vurgulanan "çekin ibraz süresi" doğru bir ayrım değildir.

Kanaatimce, zamanaşımı süresi yönünden "zamanaşımının gerçekleştiği tarih yani olayın meydana geldiği tarih (6103 sayılı kanunun 2. maddesinin a fıkrası )" ayrımı yapılması ve bu tarihin 6273 sayılı kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce mi sonra mı olduğunun hakim tarafından tartışılması ve sonuca göre bir karar vermesi daha doğru olacaktır.

Saygılarımla
Old 23-04-2013, 14:14   #51
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan SARAÇ
Merhaba,

Yargıtaydan farklı düşünüyorum. Hiç bir kanunda "çekin ibraz süresine" dair her hangi bir atıf yokken, ilamlarında çekin ibraz süresine göre bir ayrıma gitmiştir ki kanaatimce hatalı bir yorum yapılmıştır.

Zira 6103 sayılı kanunun 2. maddesinin a) fıkrası aynen "Türk Ticaret Kanununun yürürlüğe girdiği tarihten önce meydana gelen olayların hukukî sonuçlarına, bu olaylar hangi kanun yürürlükte iken

Çeklerde zamanaşımı süresinin başlangıç tarihi ibraz süresinin bitiminden itibaren başladığı için, ibraz süresi esas alınmaktadır. Dolayısıyla kanunda atıfı bir yana bırakalım, bu konuda açık bir hüküm vardır.
Old 23-04-2013, 14:38   #52
SARAÇ

 
Varsayılan

[quote=Av.Mehmet Saim Dikici]


Yürürlükte olmayan bir kanun hükmünün, hukuki olaylara uygulanmasını nasıl yorumlarsınız üstadım?
Old 23-04-2013, 15:51   #53
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Sayın SARAÇ,

ÇEK İÇİN:

6273 S.K. değişikliği ile inceleyelim:

Zamanaşımını başlatalım:
6762 sayılı TTK m.726 uyarınca zamanaşımı "ibraz müddetinin bitiminden itibaren" başlar.

Zamanaşımını başlattıktan sonra; zamanaşımının ne şekilde kesileceğine bakalım:
TTK m.730 atfı ile m.662 mucibince zamanaşımı "dava açılması, takip talebinde bulunulması, davanın ihbar edilmesi veya alacağın iflâs masasına bildirilmesi sebepleriyle" kesilecektir.

Peki zamanaşımı kesilince (konumuz açısından) doğuracağı netice nedir?
TTK m.730 atfı ile m.663/2: "Müruruzaman kesilince, müddeti aynı olan yeni bir müruruzaman işlemeye başlar."
Yukarıdaki düzenlemeler çerçevesinde hukuka aykırı bir husus yoktur.

P.S: 6102 S.K. sonrasına ait muadil düzenlemeler:
6102 sayılı TTK m.814+TTK m.818 atfı ile m.750 ve m.751/2

Saygılar...
Old 24-04-2013, 11:54   #54
SARAÇ

 
Varsayılan

Cevaplarınız için teşekkür ederim.

Lakin, emin olmadığım ve hala mantığımın kabul etmediği bir husus var.

olay: 10.01.2011 keşide tarihli bir çek 01.06.2011 tarihinde takip konusu yapılmıştır. daha sonra takip dosyasında altı aylık süreyi kesen işlem tarihi 30.11.2011. 6273 sayılı kanun yürürlüğü 03.02.2012. İcra dosyasında son işlem tarihi ise 29.10.2012.

İcranın geri bırakılması talepli dava tarihi 30.11.2012. Hakim hangi yasaya göre karar verecek? 6762 sayılı kanun 726. madde. 03.02.2012 tarihinde yasa maddesi değiştirildi, eski süreler mülga. Yürürlükte bulunmayan bir yasa hükmününü nasıl dayanak yapacak? Zira zamanaşımının gerçekleşmesi gereken tarih 30.05.2012 ki bu tarihten önce 03.02.2012 de kararına dayanak yapılan yasa maddesindeki süre üç yıl olarak değişmiştir.

Yanıtlarınız için şimdiden teşekkürler
Old 24-04-2013, 12:06   #55
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan SARAÇ


Yürürlükte olmayan bir kanun hükmünün, hukuki olaylara uygulanmasını nasıl yorumlarsınız üstadım?

Hangi hükmü kastediyorsunuz?
Old 24-04-2013, 12:16   #56
aytül

 
Varsayılan

Sayın Saraç, Eklediğim Yargıtay kararında, zamanaşımı sürelerinin, zamanaşımının başladığı tarihe göre belirlenmesi gerektiğini, kanun maddelerini belirterek açıklamış. Size tekrar altını çizerek gönderiyorum. Şöyle ki;

6763 Sayılı Türk Ticaret Kanununun Mer’iyet Ve Tatbik Şekli Hakkında Kanun’un 2.maddesinde Türk Ticaret Kanununun mer'iyetinden önce işlemeye başlamış bulunan zamanaşımı sürelerinin eski kanun hükmüne tabi olacakları düzenlenmiştir. Yine, 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6103 Sayılı Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 6/1.maddesinde; “Türk Ticaret Kanununun yürürlüğe girmesinden önce işlemeye başlamış bulunan zamanaşımı süreleri ile hak düşürücü süreler
eski hukuka tâbidir
” düzenlemesi yer almaktadır. Bu hükümler birlikte değerlendirildiğinde Türk Ticaret Kanunu'nda zamanaşımı sürelerinin başladığı tarihe göre belirlenmesi gerektiği sonucu ortaya çıkmaktadır

"hiçbir kanunda ibraz süresine atıf yok" iddianız maalesef doğru değil. İşlemeye başlamış bir zamanaşımı, ne zaman işlemeye başladıysa o kanuna tabidir.

Sorunuza gelirsek,yukarıda açıkladığım sebeple, hakim eski yasayı uygulayacak ve icranın geri bırakılmasına karar verecektir. Saygılarımla...
Old 24-04-2013, 12:46   #57
SARAÇ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Mehmet Saim Dikici
Hangi hükmü kastediyorsunuz?


Eski TTK 726. maddesinin değiştirilmeden önceki halini ifade etmek istemiştim.
Old 24-04-2013, 14:01   #58
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan SARAÇ
Eski TTK 726. maddesinin değiştirilmeden önceki halini ifade etmek istemiştim.

Sayın AYTÜL, yürürlük kanununun ilgili hükmünü eklemiş.
Old 08-01-2014, 10:50   #59
Av.Tümer

 
Varsayılan

Çekler yönünden zamanaşımının başladığı tarihte hangi yasa yürürlükte ise o yasada öngörülen zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiğine dair yeni tarihli Yargıtay ilamı ektedir.

T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2013/7937
K. 2013/17437
T. 7.5.2013


• İCRANIN GERİ BIRAKILMASI ( Takibe Dayanak Çeklerin Keşide Tarihleri Gözetildiğinde İbraz Süreleri Zamanaşımı Süresini Üç Yıla Çıkaran Değişikliğin Yürürlük Tarihinden Önce Dolduğundan Altı Aylık Zamanaşımı Süresine Tabi Olduğu - Zamanaşımı Süresinin Üç Yıl Olduğundan Bahisle İstemin Reddinin İsabetsiz Olduğu )

• ÇEKTE ZAMANAŞIMI ( Süresinin Başladığı Tarihte Hangi Yasa Yürürlükte İse O Yasada Öngörülen Zamanaşımı Süresinin Uygulanması Gerektiği/Takibe Dayanak Çeklerin İbraz Süreleri Zamanaşımı Süresini Üç Yıla Çıkaran Değişikliğin Yürürlük Tarihinden Önce Dolduğundan Altı Aylık Zamanaşımı Süresine Tabi Olduğu - İcranın Geri Bırakılması )

• KANUNLARIN ZAMAN BAKIMINDAN UYGULANMASI ( İcranın Geri Bırakılması/Çekler Yönünden Zamanaşımı Süresinin Başladığı Tarihte Hangi Yasa Yürürlükte İse O Yasada Öngörülen Zamanaşımı Süresinin Uygulanması Gerektiği - Takibe Dayanak Çeklerin İbraz Süreleri Gözetildiğinde Yasal Düzenlemeye Göre Altı Aylık Zamanaşımı Süresine Tabi Olduğu )

2004/m.33/a

6273/m.7

6762/m.726

ÖZET : Dava, icra dosyasında yapılan işlemler itibariyle TTK.nın 726. maddesinde öngörülen 6 aylık zamanaşımı süresinin dolduğu ve çeklerin zamanaşımına uğradığı ileri sürerek, icranın geri bırakılmasına karar verilmesi istemine ilişkindir. İlke olarak, herhangi bir kanun veya düzenleyici kural, hukuksal sonuçlarını yürürlüğe girdiği tarihten sonrası için doğurmaya başlar. Kanun koyucu bu kaidenin aksine düzenleme yapabilir. Nitekim, 6763 sayılı Türk Ticaret Kanunu 'nun Mer'iyet Ve Tatbik Şekli Hakkında Kanun'un 2. maddesi ile 6103 sayılı Türk Ticaret Kanunu 'nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 6. maddesinde yer verilen hükümler birlikte değerlendirildiğinde; Türk Ticaret Kanunu'nda zamanaşımı sürelerinin başladığı tarihe göre belirlenmesi gerektiği sonucu ortaya çıkmakta olup, çekler yönünden de zamanaşımı süresinin başladığı tarihte hangi yasa yürürlükte ise, o yasada öngörülen zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiği, zamanaşımı süresinin, 6762 sayılı TTK'nın 726. maddesini değiştiren 6273 sayılı Kanunun 7. maddesinin yürürlüğe girdiği tarihten önce ibraz süresi dolan çeklerde altı ay, ibraz süresi bu tarihten sonra dolan çeklerde ise üç yıl olduğu gözetilmelidir. Somut olayda; takibe dayanak çeklerin keşide tarihleri gözetildiğinde, ibraz süreleri zamanaşımı süresini 3 yıla çıkaran değişikliğin yürürlük tarihinden önce dolduğundan, altı aylık zamanaşımı süresine tabidir. O halde mahkemece, yukarıda yapılan açıklama ve ilkeler doğrultusunda altı aylık zamanaşımı süresinin geçip geçmediği belirlendikten sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken zamanaşımı süresinin üç yıl olduğundan bahisle istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.

DAVA : Mahalli mahkemece verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için tetkik hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Çeklere dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takipte borçlu vekili; icra dosyasında müvekkili ile ilgili olarak 6 aydan fazla işlem yapılmadığını, dosyada yapılan işlemler itibariyle TTK.nın 726. maddesinde öngörülen 6 aylık zamanaşımı süresinin dolduğunu ve çeklerin zamanaşımına uğradığını ileri sürerek, İİK.'nın 33/a maddesi uyarınca icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiş, mahkemece, TTK'nın 726. maddesinde belirtilen zamanaşımı süresinin 3 yıla çıkarıldığı gerekçesiyle istem reddedilmiştir.

03.02.2012 tarih ve 28193 ( mükerrer ) sayılı Resmi Gazete yayımlanarak yürürlüğe giren 6273 sayılı Kanunun 7. maddesiyle değişik 6762 sayılı TTK'nın 726. maddesine göre; "Hamilin; cirantalarla keşideci ve diğer çek borçlularına karşı haiz olduğu müracaat hakları ibraz müddetinin bitiminden itibaren üç yıl geçmekle müruruzamana uğrar. Çek borçlularından birinin diğerine karşı haiz olduğu müracaat hakları bu çek borçlusunun çeki ödediği veya çekin dava yolu ile kendisine karşı dermeyan edildiği tarihten itibaren üç yıl geçmekle müruruzamana uğrar."

İlke olarak, herhangi bir kanun veya düzenleyici kural, hukuksal sonuçlarını yürürlüğe girdiği tarihten sonrası için doğurmaya başlar. Bunun doğal sonucu da, yasaların, yürürlüğe girmelerinden önceki olayları etkilememeleri, yani geçmişe etkili olmamalarıdır. Yasaları uygulama durumunda bulunanlar, başta mahkemeler olmak üzere, onları geriye yürür sonuçlar doğuracak şekilde yorumlamamakla yükümlüdürler. Hukuk güvenliği bunu gerektirir. Kanun koyucu bu kaidenin aksine düzenleme yapabilir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun; 09.03.1988 tarih ve 1987/2-860 E., 1988/232 K; 13.10.2004 gün ve 2004/110- 528 E., 2004/533 K; 06.04.2005 tarih ve 2005/10-183 E., 2005/241 K sayılı kararları da aynı yöndedir.

6763 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun Mer'iyet Ve Tatbik Şekli Hakkında Kanun'un 2. maddesinde Türk Ticaret Kanunu'nun mer'iyetinden önce işlemeye başlamış bulunan zamanaşımı sürelerinin eski kanun hükmüne tabi olacakları düzenlenmiştir. Yine, 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6103 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 6/1. maddesinde; "Türk Ticaret Kanunu'nun yürürlüğe girmesinden önce işlemeye başlamış bulunan zamanaşımı süreleri ile hak düşürücü süreler eski hukuka tabidir" düzenlemesi yer almaktadır. Bu hükümler birlikte değerlendirildiğinde Türk Ticaret Kanunu'nda zamanaşımı sürelerinin başladığı tarihe göre belirlenmesi gerektiği sonucu ortaya çıkmaktadır.

Bütün bu yasal düzenlemeler ve ilkeler ışığında, çekler yönünden zamanaşımı süresinin başladığı tarihte hangi yasa yürürlükte ise, o yasada öngörülen zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiği kabul edilmelidir. Buna göre, çek hakkında zamanaşımı süresi, ibraz süresinin bitmesi ile başlayacağından çekin ibraz süresinin sona erdiği tarihte geçerli olan zamanaşımı süresinin nazara alınması zorunludur. Bu nedenle zamanaşımı süresi, 6762 sayılı TTK'nın 726. maddesini değiştiren 6273 sayılı Kanunun 7. maddesinin yürürlüğe girdiği 03.02.2012 tarihinden önce ibraz süresi dolan çeklerde altı ay, ibraz süresi bu tarihten sonra dolan çeklerde ise üç yıldır.

Somut olayda; takibe dayanak çeklerin keşide tarihleri 31.01.2009 ile 31.05.2009 tarihleri arası olup, ibraz süreleri zamanaşımı süresini 3 yıla çıkaran değişikliğin yürürlük tarihi olan 03.02.2012 tarihinden önce dolduğundan, altı aylık zamanaşımı süresine tabidir.

O halde mahkemece, yukarıda yapılan açıklama ve ilkeler doğrultusunda altı aylık zamanaşımı süresinin geçip geçmediği belirlendikten sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken zamanaşımı süresinin üç yıl olduğundan bahisle istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.

SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK'nın 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 10-01-2014, 00:54   #60
avturgayk

 
Varsayılan

Sayın Saraç' ın sorusuna , içeriği itibari ile cevap vermek sanırım işini daha kolaylaştıracaktır.
Sitede eklenen Yargıtay Kararlarında ve ilgili kanunda da (6102 sayılı TTK 814/1 ve 6762 Sayılı TTK 726 ) açıkça yazılı (atıfa ihtiyaç yok ) üzere Sayın Saraç' ın konusuna cevap verelim.
10/01/2011 Keşide tarihli Çekin İbraz süresinin bitim tarihi 20/01/2011'dir. (Son gün tatile denk gelmiyorsa, ya da 1 aylık ibraz süresinin işlediği bir durum yoksa).Yani bu çek için geçerli zaman aşımı süresi kesinlikle ve tartışmasız 6 Aydır. Çekin takibe konu edildiği icra takip dosyasından 6 ayda bir işlem yapılması zorunluluğu var. Son işlem tarihinden geriye doğru 6 aylık süre için de icra dosyasında işlem yapılmamış ise İCRA MAHKEMESİNDE her zaman İcranın Geri Bırakılması için dava açabilirsiniz. 6 ayı geçen süreden sonra icra dosyasında bir işlem yapılması, dava açılmasını ve icranın geri bırakılması kararının verilmesini kesinlikle engellemez.
Sizin sorunuzda geçen ve icra dosyasında altı aylık zamanaşımı süresini kesen işlem 30/11/2011 ile son işlem tarihi olan 29/10/2012 arasında 6 aylık zamanaşımı süresinin geçtiği sanırım tartışmasızdır.)ve bu durumda , İCRANIN GERİ BIRAKILMASI KARARI KESİNLİKLE VERİLECEKTİR. Kafanızı başka sorulara takmanıza gerek yok Sayın Meslektaşım. Dava tarihinin önemi yok. Saygılarımla avturgayk
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Çek De ZamanaŞimi avu.veysel Meslektaşların Soruları 2 28-12-2011 18:05
ZamanaŞimi Av.Hüsnü YILDIRIMER Meslektaşların Soruları 2 06-11-2009 14:21
Zamanaşimi miss_lawyer Meslektaşların Soruları 1 29-07-2008 10:14
Senet-zamanaŞimi avukat1980 Meslektaşların Soruları 2 06-05-2008 12:37
Menfİİ Tespİt Ve Çek İptalİ Davasi Çekte ZamanaŞimi av.selcukacar Meslektaşların Soruları 2 26-03-2007 12:32


THS Sunucusu bu sayfayı 0,08829904 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.